taste your sweet profanity

3.2K 199 45
                                    

Bir hafta sonra..

-

Parlak güneş ışığı,balkonda çay demleyen Bayan Townes, bahçesindeki ortancalar ve biraz ileride dikkatle dergisini okuyan kocam bana huzurun tanımı buymuş gibi hissettiriyordu.Uzun zamandır ilk kez bu kadar dinlenmiş hissediyordum. Derin bir soluk aldım. Yüzümdeki gülümseme büyürken birden bugün tatilimin son günü olduğunu farkettim ve bu istemsizce huzurumu gölge altında bıraktı. 

Huysuz adımlarla kahvaltı masasına doğru yürümeye başladığımda Zayn'in bakışları dergiden ayrılmış ve sabahlığın altına gizlediğim bedenim üzerinde gezinmişti. Seke seke kahvaltı masasının başına dikildim.''Günaydın madam.'' dedim Townes'ın yanağına koca bir öpücük bırakıp sandalyeme yerleşerek. Yüzünde oyunbaz bir tavırla,yarı kızgın bir ifade belirdi. Küçük bir çocuk gibi bacaklarımı sallandırdım.

''Size de günaydın Aden,güzellik uykunuzu almış gibi görünüyorsunuz.''

''Pek değil.'' dedim dudaklarımı ısırıp kaçamak bakışlarla Zayn'e bakarak. Dilini dudaklarına bastırarak,yarım ağız gülümsedi bana. ''Gece yarısı bahçenin kapılarını kapatmalısınız,kediler ortalıkta dolanıyor ve bazen,'' ayak parmaklarımı masanın altından kocamın bacağına değdirdim ''fena baş belası oluyorlar.''

''Kapıları kilitlediğimi hatırlıyordum oysa.''

Çayımı bardağıma doldururken yaptığımız yaramazlığın farkında olsa da farketmemiş gibi davranıyordu ve bu içimdeki o çocuksu yanı ortaya çıkartmam için yeterliydi.

''Çiçeklerin arasında dolanan fareleri kovalıyorlardır.'' Zayn,dergiyi masaya bırakarak konuştuğunda aynı esnada göz ucuyla bir kere daha bana baktı. Tek kaşımı kaldırıp masanın üstündeki çatalı alarak ona doğru savurdum fakat bana tabağını yüzüne çekerek karşılık vermişti.

''Biraz büyüyün!'' dedi en sonunda Bayan Townes dayanamayarak.Omuzlarımı silkerek çatalımı indirdim ve tabağımı doldurmaya başladım. Zayn bu tavırlarıma gülerek arkasına yaslandı. ''Ona biraz olgunluk dersi vermelisiniz Zayn,yoksa küçük bir çocuk gibi yakında tepenize çıkacak.''

''Ben buradayım.'' homurtulu bir ses çıkartarak ağzıma peynir tıktım ''Ve kulaklarım sağlıklı.''

''Bunu seviyorum,etrafımda yeterince mantıklı konuşan insan var Annie,bırakalım da Bayan Malik bugünlük de küçük yaramaz bir kız çocuğu olsun.''

Cevabını almış olan Bayan Townes'a zafer gülümsememle baktım. ''Afiyet olsun.'' diyerek servis arabasını da aldı ve bana son bir kınayıcı bakış atmayı da ihmal etmeyerek teras kapısından çıkarak gözden kayboldu.

Sessizleşen ortamı,iç çekerek bozdum.

''Bu yaramazlıklarının tatilin son günü olduğu için olmasını umuyorum.'' dedi Zayn kahvaltısını yapmaya başlayarak. Elbette öyleydi. Yeniden sorumluluk ve gerçeklere dönebilecek bir güçte olduğumu sanmıyordum.

Özellikle o eve dönerek..

''Tatili uzatma şansımız,'' diyerek parmak ucumu gösterdim ''şu kadarcık bile yok mu?''

''Plansız bir şekilde geldiğimizi biliyorsun Aden,geri dönüp karışıklıkları yoluna koymam gerek.''

Bu kadar iş bağımlısı ve eskisine nazaran daha sorumlu olmasını bu anlarda kesinlikle sevmiyordum. Günü sohbet edip,sahilde gezerek, ona kitap okuyup,dans ederek ve geceleri bedeni altında kaybolarak geçirmeyi tercih ederdim. Yeniden cehennem evine dönüp,kapılar ardına kapanmak istemiyordum. Fakat bu işin acı kısmıydı.

esclave•malikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin