MerSal

6. Bölüm MerSal

Kumsal:
Uyandığımda odamda olduğumu anladım. Ama bir kıpırtı hissettim. Yanımdaki Meriç'i görmemle yere itmem bir oldu.

Meriç:
Yataktan düşmemle uyanmam bir oldu. Sonra ne olduğunu anladım. Sinirle ayağa fırladım ve Kumsal'ı kolundan tuttum. Sinirlenince kendime hakim olamıyorum. Ama Kumsal'ın kolunu fazla sıkı tuttum galiba.

Kumsal:
Kolum çok acıyordu. Kolumu çekmeye çalıştım ama çok sıkı tuttuğu için çekemedim. Gözümden zor zaptettiğim gözyaşlarım teker teker akmaya başladı.

Meriç:
Ben meleğimi ağlatmıştım. Onun gözünden düşen her damla gözyaşı benim canımı acıtıyordu. Bu arada kolunu hala sıkı sıkı tuttuğumu hatırladım. Kumsal'ı tutan elimi çekip geri çıktım. Kumsal bana evden hemen çık diye bağırdı, aslında ona kızmadım nasıl kıza bilirdim ki ben meleğime.

Kumsal:
Meriç'eevden hemen çık diye bağırdım. Ben de toparlanmak için duşa girdim, duştan çıktım saat 8'diOkul'a gidecektim. Hiç okul kiyafetimi giyemezdim, üstüme yarım tişörtümü altıma kot şortumu giydim ve arabama binip okula sürdüm. Okula geldiğimde herkes bana bakıyordu şaşırdık mı hayır.
Bahçede bir kişi daha dikkatimi çekti. Sizce kimdi tabiki Meriç kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Yanında Okul'un sürtüklerinden birisi vardı. Ben onları takmadan sınıfa girdim. Tam sırama oturcakken kolumdan birisinin  tutmasıyla sürüklenmeye başladım. Kimsenin olmadığı boş bir sınıfa girip kapıyı kilitledi bunu yapan tabiki Meriç'ti.

Meriç:
Kumsal o şortu niye giymiş g*tü gözükecek bir de bütün erkekler ona bakıyor. Allahım sen baha hakim ol. Kumsal'ın kolundan tuttuğum gibi boş bir odaya sürükledim. Bu sefer canını acıtmamaya çalıştım ama meleğimin bedeni çok narindi.

Kumsal:
Meriç hesap sormaya başladı. Neymiş efendim neden bu kadar kısa giymişim. Ya benden ona ne dimi yani
Benden sana neeee!!
Ne demek sanane senden hoşlanıyorum opss yanlış bişey soledim galiba.

Meriç:
Ben ne dedim ya hoşlandığım doğru aslında ama şimdi öğrenemesi gerkemezdi.

Kumsal:
Bu duyduğumdan sonra okul nasıl bitti bilmiyorum. Eve geldiğimde direk yatağa atladım.
Normalde pazartesi günlerini pek sevdiğim söylenemezdi. Çok uzun ve sıkıcı gelirdi Ama bu pazartesi duyduklarımdan sonra zaman sanki köpek kovalıyormuş gibi geçti. Kalktığımda hala Meriç'in söyledikleri kulağımda çınlıyordu. Aslında ben de ona karşı boş değildim ama Meriç in bunu bilmesi gerekmiyor dimi?
İç ses: Salak mısın tabiki de bilmesi gerekiyor.
Kumsal:Neden bilmesi gereksin ki?
İç ses:Çünkü o da senden hoşlanıyor.
Kumsal:
Bu dediğinden sonra iç sesime veda ettim. Saate baktığımda 9.00 olduğunu gördüm 1. Ders çoktan bitmişti 2. dese yetişmek için hemen hazırlandım. Üstüme siyah bol tişört altıma da beyaz şortumu giydim.

Meriç:
Bu gün okula gidesim yoktu ama Kumsalı okuldaki abazalarla tek bırakmazdım. Sınıfa girdiğimde Hoca derse başlamıştı. Ama ben hiç takmadım. Kumsal'ın gelmediğini gördüm ve bahçede Kumsal'ı beklemeye başladım.

Kumsal:
Okulun bahçesine girdiğimde bankta oturan bir Meriç beklemiyordum. Onu hiç takmadan sınıfa gitmek istiyordum. Son kez Meriç'e baktığımda gözlerinden ateş fışkırıyordu. Şimdi doğru söyleyeyim baya tırsmıştım. Ama hiç  aldırış etmeden sınıfa gittim.
Sınıfa girdiğimde Hoca yoktu demekki gitmiş. Ben de sıramin duvar tarafına Olan kısmına oturdum sonra Meriç geldi ve dedi ki diğer tarafa otur.

Meriç:
Kumsal'a diğer tarafa oturmasını söyledim çünkü ordan bakmazlardı gerçi BENİM  OLANA KİMSE BAKAMAZDI yoksa onların gözlerini oynardım.

Aslında diğer bölmü yarı yazacaktım ama dayandım lütfen oy verin yorum yapın  sizleri çok seviyorum.