Fısıltı

8 3 0
                                    

Elmacık kemiklerime en çok yakışan ellerindi belki.
Belkide sadece ben öyle düşünüyordum.
Aslında ben..
Ben ikimiz hakkında da olmayan, olmiyacak bir çok durum düşünüyordum.
Hayır bu sefer anlatmadan ağlamayacağım.
Darmadağın oluşumu fısıldayacağım kulağına.
Tıpkı senin kulağıma fısıldadığın hikayemiz gibi, seni taklit edeceğim biraz.
Fakat aramızda uçurumlar kadar fark olucak.
Sen sonu görünmeyen yalanları sıralarken ben gerçek olan bir beni koyacağım önüne.
Yüreğime sinen sıcaklığınla birlikte acılarımı sunacağım gözlerine.
Hayır hayır.
Aynı soruyla gelmeyeceğim yanına.
Ağzımda çıkan kuru bir "neden ?" Olmayacak.
Senden bahsedeceğim biraz.
Sana, görmezden geldiğin seni anlatacağım.
Yalanlarını sunacağım ellerine.
Artık çaresizlikle ben kıvrılmayacağım.
Yalanlar uğruna gerçekleri unuttuğunu sokacağım kafana.
Artık lanet olası düşüncelerle tavanı izlemeyeceğim.
Yolda kendi kendime konuşup, kendime sinirlenmeyeceğim senin için.
Çünkü sen yoktun.
Kötü anımda, güzel günlerimde sokak köşelerinde yoktun.
Kusura baktım.
Sen gittikten sonra hep kusurlarıma baktım.
-Seninde suçun yok sokak lambası o aydınlatamiyacağımız kadar karanlığa batmıştı.

SolgunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin