-4- Bu Seferlik

5.8K 255 2
                                    

Arkadaşlar Hikaye hakkındaki düşüncelerinizi gerçekten merak ediyorum. Lütfen düşüncelerinizi benimle paylasin.
İyi okumalar :)

Yarım saattir Ümit Hoca'ya babama söylememesi için yalvarıyordum ve babama söylememe konusunda ikna ettim. Tabi ki de bu yaptığım cezasız kalmayacağı için ceza aldım. Cezam Ümit hocanın abisinin çalıştığı üniversite de bir hafta boyunca kreş görevlisi olmak. Benim için bu ceza değildi aslında çünkü günlük işlerim arasında yetimhaneye gidip çocuklarla ilgilenmek vardı. Bu yüzden pek önemli değil.

Aras ile eve geldiğimizden beri hiç konuşmadık. Zaten onun için bir anlam taşımadığına emindim ama benim ilk öpücüğümdü. Bunu neden yaptığını hala anlamış değildim. Kafamda milyon tane soru vardı ve ben çok sıkılmıştım. Belki gözlerimi biraz olsun kapatırsam soruları unutur rahatlardım.

###

Kapımın ani bir şekilde açılması ve birinin " Deprem oluyor Masal hadi kalk öleceğiz." demesi ile yatağımda zıpladım. " Ne oluyor? Kim ölmüş? Niye ölmüş? Deprem ne? " uyku sersemi konuşunca böyle oluyor işte. Saçma salak ne varsa soruyorum. Ben hala ne olduğunu anlayamazken Ozan'ın yerde karnını tutarak güldüğünü gördüm. Artık ne olduğunu anlamıştım. Bu gerizekâlı bana şaka yapmaya çalışmıştı. Yataktan kalkıp Ozan'ın karnına tekmeyi geçirdim ve banyoma gittim. Elimi yüzümü yıkadım ve saçımdaki topuzu düzeltip çıktım. Ozan gitmişti. Bende direk aşağı indim.

Saatte baktım. Oha kreşe gitmeme on dakika kalmış. Ben dün biraz kestireyim dedim sabaha kadar uyumuşum. Hiç kimseye selam vermeden tekrar odama gittim. Sonbahar ayı olduğu için havalar fazla soğuk olmadığından pembe şort ve beyaz bluz giydim. Şuan 18 yaşında değil daha küçük duruyordum ama acelem olduğu için bunu düşünmeyeceğim. Çantamın içine telefonumu ve cüzdanımı attım. Tam odadan çıkıyordum ki kafamdaki topuzu görüp vazgeçtim. Topuzu bozup hafif taradım. Saçımı çabuk sekil aldığı için sorun yaşamadım. Tekrar saate baktığımda zaten geç kalmıştım. Bu neden ile hafifte makyaj yaptım. Tamam artık hazırım ve çıkabilirim. Koşa koşa merdivenleri indim. Tam kapıyı açtım çıkıyorum. O ses ile durdum" Masal kahvaltı? " dedi Aras.

" Geç kaldım çıkmalıyım. Taksi aşağıda bekliyor. Hadi görüşürüz."

Belki kabalık olabilir ama bir şey söylemesini beklemeden dışarı çıktım. Gerçekten taksi çağırmıştım. Taksiye binip üniversitenin adresini verdim daha sonra kulaklıklarımı takıp dışarıyı izledim. Taksi durunca parayı verip indim.

Kreş nerede acaba diye düşünürken kolumu biri tuttu.

" Selam ben Bora"
" Bende Masal "
"Ne için gelmiştin"
"Kreş işi için geldim"
" Peki ben sana eşlik edeyim"

Bu neydi şimdi? Ben daha bir şey söylemeden kolumdan tutup beni kreşin önüne getirdi. "Masal başka bir şeye ihtiyacın olursa ben buralardayım." dedi ve gitti. Ben de derin bir iç çekip kreşten içeri girdim.

" Merhaba Ben Masal"
" Neden bu kadar geç kaldın"
" Şey uyanamadım da özür dilerim bir daha olmaz"
" Olmasın zaten. Şimdi benim işlerim var çocuklar şuan uyuyor uyanınca yemekleri falan ilgilenirsin"
" Peki "

Ne uyuz bir şey ya bir dövmediği kaldı. Zaten uyuyorlarmış. Neyine bu kadar azar? Çocuklar uyanana kadar bende biraz internette bakınayım.

Yaklaşık bir saattir. Bekliyorum burada ama bu çocukların hepsi uyuyor. Ne biçim çocuk bunlar ya? çocuk dediğin yaramazlık yapar kurdurur. Bunlar hep uyuyor. 5-10 dakika sonra biri uyandı. Buna seviniyorum çünkü canım çok sıkışmıştı.

Habersiz EvlilikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin