Dün derste uyuduğumdan dolayı yemeğe gitmemiştim. Ve eve geldiğimde aşırı aç olduğum için mutfağa gidip yemeklere saldırmıştım. Karnımı doyurduktan sonra ne kadar uyumuş olsamda yarın okula zombi gibi gitmek istemediğimden yatağıma yatıp uyumuştum. Ve şimdi kantinde hem kahvaltı yapıp hem de internetten part-time iş bakınıyordum.
"Günaydın prenses. Napıyosun?"
"Sana da günaydın. Ev kiraları yüksekmiş dün telefonda ucuza ev bulamamıştım. Part-time işe girmeyi düşünüyorum."
"Anladım. Aslında bir kafe biliyorum. Part-time iş için iki eleman arıyorlar. İstersen bir bak. İkinci eleman olmayı isterdim ama çalıştığım yerdeki gelirim bana yetiyor."
"Olur. Numarası varsa verir misin?"
"Numarayı bilmiyorum ama istersen okul çıkışında götürebilirim seni."
"Tamam kanka olur. Sınıfa gidelim mi? Altı dakika kaldı dersin başlamasına."Sınıfa geldiğimizde Jungkook yoktu. Umursamayıp sırama geçtim. Ev konusu hakkında ne yapacağımı düşünürken yanıma daha önce görmediğim biri geldi.
"Selam. Ben Dong Hwa."
Uzattığı elini sıkarak adımı söyledim.
"Şey.. bir arkadaşım ev arkadaşı arıyor da. Ev arayıp aramadığını sorcaktım."
Dong Hwa'nın aklımı okuduğunu düşünürken kafamı olumlu anlamda salladım.
"İstersen okuldan çıkınca eve bakmak için götürebilirim."
"Olur. Bahçede buluşalım. Telefon numaranı versene."~~
Dersler bir şekilde bitmişti. Jackson'dan kafeyi konum atmasını ev bulduğumu ve bakmaya gideceğimi söyledim. Onay verip gitti. Bahçe kapısının orda Dong Hwa'yı bekliyordum. Çok geçmeden geldi."Beklettim mi?"
"Yok hayır. Gidelim mi?"
"Olur."
Çok geçmeden iki katlı beyaz bir binanın önüme gelmiştik. Ceplerini karıştırıp anahtarları buldu. Kapıyı açmasıyla büyülenmiş bir şekilde bakmaya başladım. Etkilendiğimi anlamış olacak ki gülümseyerek bana bakmaya başladı.
"Beğendin mi?"
"Evet. Şey.. benim odam neresi olacak?"
"Gel gösteriyim."Merdivenlerden yukarı çıktı. Koridorun sonundaki sağ odanın kapısını açıp geçmem için bekledi. Oda cidden büyüktü. Yavaşça Dong Hwa'ya döndüm. Evi beğendiğimi söyledim. Kirası da bana uygun geldiği için evi tutmuştum. Yarın eşyalarımı toplayıp eve yerleşcektim. Ev işini hallettiğim için mutluydum. Jackson'un attığı konuma gittim. Kafenin tasarımı (teşekkür ederim konusu bu olan sevimli okuyucu @sugaaaamin )güzel yapılmıştı. İçeri geçip kasaya yöneldim. Kasadaki ajummaya iş için geldiğimi söyleyince mutfağa geçip iki dakika sonra yanında biriyle geldi. Onunla da şartları konuştum. Kafe de garson eksiği olmadığından gün içindeki boşluğumda gelecektim. Kafeyle de anlaşıp evime gittim. Yarın erken kalkıp okuldan taşınacağım için izin alacaktım. Duş alıp hemen uyudum.
~~
Sabah erkenden kalkıp gri kazağımın altına siyah pantalonumu üstüne de asker yeşili ceketimi aldım.Okula gidip izin aldıktan sonra evimi toplamaya başladım. Zaten taşınacağım evde eşyalar olduğundan evdekilere ihtiyacım yoktu. Özel eşyalarımı topladıktan sonra anahtarını aldığım yeni evime gittim. Odama eşyalarımı yerleştirirken odamın kapısı tıklatıldı. Kapıyı açmak için giderken göz ucuyla saate baktığımda akşam olduğunu farkettim. Yeni ev arkadaşım gelmiş olmalıydı. Onunla tanışmak için sabırsızlanırken kapıyı açmamla ağzım açık kalmıştım.
"J-Jungkook!"
Şu sıralar derslere yoğunlaştığım için bölümleri düzenli atamıyorum. Üzgünüm :( Önümüzdeki hafta sınavlarım var. O zamana kadar pek düzenli bölüm atamayabilirim yani. Bide okumalar azaldı. Beğenmiyorsanız beğenmediğiniz yerleri bana söylerseniz daha dikkatli olurum. 안녕!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HIGHBROW || JJK ✔
Fanfiction"O kısa boyunla mı basketbol oynayacaksın?" . . . 2017.10.20 Fan Fiction #749 2018.02.16 Fan Fiction #711 2018.02.18 Fan Fiction #754 2018.02.20 Fan Fiction #734 2018.02.20 Fan Fiction #845 2018.02.26 Fan Fiction #494 2018.03.08 Fan Fiction #444 2...