Yatağa hızla sırt üstü uzanarak beni de üzerine çekiştirdiğinde dizlerimin üstünde dudaklarına eğildim. Hızlı ve sert öpücüklerle her seferinde diline biraz daha temas etmeye çalışıyordum. Nefesimizi kontrol edemediğimiz için hızlı soluklanışı ağzımın içine doğru oluyordu ve bu daha fazla kasılmamı sağlıyordu. Kollarımı omuzlarına koyarak boynunun arkasında birleştirip Kaya'yı kendime daha çok yakınlaştırdım. Bu hareketimi bekliyormuş gibi belime sarılarak öpücüklerime karşılık vermeye devam etti. Kalbimin atış hızı dünya rekorlarına doğru artıyor olabilirdi. Çünkü neredeyse titrediğime bile yemin edebilirdim.
Dilini benimkiyle bir kez daha birleştirdiğinde dudakları üst dudağıma da sertçe çarpıyor ve beni iyice delirtiyordu. Belimdeki ellerini kalçalarıma atarak yatakta doğruldu ve nemli dudaklarını bu kez boynuma bastırdı. Neredeyse ağlayacak kadar tahrik olmama sebep olmuşken ellerini kalçamdan çekip kemerimi kavradı. Yeniden dudaklarını öpmeye başladığımda bu kez beni kemerimden tutarak kendisine doğru çekiyordu. Gözlerimi kapatarak inledim. Sesimi daha fazla kısmaya çalışmak istemiyordum. Kemerimin üzerindeki ellerini kısa bir anlığına geri çekti. pantolonumla birlikte boxerımı da çekiştirerek benimkinin sonunda özgürlüğüne kavuşmasına izin verdi. Elini atacakken havada yakalayarak dokunmasına engel oldum. nefes nefeseydim. Bir şeyler demem gerekiyordu. Ama o kadar hızlı hareket ediyorduk ki, buga girmiş gibiydim. Kelimeler dilime bir türlü ulaşamıyordu.
Yüzüme kısa bir bakış attıktan sonra titreyen nefesiyle elini elimden kurtardı ve penisimi avuçladı. Başından beri bunun için kıvrandığımı fark ederek başımı geriye attım. Sıkıca hareket ettirdiğinde yeniden inlememek için ağzımı kapalı tutuyordum. Ama pek işe yaradığı söylenemezdi, çünkü boğuk sesim çıkmaya devam ediyordu. Kendimi kaybetmeden önce benim de ona bir şeyler yapmam gerekiyordu. Dizlerimin de daha fazla dayanamayacağını düşünüp penisinin üzerine oturdum. Yüksek sesle yüzüme doğru inlediğinde şaşırarak olduğum yerde kaldım. Altımdaki sertliği fena durumdaydı ve yüzündeki ifade hayatımda gördüğüm en istekle kasılan ifade olabilirdi. Kesinlikle yer yüzündeki en seksi şey o an Kaya'ydı. Ve yüzüne baktığımda daha ne kadar sertleşebilirim sorusunun cevabını almıştım. Ağlamak üzereydim. Ciddi anlamda.
Penisindeki elini tutarak sıktıktan sonra Kaya'yı göğsünden itip yatağa geri uzanmasını sağladım. Hoşuna gitmiş olmalıydı ki gülerek şortunun düğmelerini açarak benimkilerle birlikte onun da üzerindekileri kenara atmamı izledi. Yatağa hızla geri dönüp alt dudağımı ısırarak erekte halindeki penisini elime aldım. Küçük bir inilti kaçırdığını duyunca yüzüne baktım. Hoşuma gitmişti. Çekmeye başladığımda hafif doğrulur gibi oldu, yeniden boştaki elimde sırtını yatağa yaslaması için ittim. Biraz daha yanaştığımda zevkten içi geçiyor gibi duruyordu. Gözlerini kapatmış büzdüğü kaşlarıyla muhtemelen dişlerini sıkıyordu.
Gülerek ilk seksimizde bana yaptığı gibi iki aleti de yan yana getirip çekmeye başladım. "Siktir!" Diye bağırıp gözlerini açarak bana doğru doğruldu. Nefes nefese her çekişimde daha sert ve sıkı hareket etmeye çalışıp yüzünü izliyordum. Çok güzeldi. Kesinlikte altımda kıvranırkenki hali gözümün önünden gitmeyecek bir görüntüydü. Dudaklarını öpmek istiyordum, ama yakınlaşırsam yüzündeki ifade değişimini de kaçırabileceğimden sadece avucumun içerisindeki aletleri hızla çekmeye devam ediyordum. Tam karşımda, elimin altında benim için inleyerek uzanıyordu. Dünyanın en şanslı adamı olabilir miydim? Kesinlikle dünyanın en şanslı erkeğiydim.
Yüzüne bakarak çektiğimden olsa gerek, normalden çok daha hızlı geldim. İşin iyi yanı, gözleri açık o da beni izliyordu. Ve ben gelmeye başladığımda yine küfrederek kendini de bıraktı. Elimde karışan beyazlıklara bakarak kendimi yatağa attım. Çok iyiydi. Buga girdiğim için konuşamıyor, sadece derin derin nefesler alıyordum. Ama kesinlikle çok iyiydi.
Birden yataktaki hareketlenmeyi fark ederek üstüme doğru eğildiğini gördüm. Yorulmamış mıydı? O kadar hızlı nefes alıp veriyordum ki, ciğerlerimin yetmemeye başladığını düşünmek üzereydim. Dudaklarını benimkilerde hissettiğim an kalp atışlarım yeniden hızlanmaya başladı. Sanki az önceki hali çok yavaşmış gibi iyice yerinden çıkacak gibi atıyordu. Avuçlarını omuzlarıma koyarak beni yatağa sabitledi ve dilimi ağzının içine çekti. Saatlerce, günlerce onunla öpüşebilirdim. Dudaklarım ve dilim istedikleri kadar şişebilirdi. Hiç önemi yoktu. Kesinlikle en yeni hobim dudaklarının benimkilerin üzerinde gezinmesiydi.
Birbirimizden öpücük borç alıyorduk. O öpüyor ve sonra ben de geri almak için dudaklarına uzanıyordum. Her koşulda düşünecek abuk subuk şeyler bulan beynim çalışmayı unutmuş, belki de hayatımın en ciddi zamanını yaşatıyordu bana. Şu anda bana istediği her şeyi yaptırabilirdi. Dudaklarını benimkilerden ayırdığında, sıradaki öpücüğüne kavuşabilmek için koşulsuz, şartsız her şeyi yapardım. Deli miydim? Evet. Kesinlikle. Her şeyden, herkesten çok Kaya'ya deliydim.