Hızla kampüse doğru ilerlerken biriyle çarpıştım.
Eylül "ya dikkat ets... Ali sen miydin?"dedim.
Ali "Özür dilerim iyi misin?"
Eylül "iyiyim. Neyse sonra görüşürüz"
Ali "Eylül ben Songülün Cemrenin Serkanın Güneyin Mertin Meralin Kaderin falan telefon numaralarını aldım. Bir seninkini almadım belki lazım olurda. Verebilir misin?"
Eylül "Çocuk şubede neden lazım olsun ki sana?"
Ali "Ya belki yardım edersin. Ya of uzatmayacağım verecek misin?" Verip vermemek arasında kaldım.
Eylül "05........."dedim.
Ali "Tamam iyi dersler"
Eylül "Sağ ol" deyip yanından ayrıldım. Kampüse girdim...
&&&
Kader ile ben önde Cemre ile Serkan arkamızda yurda doğru yürüyorduk. Her gülüşü duyubca benimde gülesim geliyordu. Onlar çok mutluydu ama Serkan son zamanlarda çok farklı davranıyordu. Sanki Cemreden uzaklaşmaya çalışıyor gibiydi. Neyse beni alâkadar etmez.
Eylül "Kader ya ben bugün biraz dolaşacağım. Geç geleceğim kitapları yatağıma bırakır mısın?"
Cemre "Ben bırakırım Eylül."
Serkan "S-sen bıraksana E-eylül"
Eylül "Gerek yok işim var. Peki Cemre sen bırak ben yarım saate gelirim."deyip yanlarından ayrıldım...
Cemreden
Serkan neden öyle davrandı bilmiyorum. Eylül bana kitaplarını verdi. Elinden aldım.
Cemre "Görüşürüz Serkan"dedim.
Serkan "G-görüşürüz Cemre"dedi. Sarılmadan gitti. Bana sarılmadan bir yere gitmezdi. Ne oldu şimdi böyle?
Kader "Cemre gelmiyor musun?"
Cemre "Geldim Kader"dedim. Yurda gittik. Eylülün kitaplarını merak ediyordum açıkçası. Tamam Kader kadar zor bir bölüm okumasada orta dereceli bir bölümde okuyordu.
Kader "Ben tuvalete gidiyorum Cemre. Gelirim 2 dakikaya"
Cemre "Tamam Kader"dedim. O gittikten sonra kitaplarını okumaya başladım. Düşünülenden daha zormuş açıkçası. Bir sayfa daha çevirdikten sonra bir not buldum. Üzerinde şöyle yazıyordu.
Eylül ben seni özledim. Eski günlerimizi, bana sarılmanı, saçımı okşamanı, kokunu özledim Eylül, gülüşünü, her şeyini özledim Eylül. En yakın zamanda bunu yüzünede söyleyeceğim. Seni seviyorum...
Neydi bu şimdi? Serkan olamaz. Serkan'dan başka birisi mi varda daha önceden? En iyisi akşam Eylül geldiğinde ağzını aramak. Bunun kim olduğunu öğrenmem ger...
Kader "Cemre elindeki not ne?"
Cemre "hiç ya.. önemsiz bir şey"
Kader "Cemre sen benden bir şey saklayabileceğini mi sanıyorsun? Ver şunu bana"deyip elimdeki kağıdı bir çırpıda aldı. Okumaya başladı. Her kelimesinde ağzı 'o' harfini alıyordu.
Kader "Cemre bunu kim yazdı?"
Cemre "Bilsem söylemez miyim Kader? Bilmiyorum. Akşam Eylül gelince ağzını ararız. En sakın bir şey sorma. Ağzından kaçırırsın falan"
Kader "Niye ağzımdan kaçırayım ki?"
Cemre "Bazen kaçırıyorsunda o yüzden"
Kader "Öyle olsun Cemre" deyip yatağına oturdu. Bağdaş kurup elini çenesine yasladı.
Cemre "Özür dilerim Kader. Özür dilerim"deyip sarıldım ona. Oda bana sarıldı.
Kader "tamam tamam Cemre."deyip güldü...
Eylül'den
Mahkemeye yetişebilmiştim sonunda. Kız ordaydı. Annesi zaten üvey babasının yanında duruyordu. Kızın yanına gittim.
Eylül "Korkma tamam mı? Sen kazanacaksın. Bende davayı kazanmıştım"
X "Senin başına ne geldi abla?"dedi. O sırada Ali girdi. Karşıda sandalyelere geçip oturdu.
Eylül (kısık sesle) "Benide üvey babam taciz ediyordu. Ama davayı ben kazandım o yüzden korkmana hiç gerek yok. Hatta bu hakim beni haklı kılan hakim. Şimdi ben yerime geçiyordum."dedim. Yanından ayrılıp Ali'nin birkaç sıra yanına geçtim. Olan biteni dikkatler izliyordum. O sırada bir yerde ismim geçti.
Hakim "Eylül? Senin ne işin var kızım burda?"
Eylül "destek çıkmak için geldim"
Hakim "İyi etmişsin. Derdini en iyi sen anlarsın. Evet anlatın bakalım..."
X "Bu adam beni taciz ediyor. Bir keresinde ben duştayken içeri girdi. Özür dilerim özür dilerim dedi ve çıktı. Ama bana bakmaya devam etmişti"dedi o sırada kalbimden vurulmuş gibiydim. Aynısı banada olmuştu. Bu yaptıklarından sonra elektrik çarpmasıyla ölmesi az gelmişti bana! Acı çekerek ölmesi gerekiyordu o hayvanın!
Hakim "Eylül? İyi misin kızım?"dedi.
Eylül "İyiyim"
Hakim "Ali Eylül'ü lavaboya götür elini yüzünü bir yıkasın"
Ali "Peki Hakim Bey"dedi ayağa kalktı. Kalkınca bende kalktım. Sendelediğim gibi bir kol kolumdan tuttu.
Ali "İyi misin sen?"
Eylül "i-iyiyim."dedim. Lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkayacakken. Başım döndü gözüm karardı...