Habersiz Evlilik

-25- Gerçekler

Aras kafasını dizime koymuş uyuyordu.Bende her an dua ediyordum.Neriman Hanım hala uyanmamıştı.Benimde uykum gelmişti ama işte uyuyamıyordum.

Daha fazla dayanamamışım ve uyumuşum.Aşırı bir telaş ve hareketlilik ile uyandım.Aras'ta uyanmıştı Neriman Hanım'ın odasının camından olanları izliyordu.Bende yanına gittim."Masal Babaannem uyandı ama ne oluyor bilmiyorum.Doktorlar aşırı telaşlı." Aras'a sakinleşmesi için sarıldım.

Odadan bir hemşire çıktı ve yanıma geldi "Masal sen misin? Neriman Hanım seni istiyor ama sadece seni "

Anlamayan gözlerle hemşireye bakınca kadın kolumdan tutup odaya soktu. Maske ve benzeri o işte hijyen için olan kıyafetleri giydirdi.Sonra da gitti.Oda da ben ,Nerimen hanım ve bir kaç doktor vardı.

"Doktor evladım beni torunumla yalnız bırakabilir misin?"Doktor kafasını sallayıp diğer doktorlarla dışarı çıktı. Meraklı gözler ile Neriman hanıma bakıyordum .Yatağın yanında ki koltuğu gösterip "Otur kızım ve beni dinle."dedi. Dediğini yapıp oturdum. " Masal kızım biliyorsun ki seni Aras kadar çok severim.Aras neyse sende öylesin benim için." Hafif gülümseyerek kafamı salladım ve " Teşekkür ederim" dedim.

" Teşekkür etme bak şimdi sana anlatacaklarım ve isteklerim var lütfen sözümü kesmeden dinle."

Yine kafamı salladım.

" Sen ve Aras'ın ilk başta formaliteden evlendiğinizi biliyorum.Bu evliliğin mirasla alakası yok. Aras seni uzaktan seviyordu. Sen o sıralar başkasını sevdiğinden karşına çıkamamıştı. Mehmet ile babanın arkadaş olması falan hepsi yalan kızım. Evet arkadaşlar ama kumar masasında,askerlikte değil. Ne baban biliyordu Aras'ın sevdiği kızın sen olduğunu ne de Mehmet. Bir gün kumar oynarken baban Mehmete yenilmiş ve artık hiç birşeyi olmadığını bildiğinden Mehmet seni istemiş Aras için çünkü onun mutluluğunu gerçekten istiyordu.Belki karşısına başka bir kız çıkarsa kurtulurdu platonik sevmekten diye.Babanda hem senin rahat içinde yaşaman hemde kumar borcu yüzünden kabul etmişti."

Neriman Hanım soluklanmak için nefes aldığında hayatımda ne kadar yalan olduğunu gördüm.Bu neydi şimdi babam beni kumarda satmış mıydı? Sağ gözümdan akan damla ile devamının gelmemesi için kafamı yukarı kaldırdım.Arkamda ki camda bizi izleyen Arasla tersten bakışmıştım.Gözünde büyük bir korku vardı sebebini bilmiyordum.Babaannesi için mi endişeleniyordu yoksa bu öğrendiğim şeyleri söylemesi konusunda mı? Neriman Hanımın tekrar konuşması ile gözlerimi Aras'tan ayırıp ona çevirdim.

"Bunları ağla diye söylemiyorum şu son nefesimde senin daha fazla kandırılmanı istemediğimden söylüyorum."

"Peki bu miras yüzünden babaannem istedi o yüzden falan bunlar ne? Neden bana böyle bir yalan söylenildi?"

"Aras'a seni gösterdiğimizde yani fotoğrafını gösterdiğimizde öğrenmişti senle evlendiğini yoksa onun da farklı biri ile evlendiğinden haberi yoktu.Bunu bilen sadece ben,Mehmet ve Babandı.Aras öğrendiğin de anlattık ona olanları ve senin asla bunu kabul etmeyeceğini bildiğimizden böyle bir şey söyledik.Bak şimdi senden isteyeceğim Aras'ı bırakmaman o seni gerçekten seviyor kızım. Tıpkı senin de onu sevdiğin gibi. Hatta sana bir süprizim daha var ama onları sonra öğreneceksin.Şimdi söyle bana Aras'ı bırakacak mısın? "

Beni kumar masasında satan babam ve beni 5 yıl gizli gizli seven bir kocam var. He bir de 1 yılımı yalanlarla geçirdiğim gerçeği var.

Ben Aras'ı zaten bırakmayacaktım ki bırakamazdım karnımda ki o küçücük varlığa bunu yapamazdım.

Neriman Hanımın uyanmasını beklerken fenalaşmıştım baya kötü olduğumdan Aras'a tuvalete gidiyorum diyerek doktora gitmiştim tüm olanları anlatmıştım ve kan testi yaptırmıştım. 2 Ay 13 günlük hamileydim. Aldırmak için geçti evet de zaten doktorun isteği üzerine çektirdiğim ultrasonda gördüğüm o minicik noktaya bağlanmıştım ben. İçimde minacık Aras'tan bir parça vardı. Ben bunu nasıl aldırtmayı düşünürüm. Benimle nefes alan benimle yiyen bir canlı ben nasıl kıyarım ona.

Neriman Hanım gözlerini bana dikmiş cevap bekliyordu. Belki de bu hasta yatağında yatan kadına vermeliyim ilk bu haberi bana hayatımın gerçeklerini sunan bu kadına "Şöyle ki Neriman Hanım. Sizi kendi öz babaannem gibi görüyorum ve seviyorum. Sorduğunuz soruya gelirsek ben istesemde karnımda ki küçük istemez ki bende Aras'ı bırakmak istemem sonuçta onun bir suçu yok tüm olanlar babamla alakalı beni satan kişi babam, ortadan kaybolan babam. "

Neriman Hanım'ın gözlerinde oluşan parıltıyı gördüm." Benim eşşek sıpasının çocuğu mu oluyor yani? Hamile misin? "

" Evet Efendim. Henüz Aras'a söylemedim uygun ve güzel bir zamanda söyleyeceğim. "

Neriman Hanım çok mutlu olmuştu. Şuan onu mutlu görerek bende mutlu oldum. Sanki o yalanları öğrenmemiş gibi.

" Kızım sakın söyleme ben sana söyleyeceğin zamanı haber vericem. Tabi ölmezsem"

"Neriman Hanım böyle konuşmayın doktorlarda dedi. Durumunuz gayet iyiymiş. Daha babaannelik yapacağınız çok zaman var. "

Neriman Hanım gülümsedi" Şu kapıda gözlerini ayırarak bakan veleti çağırda onunla da konuşayım. "

Neriman Hanım'ın yanağından öpüp dışarı çıktım ve Aras'ı çağırdım. O içeri girdi bende karnımda ki gurultular ve aklımda ki babama kızgınlık ile kantine gittim.

İki tost bir kahve aldım. Tostumdan bir ısırık aldım ki elimden alındı. Hangi o deli cesaretli gerizekalı benim elimden tostumu aldı diye bakmak için kafamı kaldırdığımda Derin ve Elifle karşılaştım. Derin elimden aldığı tosttan bir ısırık alıp masaya bıraktı ve ellerini masaya koyup bana doğru eğildi. Elif'te kahveden bir yudum alıp bıraktı ve o da ellerini masaya koyup bana doğru eğildi.

"Ne yapıyorsunuz ya acıktıysanız gidin alın ne diye benim yemeğime sulanıyorsunuz?"

"Seni gidi sürtük anne adayı."

"Ne? Nasıl öğrendiniz? "

Elif sandalye çekip oturdu. Derin de aynısını yaptı.Sonra tabağımdaki yarım tostu Derin tam olanını da Elif aldı. Tam yemeye başlıcaklardı ki Elif ısırmadan kantinde ki satıcı amcaya bağırdı" Amcacım oradan bize bir Domatesli sandiviç yanına da taze sıkılmış portakal suyu"

Amca da bekleyin hemen getiriyorum dedi. Ben bunlara tabi aç ve meraklı gözler ile bakınca bana dönüp konuşmaya başladılar Derin anlatıyor Elif'te ağzı dolu bir şekilde onaylıyordu.

Ben tuvalete gidiyorum diye Aras'ın yanından ayrılırken bunlarda oraya geliyorlarmış. Tabi ben o an ki sancı ve mide bulantımla etrafa bakmadığım için bunları görmemişim. Işte ben duvara yaslanıp bir süre karnımı tuttuktan sonra doktora gittiğimi görünce peşimden gelmişler. Ben doktordan çıktıktan sonra doktora girip sormuşlar. Doktor da söylememiş ilk başta bunlar ağlamış falan doktor da dayanamayıp söylemiş. Şimdi de neymiş yiğenlerine iyi bakıcakmışım sağlıklı beslenicekmişim. Öyle tost kahve falan yasakmış.

Ya of ya keşke öğrenmeselerdi. Benim çocuğumda bence sağlıklı besin düşmanı olur.

" Yani Masal Hanım artık gözümüz üstünde hele bi yanlış hareketini görelim kafanı kırarız. "

Peki diyerek kafamı salladım.

" Bir de Aras'a söylemedim dikkat edin. Neriman Hanım söyleme şimdi ben sana söyleyeceğin zamanı söyleyeceğim dedi. "

" Tamam canım. Biz biliyoruz ne zaman söyleyeceğini"

Deyip kıkırdadılar. Bunlar neden her boku biliyor biri açıklasın.

Ben, Derin ve Elif'e öldürücü bakışlar atarak *sağlıklı* sandiviçimi ve portakal suyumu içiyordum. Aras'ın sesini duydum "Aman Allahım benim obur karıma ne oldu sen kimsin? Oha taze sıkılmış portakal suyu mu o?"

Elif sırıtarak "Evet enişte ne sandın biz başardık."

Aras'ta sandalye çekip yanıma oturdu. "Canım karım benim söyle neyle tehdit ettiler?"

"Birşeyle tehdit etmediler canım böyle istedi. "

" Tamam tamam sinirlenme yarın sabah babaannemi taburcu ediyorlarmış"

Elif aniden kalkıp" Yaşasın en sonunda uygulayacağız. "

Analamayan gözlerle Elif'e bakıyordum. Aras'ın da öyle baktığını görünce anladım ki tek herşeyden habersiz olan ben değildim. Derin, Elif'in kolundan çekip tekrar oturttu" Ya siz bakmayın bu mala her zaman ki hali." diye geçiştirdi. Birşeyler vardı da neyse kötü olmadığı sürece sorun yok.