5.Bölüm

199 77 93
                                    

Medya; Açık yeşillerin sahibi..

Bazen diliniz lal olur ve konuşamazsınız, bedeniniz kitlenir hareket edemezsiniz. Sanki o an bedeniniz başka bir yere gitmiş gibi hissedersiniz ya hah işte tam şuan da öyle hissediyordum. Bir çift göz beni lal etmiş, bedenimi kitlemişti. Ne vardı o gözlerde? Neden bu kadar takıldım? Klasik açık yeşil bir gözdü neydi de beni lal edipte kitleyen?

"Kızım öğlenden beri konuşmuyorsun iyi misin?" Rüya endişeli bakışlarıyla beni kendime getirirken haklıydı, iyi olup olmadığıma karar vermeliydim.

"İyiyim galiba dersler bunalttı." Rüya sevinçle el çırpıp kocaman gülümsedi ya da sırıttı.

"O zaman seni nasıl bunalımdan kurtaracağımı biliyorum."

"Nasıl?" göz kırpıp oturduğu sıradan kalktı. Yine ne iş peşinden acaba bakışı atsam da beni tınlamadı.

"Sen sadece annene okul çıkışı etüte kaldığını söyleyeceksin geri bende."

"Bunu neden yapıyorum ki? Ayrıca ben hayatta yalan söyleyemem hemen anlaşılıyor." masanın üzerinde duran telefonumu elime alıp mesaj kutusunu açtı.

"Mesajdan da anlayamaz ya." bu kız fazla mı zekiydi yoksa kurnaz mı çözememiştim.

Kime: Annem

Anneciğim bugün okulda etütlere kalacağım geç kalırsam sakın ola beni merak etme, öpüldün!

Anneme bugüne kadar atmış olduğum mesajlar sayılı olsa da bunu pek garipsemezdi umarım. Ben telefona dalmış giderken Rüya'da sınıftan çıkmıştı. Umarım sevgilisini getirmezdi sonuçta kimse üçüncü kişi olmaktan hoşlanmazdı değil mi? Mobil veriyi açıp gelen bildirimleri beklerken ilk bildirim ondan gelmişti, InFlames'ten.

InFlames: Günaydın mı bilmiyorum.

InFlames: Sence aydın mı? Güneş bu karanlığımı delecek kadar aydınlık mı? 

Hiç beklemediğim bu mesajlar beni dumura uğratmıştı. Onun karanlığı.. Hepimizin karanlık tarafları vardı doğru peki o sadece karanlıktan mı oluşuyordu? 

Anonim: Bilmem güneşe mi sorsak? 

Biliyorum edebiyattan ve sanattan anlamıyorum en azından bunu bile yazmam benim için bir mucize. 

InFlames: Güneş de bilmiyor ki anonim. Bunu güneş bile bilemez.

Anonim: Sana ne oldu? 

InFlames: Ne olmadı ki? 

Cevap verecekken hoca sınıfa girdi ve ben telefonu kapatmak zorunda kaldım. Ona ne olduğunu deli gibi merak ediyordum fakat şuan için elimden bir şey gelmezdi. Onu aklımın bir köşesine saklayıp matematiğe odaklanmaya çalıştım, artık ne faydası olacaksa..

*******

Çantamı tek omzuma takıp Rüya'nın arkasından sürüklenirken beni belaya götürmemesini umuyordum. Bilirsiniz masum kız, çılgın arkadaşına katılır ve üzülen masum kız olur. Bu hikayedeki masum kız olmak istemiyordum ben bu hikaye de de olmak istemiyordum. Okulun bahçesinden ayrılıp merkezdeki Avm'ye ilerlemeye başladık.

"İkimiz olacağız sadece değil mi?" 

"Şey bu pek eğlenceli olmazdı." durdum. Benim durduğumu fark eden Rüya da durdu.

"Sen sevgilinle olurken benim yanınızda durmamı bekleme tamam mı?" 

"Hey, sakin olur musun?!"

"Bak sakin olamam tamam mı? Lütfen bunu yaşamamış gibi davranalım." arkamı döndüğüm esnada beni çantamın kulpundan tutup geriye çekti. Sendeleyip düşmek üzereyken bu kez kolumdan tut.

"Salaksın, yalnız kalmayacaksın Yiğit ve birkaç arkadaşı daha gelecek anlamıyor musun bugün onlarla tanışma günüm ve ben yalnız kalmak istemiyorum." 

"Bunu neden başta söylemedin?"

"Gelir miydin?" sanırım haklıydı. Ve az önce gerçekten de salaklık edip küçük bir kız çocuğu gibi davranmıştım. 

"Özür dilerim Rüya salaklık ettim beni affedebilecek misin?" bana üstten bakarken gülmemek için yanaklarını ısırdı sonra dayanamayıp kahkaha patlattı.

"Affetmem için beni kırmış olman gerek fakat ben kırılmadım şimdi gidiyor musun?"

"El mecbur." yolumuza devam ederken Rüya'nın telefonu çalıp ekranda Berk ismi görüldü, doğru tahmin Berk sevgilisiydi.

"Geliyoruz tamam."

"..."

"Ya kimseye bakmıyorum Berk nereden çıkarıyorsun bunları?" istemeden kıkırdarken Rüya bana sinirle baktı.

"Kapat Berk geldik." Rüya telefonu kapatır kapatmaz silahlarını bana doğrulttu.

"Tek kelime etme ve gülmeye son ver! " ağzıma fermuar çekiyor gibi yapıp önüme döndüm. Avm'ye girip yemek kata çıktığımızda içimde amansız bir heyecan vardı bunu tanışma faslına bağlıyordum

"Bak oradalar." Rüya'nın gösterdiği yere baktığımda bir masada oturmuş dört erkeği gördüm. Berk ve Yiğit ayaklandıklarında diğerleri de onlara eşlik etti. 

"Telefonu neden yüzüme kapatıyorsun?"

"Şimdi bu konuşmayacağız Berk." Rüya onu uyarıp bize döndü yani aslında ayakta malca dkilen bana.

"Çocuklar benim tek dostum Özde ile tanışın." Yiğit geride durup sadece bana gülümsedi. Saçı omuzlarında, parmaklarında türlü türlü yüzük bulunan çocuk elini uzattı tedirgince sıktım.

"Merhaba bende Salih, memnun oldum."

"Bende." deyip elimi geriye çektim. Arkasındaki masmavi gözleri olan çocuk öne çıkıp o da elimi sıktığında şirin olabilecek bir şekilde sıktı.

"Emir ben." tanışma faslımız bittiğinde nihayet oturacak iken Berk arkamda bir yere seslendi.

"Hah, Reha da geldi." omzumdan arkama baktığımda görmüş olduğum açık yeşiller beni bozguna uğrattı.

DEVAM EDECEK..







Ben Deli Miyim?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin