Kaçma Zamanı

81 10 0
                                    

Sara'yla koşup kantine geldiğimizde kızlar kaşar koymadıkları ama adına tost dedikleri şeyi yiyorlardı. Kantin de yaklaşık yüz elli masa vardı okul bayağı büyüktü. Zoe'nin yanına gittik. Ben:

-Zoe hoş geldin. diyip sarıldım sonrada Sara. Kate:

-Nerde kaldınız? bayağı bekledik.
Sara:

-Hiç sorma neler oldu Clare kabul etmesede bence öyle ama. dedi bana baktı hafifçe gülümsedim sonra olan olayları müdürün gelmesini, Jacop'u anlattı . Zoe:

-Hep ben gelince oluyo bunlar. dedi ve seslice güldü. Sonra Emily saatine baktı ve:

-Kızlar olamaz çok geç kaldık yürüyün eğer yetişemezsek provamız iptal olucak! dedi hemen toparlandık. Kate gidip tostun parasını ödedi çantalarımızı alıp masadan kalktık.
Yolda yürürken Sara:

-Kızlar sizce biz seçilirmiyiz?Kate:
-Tabikide biz seçileceğiz! Bence diğer guruplar çok kötü, bari sesi güzel bi şarkıcı seçselerdi guruplarının başına. sonra birden sesi alçaldı "tabi bi gurup hariç". Emily:

-Evet Amy'nin sesi çok güzel. Zaten geçen senede okulu onlar temsil etmişti. Ben:

- Geçen sene onlar kazandılar çünkü biz yarışmaya katılmamıştık. İçimden bi ses bu sene bizim kazanıcağımızı söylüyor. dedim ve güldüm. Bu yarışma için çok heyecanlıyım, kazanmak istiyorum.
Okul bahçesinin en sonundaki konferans salonuna nihayet geldik. Konferans salonunun sahnesi beyaz ve kenarlarında sarı işlemeler vardı, camlarıysa çok büyüktü, koltuklarda beyaz renkteydi, salon 3 katlıydı üst katlarda balkonlar vardı balkonlarda daha az koltuk vardı, sahnenin arkasında da giyinme odası vardı oraya gittik.
Giyinme odasında dolap, makyaj masası, giyinme kabini ve uzunca bir koltuk vardı. Ben:

-Hadi kızlar çabuk hazırlanalım Bayan Berry birazdan gelir.
Bizi Bayan Berry çalıştırıyordu. Sara:

-Buranın makyaj malzemelerine bayılıyorum çok güzel değil mi?Emily:

-Sara hadi oyalanma hemen üstünü giy birazdan prova başlıyacak.

-Tamam ya of bi şeye baktırmıyorsunuz! çantasından mavi uzun tüllü elbisesini çıkarttı giyinmeye gitti.
Kate:

-Vayy yiyecek dolabın da bir sürü çikolata var. öyle bi demiştiki sanki bir çuval altın bulmuştu. Zoe:

-Tam senlik. dedi ve güldü. Kate umursamadı çoktan bi çikolatayı mideye indirdi.

-Clare elbisemin fermuarını çekermisin? dedi onunda elbisesi beyaz uzun üstüde taşlıydı benimkine çok benziyordu. Emily ve Zoe'nin kıyafetleride birbirlerine benziyordu tek kollu uzun, yakası taş işlemeliydive beyazdı. Provalarda neden sahne kıyafetimizi giydiğimizi hiç birimiz bilmiyoruz. Galiba hoşumuza gidiyor. Hazırlanıp sahneye çıktık hepimiz enstrümanlarımızın başına geçtik. Bayan Berry:

-Üzgünüm geciktim kızlar. Emily:

-Sorun olmaz Bayan Berry zaten bizd..
Sözünü tamamlatmadan:

-Zaten bizimde başka işimiz yoktu.

-Tamam ozman kızlar. Müziği başlatıyorum. Haftaya seçmeleriniz var biliyorsunuz bundan sonra bir provanız kaldı. He bu arada kızlar son provanız bi aksamadan dolayı cumartesyiye alındı. Bunu diyince içimde bi kıpırtı oluştu ben cumartesi günü cezalıydım. Kızlarla birbirimize bakıştık.
***
Prova bitmişti eve gidiyorduk. Sara:

-Clare ne yapacaksın cumartesi günü cezalısın. Zoe:

-Son provayı yapmalıyız hala şarkının sonunu tamamlıyamadık! Emily:

-O zaman sensiz yapmak zorundayız. Acaba müdürden izin alsak veririmi? Kate:

-Clare'siz olmaz onunda çalışması gerek günü de erteletemeyizki seçmeler pazartesi! Ben:

-Merak etmeyin kızlar ne yapacağımı biliyorum. Kaçacağım!. kızlar gözlerini fal taşı gibi açmış bana bakıyordu Sara:

-Ne! olmaz saçmalama en son cezadan Gabe diye bi çocuk kaçmıştı disipline verildi. Sakın böyle birşey yapma! kızlarda evet diyerek onayladı. Ben:

-Kararım kesin hem bi planımda var kimse kaçtığımı anlamayacak.

-Peki dikkatli ol. dediler.
Ama aslında bi planım yoktu ne yapcağımı akşam düşünecektim.
Sonra Sara' yla tek kaldık herkez ayrılmıştı bilerek yolu uzattık on dakikalık yolu bir saatte gittik.

***
Eve vardığımda saat 8:50 gibiydi. Babam ve erkek kardeşim evdeydi. Annem işleri yüzünden genelde evde olmazdı. İçerden babamın bağırışını duydum:

-Clare nerdesin bu saate kadar senle en geç sekizde ev de olman gerektiğini konuşmamış mıydık?

Babamın dediğini aldırmadım hiç kimseye bakmadan koşup odama çıktım, her zaman yaptığım gibi günlüğümü açtım bu gün olanları ve cumartesi ne yapacağımı yazdım.

12.05.2017

Bu gün Zoe geldi. Provaya gittik. Okulun serserisi Hugh yine birine sataşıyordu ama bu sefer biri beni korumak adına velisiyle müdürün yanına gitmeyi göze aldı, gerçekten şaşkınım aslında onu daha önceden de tanıyordum ama beni tanıdığını bilmiyorum neden beni korudu ki? aslında mutluyum ve kafam o kadar karışık ki bi yandan ailem bi yandan dersler ,müzik gurubum gerçekten çok yorucu bi ay...
Cumartesi günü cezadan kaçacağım başarabilecek miyim? bilmiyorum, daha önce hiç kaçmamıştım yakalanırsam ailem çok kızar -Annem ve babam çok sıkı insanlardır bu yüzden çoğunlukla anlaşamayız-...

Sonra birisi odamın kapısına vurdu bu evin hizmsetçisiydi:

-Clarisa akşam yemeğine geç kaldığın için yemeğini odana getirdim.

-Teşekkür ederim gelebilirsin. dedim. Masanın üzerine koydu ve gitti.
Günlüğümü yazarken uyuya kalmıştım.
***

BENİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin