Karakterlerimizin bir kısmı...—————
"Ne oluyor lan burada ?"
Arkamı dönüp az önce gördüğüm iğrenç manzarayı silmeye çalıştım. "Kimsiniz lan siz !"
Adam gözlerini bize dikmiş bakarken Özgür kolumdan tutup çıkarttı. "Uraz yok !"Akselin kaşları daha çok çatıldı. Cebimden telefonumu çıkartıp tekrar aradım. Telefon içeride ki odadan geliyordu. Miğdem gittikçe bulanıyordu. "Bakın içeride kimi buldum !"
Esmer bir adamın yakasından tutmuş çıkartıyordu odadan. Adam ayakta dahi duramıyordu. "Nerede bu telefonun sahibi !" Deyip üzerine yürüdü Furkan.
"Bilmem."
Gülüp gözlerini kapattı. Emre yakasından tutup duvara yapıştırdı. "Tekrar sorayım mı?"Adam yine gülüyordu. "Abi valla hatırlamıyorum. Benim değil bu telefon. Arakladım adamın birinden."
Elimi ağzıma götürdüm. Ne haldeydi kim bilir...
Gözlerimin dolmasına engel olamadım. "Hatırlamıyorum abicim."Ağzını eğerek konuşuyordu. Hemen buradan çıkmam gerekiyordu. Elimi miğdeme götürdüm ve nefes almaya çalıştım. Ve sonra arkama bakmadan koştum. "Eylül !"
Merdivenlerden binaya indim ve güç bela kendimi binadan attım. "Eylül ne oluyor !"
Elimi yanımda ki duvara koyup nefes almaya devam ettim.
Daha sonra dayanamayıp kustum. "Kahretsin !"Bir elimle saçımı tutup diğer elimle sakinleşmeyi bekledim. Kafamı kaldırdığımda ise Aksel elinde peçete ve su ile bana bakıyordu. "Arabadan aldım."
Ben sormadan cevapladı. Ağzımı çalkaladım ve peçete ile kendimi temizledim.
Merdivenlere oturup soğuk havanın suratıma işlemesine müsade ettim. Yağmur yağmaya başlamıştı.
"O istemediği sürece onu bulamayacağız."
Aksel de yanıma oturdu. "Onu Öldüreceğim."
Güldü ve dizime vurdu. "O Zaten bir ölüydü. İyi bile dayandı."Kafamı Aksele çevirdim. "Eve gidelim. Belki gelmiştir eve."
Kafamı olumsuz anlamda salladım. "O katır inadı ile Eve gelmez o."
Gülüşünü duydum. "Şirkette ki her şey yanlış anlaşılmadan ibaret."Kafamı salladım. "Biliyorum."
Kolumu tuttu. "Biliyorsan neden adamın suratına bakmıyorsun ?"Gözlerimi Aksel'e diktim. "Biraz korkmaya ihtiyacı var."
Gözlerini kıstı. "Neyden korkmalı ?"
Gözlerimi karşıya diktim bu sefer. "Beni kaybetmekten."Ellerini dizlerine vurdu ve ayağa kalktı. "Siz kadınlar çok fenasınız."
"Eylül !"
Nevra yanıma gelip kollarını bana sardı. "Canım benim. İyi misin ?"
Kafamı salladım olumlu anlamda ve bende ayağa kalktım. "Yağmur hızlandı. Hadi arabaya."
"Bir şey bulamadınız mı ?"
Diğerleri de binadan çıkıp sinirli suratları ile önce bana sonra Aksel'e baktılar. "Sahildeymiş."
Gözlerim kocaman oldu. "Bu havada ! Hangi sahil ?"
Emre elini açtı. "Bilmiyoruz. Adam sadece Deniz hatırlıyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Kadın
Novela Juvenil"Biliyor musun okuduğum kitaplarda kız hep mavi olurdu. Çocuk siyah. Çocuk karanlık, kız aydınlık. Oysa ben..." Dedi dolu gözlerini genç adama çevirirken. "O okuduğun kitapta ki puştlar aydınlığı aradıkları için buldular o kızları." Derin bir nefes...