Luhan, Sehun' un dudaklarına doğru hamle yaptığı sırada çalan kapı ile gözlerini kapatıp dişlerini birbirine bastırdı. Daha dudakları bile birbirine değmemişken, kimdi bu gelen münasebetsiz? Oflayarak Sehun' un bacaklarının arasından çekildi ve dolabından eline ilk geçirdiği tişörtü giyip odanın kapısına yöneldi.
"Sen rahatına bak sevgilim. Ben kapıdaki sikik yaratık her kim ise, yollayıp geliyorum."
Odadan çıkıp dış kapıya gitti ve delikten bakıp, kaşlarını çatarak kapıyı açtı.
"Baekhyun?"
"Lu-luhan sunbae... Sehun' a ihtiyacım v-var. Burada mı?"
Luhan salya sümük ağlayan çocuğa kafa sallayıp içeri aldı. Ne kadar merhametsiz olsa da bu kadar içli ağlayan birinin suratına kapıyı geri kapatamazdı. Zaten bu velet artık arkadaşıydı. Baekhyun' u salondaki koltuklara oturtup odasına gitti ve Sehun' a durumu söyleyip ellerini çözdü. Sehun, üzerini toparlayıp salona geçtiğinde hıçkırmaktan nefes bile alamayan arkadaşının yanına oturdu.
"Baek? Ne oldu? Neden ağlıyorsun?"
Baekhyun, önce Luhan' a baktı.
"Sunbae, seni de rahatsız ettiğim için özür dilerim ama geçen gün bizi evine davet edip yemek hazırladığın için samimi olduğumuzu düşünerek geldim. Yoksa Sehun' un evinin önünde o dönene kadar beklerdim. Umarım kızmadın?"
Luhan gülümseyip Baekhyun' un saçlarını karıştırdı.
"Saçmalama velet, arkadaşız biz. Hadi neyin var anlat bakalım."
"Evet, Baek neyin var? Chanyeol nerede?"
Baekhyun, ağlaması şiddetlenirken Sehun' a sarıldı. Bu sarılma, Sehun' u havadaki toz zerreciklerinden bile kıskanan Luhan' ın sinirini bozsa da kötü durumdaki çocuğa sesini çıkarmadı.
"Bitti, Sehun. Her şey bitti."
Ardından Baekhyun olanları, Luhan ve Sehun' a anlattı. Sehun kızgınlıkla, Luhan da küfürler eşliğinde dinledi ayrılık sürecini... Baekhyun' un anlatması bitince Luhan hızla ayağa kalktı ve telefonundan birini aradı. Mutfakta konuşup, sırıtarak içeri geldi. Bu sırıtışın hayra alamet olmadığını düşünen Sehun, korkuyla Luhan' a baktı.
"Tanrı aşkına Han, ne yaptın acaba? Bu gülüş hoşuma gitmedi de..."
Luhan, Sehun' un saçlarına öpücük kondurup koltuğa yayıldı.
"İyi bir şey sevgilim, merak etme. Baekhyun, bir haftalığına buralardan gideceksin ve Chanyeol' ün seni merak etmesini sağlayacaksın. Ayrılık kafasına dank edince seni bulmak için deli danalar gibi etrafa saldıracak. Ama bulamayacak. Barışacaksanız bile -ki sen onu kesin affedersin- bırak kıymetin artsın. Hazırlan hadi, seni şehrin diğer ucunda kalan bir arkadaşıma götürüyorum. Bir hafta onda kalacaksın. Merak etme, iyi biridir. Adı Jonghyun ama o salak kendine JR diyor. Ben seni ona götüreyim, eşyalarını sonra alırız." (YN: Jonghyun, Nu'est JR'ın gerçek adı. Yani buradaki Jonghyun, JR. Keşke bu notu, bölümü ilk yayınladığımda yazsaydım.)
***
Luhan ve Baekhyun, 4 katlı düzgün bir apartmanın önüne geldiklerinde arabayı park edip, indiler. Luhan, kapıya yaklaşıp zile baktı ve arkadaşının adını görünce zile bastı. Bir süre bekledikten sonra otomatik kapı açılmıştı. Luhan, Baekhyun' u içeri itekleyip arkasından apartmana girerken görüntülü diyafonun kamerasına orta parmak hareketi çekti ve dil çıkardı. Çünkü Jonghyun' un onları diyafondan izlediğini tahmin edebiliyordu. Durduk yere piçlik yapası gelmişti işte. Asansör ile 3.kata çıktılar ve üzerinde ökse otu süslemesi bulunan çelik kapının önünde durdular. Luhan yine zile bastı. Kapı açılır açılmaz yakışıklı ve güler yüzlü bir adam karşılamıştı onları.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cute? (HanHun)
Fanfiction...çünkü Luhan' ın hem güzel hem de yakışıklı olan yüzü, sevimli gülümsemesi, sıcak ve sempatik davranışları Sehun' un Luhan' a çekilmesine neden oluyordu. Peki Luhan, göründüğü gibi biri miydi? Ana Çift: HanHun Yan Çiftler: ChanBaek, JRen Tür: Roma...