eskiyi UNUTMA (harry styles fanfic)

son çare

jenle devam ediyoruz.

liamı ararken ne düşünüyordum bilmiyorum ama şuan tek güvenebilceğim kişi o gibi hissediyorum. Telefon hayla kulağımda kapıdan dışarı çıktım. her ihtimale karşı yanıma anahtar ve çantamı almıştım. bilirsiniz, intikam soğuk ve acı yenir. ben kafamı bunlara yorarken telefonun açılması bir oldu.

-alo?

-ah meraba liam ımm şey-- ne dicektim ben şimdi? Hiçbir şekilde ona güvenmezken ondan beni saklamasını isteyemezdim.

-jen? bir problem mi var? diye sorduğunda aklıma gelen fikirle sırıttım.

-evet aslında şey, nialldan bir film almam gerek ve telefonunu açmıyor. sarışını bilirsin fazla dağınıktır. kesin telefonunu kaybetti. dememle karşı taraftan gelen bir kahkaha duyuldu.

-peki bunun konumuzla ne alakası var?

-ay çok aptalım sormayı unuttum. niallın adresini alabilir miyim acaba?

-tabiki ama bende ezbere bilmiyorum. mesaj atarım. görüşürüz bebeğim.

-bebeğim? bunları aştığımızı sanıyordum.

-Afedersin ağız alışkanlığı ama bigün benimle olmicağını kim bilebilir?

bu konuyu fazla uzatmak istemiyordum o yüzden onun cevap vermesini beklemeden veda edip telefonu kapattım. kaldırımın köşesine oturup gözlerime hücum eden göz yaşlarına şimdi olmaz diyip göndermeye çalıştım ama olmuyordu. o an aklıma tasha geldi. ama o şuan mutluydu ve kesinlikle onu rahatsız etmek istemiyordum. göz Yaşlarımı daha fazla tutamicağımı anlayınca kafamı dizlerime yasladım ve ağlamaya başladım. hıçkırıkları içime atmak ise acımı iki katına katlıyordu. Telefondan gelen melodiyle hemen yoldaki taksiyi durdurdum. tahmin edebilceğiniz üzere liam niallın adresini atmıştı. taksiciye adresi hızlı hızlı söyleyip kafamı cama dayadım.

taksiden inince koşar adımlarla kapıya ilerledim ve çalmaya başladım. ayak sesleri duyunca kapıya yaklaştığını anladım. kapı açılınca gülümseyen bir sarışınla karşılaştım. ama beni gözleri şişmiş ve ağlarken görünce gülümsemesi soldu.hemen meşhur bir nialler sarılmasi yaptı ve kendimi güvende hissetmemi sağladı. gözlerimi kapadım.

-noldu jen? bana herşeyi anlatabilirsin dediğinde gözlerimi açtım ve bana şaşkınlıkla bakan 4 çift gözle karşılaştım. yerde oturan küçük bir çocuk ve bir kadın vardı. Çocuk nialla o kadar çok benziyordu ki... yoksa niall evli miydi?? neler oluyor burda?!

bu arada sizin için bundan sonraki bölümleri daha uzun yazmaya çalışcam çünkü bilgisayarım tamirden geldiiii yaşasııın :D yine belki çok uzun olmicak ama idare edin ;)