2.1

3.1K 268 117
                                    

Zil çalarken herkes sınıfa girmişti. Yavaşça arkama dönerek Jungkook'a baktım. Bana yardım edebilirdi belki.

"Jungkook."

Elindeki telefonuyla uğraşıyordu ve kulağında kulaklığı vardı. Uzanarak kulaklığını çıkardım. Kafasını kaldırarak bana baktı.

"Noldu?"

"Bana yardım edemez misin?"

"Ne konuda?"

"Okul sahibi var ya hani. Jeon Hyuk. Ona nasıl ulaşabilirim."

Göz devirerek kulaklığını tekrar taktı.

"Ya!"

Ayağa kalkarak kulaklığını tekrar çıkardım.

"Yine ne var!?"

"Söyledim ya işte! Bana yardım et! Bir kerecik."

"Neden görüşmek istiyorsun o adamla."

Yerime oturarak gülümsedim ve tekrar ona döndüm.

"Sormam gereken sorular var."

"Bana sor."

"Ahhh saçmalıyorsun. Sen kimsin ki sana sorayım?"

"Sen bilirsin."

Kulaklığını tekrar takacakken koluna vurdum. Hafif bir çığlık atarak kaşlarını çattı.

"Peki o zaman!"

Sınıfa dönerek kollarımı kaldırdım.

"Gençler! Gençler! Size söylemem gereken şeyler var!"

Herkes bana bakarken gülümsedim ve konuşmaya devam ettim.

"Okul sahibi Jeon Hyuk'un oğlu bu o-"

Jungkook ağzımı kapatarak elimden tuttu. Biz kapıya doğru ilerlerken hoca içeri giriyordu. Dışarı çıkarak beni kenara çekti.

"Ya! Delirdin mi!?"

"Nedenmiş? Hem sen sadece kendini düşünen bencilin tekisin. Niye böyle büyük bir tepki gösterdin ki?"

Göz devirerek saçlarını dağıttı. Çok sinirlenmişti.

"Seni durdurmasaydım söyleyecek miydin cidden?"

"Sanırım evet.."

Kollarımdan tutarak gözlerime baktı.

"Ben.."

"Sen?"

Sessiz kalmayı sürdürecek gibiydi. Ellerini omuzumdan indirerek sınıfa doğru giderken konuşmaya devam etti.

"Bendim."

Durdum ve hareketsiz bir şekilde bekledim.

"O aradığın kişinin oğlu bendim işte. Oldu mu?"

Yavaş yavaş arkamı döndüğümde Jungkook yanımdan hızla geçmişti. Bunu beklemiyordum. Jungkook muydu yani? Ağır hareketlerle sınıfa doğru ilerledim. Yüz ifademi hayal bile edemiyordum. Sınıfın kapısına vurarak içeri girdim.

"Dersten öylece çıkmak da ne ölüyor Lisa? Delirdiniz mi siz!?"

Jungkook hocanın karşısında duruyordu. Bende yanına geçtim. Hoca ilk defa bu kadar sinirlenmişti.

"İkiniz de müdürün odasına. Başkan ben gelene kadar hiç kimse çıtını bile çıkarmayacak."

Sınıftan çıkmasıyla bizde arkasından ilerledik. Bu durum onun için sorun olmayacak mıydı? Hayır Lisa. Onu düşünmenin zamanı değildi. Asıl ben ne yapacaktım?

PLATONİK :LisKook:Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin