Eylül Delen ❤️
Uraz Delen ❤️
——————-Genç adam uzun koridorun başından sonuna hızlı bir şekilde adımlar atıyordu. Gergindi. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu. İçerisinde ki duyguyu tarif edemiyordu. Sevdiği kadının bu kadar acı çekmesi içini yakıyordu. Baba olmaya hazır olmadığını hissetmişti aslında. Sorumluluğu omuzlarına yüklenince içerisine kaygılar ve şüpheler düşmüştü.
Kapının kenarında durdu ve elini sertçe kapıya geçirdi.
"Çıkın artık dışarı !"Aksel koşar adım yanına gitti ve kolundan tuttu. "Abi !"
Genç adam sinirle çekti kolunu. Doktor hanım acilen dışarı çıkartmıştı ve Eylül acil bölümünde hala bekliyordu. Onun orada yalnız olması da oldukça canını sıkıyordu genç adamın. Üzerinden tam 45 dakika geçmişti genç adam çıkalı. "İstemiyorum çocuk falan !"
Elini tekrar kapıya geçirdi. "Karımı çıkarın şuradan !"
Ellerini saçlarına attı ve kendi içerisinde sabır çekerek yürümeye devam etti.
Tüm gözler kapıdan gülümseyerek çıkan doktor hanıma kaydı. "Öncelikle geçmiş olsun herkese. Ama maalesef ki doğumu başlatamadık."
Herkes kaşlarını çatarak birbirine baktı.
"Sebep ?"
Genç adamın net sesi tüm koridoru doldurmuştu. "Aslında Eylülün yaşadığı şey yalancı doğum sanıcısı. Fakat bunun bu kadar şiddetli ve acılı olması hiç normal bir durum değil. Sizlere daha önce bahsettiğim gibi stres, üzüntü, aşırı ayakta kalmak, düzensiz uyku, hamilelik döneminde yaşanan bir travma yalancı doğum sancılarını maalesef ki beraberinde getirir."
Gülümsedi. "E tabi prensesimiz maşallah hareketli bir bebek."Derin bir nefes aldı ve Uraza çevirdi doktor hanım kafasını. "Ve Eylülün bünyesi kontrollerimizden ve tahminimizden çok daha zayıf. Sancılarını bu kadar şiddetli hissetmesinin sebebi bu. Normal bir annenin çektiği acının tam 4 katını çekiyor maalesef. O yüzden bol bol sıvı ve protein tüketmesi gerekiyor."
Uraz kadının yanından geçerek içeri girecekti ki doktor bir adım geri attı ve genç adamın karşısına dikildi. "Uraz bey. Biraz konuşmak istiyorum sizinle."
Genç adam gözlerini devirdi. "Konuş."
Kadın biraz ileriye doğru yürüdü ve Uraza döndü. "Eylülün asıl sancılarının sebebi bilinç altında atamadığı bir olay. Sayıkladığı tek şey 'kızımı kurtarın, o ölmesin." Oldu."
genç adamın kaşları mümkünmüş gibi daha çok çatıldı. "Bana sorarsanız doğuma kadar Eylül hanımın müşahede altında kalmasını öneririm sizlere."
Genç adam kadını daha fazla dinlemek istemezmiş gibi yüzüne bile bakmadan yanından ayrıldı ve içeri girdi.
Genç kadının solgun yüzü girdi görüş alanına. Dudaklarını birbirine bastırdı ve gözlerini kapatarak derin bir nefes aldı. Elini usulca genç kadının saçlarında gezdirmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Kadın
Fiksi Remaja"Biliyor musun okuduğum kitaplarda kız hep mavi olurdu. Çocuk siyah. Çocuk karanlık, kız aydınlık. Oysa ben..." Dedi dolu gözlerini genç adama çevirirken. "O okuduğun kitapta ki puştlar aydınlığı aradıkları için buldular o kızları." Derin bir nefes...