BÖLÜM 1:KANADA MI?

1.9K 88 65
                                    

-DÜZENLENDİ-

"Melda teyze noooolur! Bakın Kanada harika bir yerdir ve öğretim seviyesi daha yüksek. Nilay da gelsin bizimle! Bakın biliyorum sizin için de zor ama ailem de çok istiyor gelmesini. Noooolur! " dudaklarımı büzüp, tatlı bakışlar atmaya başladım.

"Kızım ne işiniz var elin ülkesinde." burnumu yalandan çektim. İkna olmaya başlıyordu. "Elin ülkesi değil ki, yarı oralı sayılırım. Nilay da benim kankam yani o da yarı Kanadalı. " göz devirdiğini gördüm. Derin bir nefes alıp, verdi. "Peki tamam. " tam ağzımızı açıp çığlık atacakken, tek parmağını kaldırıp, susturdu."Ama bir şartla. " hass... "1 yıl kalacak. Ama bu bir yıl deneme süreci. Bir yıl dolduktan sonra derslerinin durumuna ve orada mutlu olup olmadığını bakacağım. Ancak öyle. " sasiyet.

Başımızı hızla salladık. Ardından çığlık atıp birbirimize sarıldık.

Nilayın odasına koştuk. Nilay hızla bavulunu toplamaya koyuldu. Tamam, olan şuydu. Annem Türk, babam Kanadalıydı. Ve babamın işi yüzünden Kanada'ya taşınacaktık. Nilay benim bebeklik arkadaşımdı ki annesi Melda teyze de annemin liseden beri arkadaşı. Nilayla öz kardeş gibiyiz. Birbirimizden ayrılmak istemeyince, annem bu fikri sundu ve son iki haftadır Melda teyzeyi ikna etmeye çalışıyoruz.

Aslında kadın da ağırdan alıyor. Annemin zaten ikna ettiğini biliyoruz ama bizim yalvarışlarımız hoşuna gidiyor.

Nilay her şeyini anca iki bavula sığdırınca hönkürdüm. "Oha lan! Bari bir bavulun kitap dolu olduğunu söyle. " anlamayarak baktı "Ne kitabı? Elbiselerimi daha zor sığdırdım iki bavula ayrıca laptopumu. " bir bavulu bana verdi.

Oflayarak bavulu çekmeye başladım. Tekerlekleri olduğu için işim kolaydı.

Bugün yola çıkıyorduk. Son kez emin olmak için izin aldık. Annemler bizi aşağıda bekliyordu. Benim bavulum da iki taneydi ama bir tanesi kitap doluydu. Kitap kurduydum. Test kitabı değil tabii ki!

Aşağı indik. Babam Nilayın bavullarına şaşkınlıkla baktı. Ardından bagaja yerleştirdi. Babam Kanadalıydı ama Türkçesi vardı. Bizim de İngilizcemiz vardı. Çoğunluğunu yabancı dizilerden öğrenmiştik.

Nilayla en son izlediğimiz dizileri söylemiyorum bile. 13 Reasons Why, Riverdale, Shadowhunters, Stranger Things... Stranger Thingsin ikinci sezonunu bitirince zaten kalp krizi geirecektik.

Benim durumum yine iyiydi. Bu manyak, Noah Schnapp'e aşık olmuştu. Hayır yani elin Noah'ı gelip milyarlarca kişi arasından seni mi bulacak? Hah! Anca inekler uçtuğu zaman.

Tabii gelin bir de Nilay'a anlatın siz. Her yerden takip ediyo çocuğu. Galerisinin tümü Noah Schnapple dolu. Noah Schneppe her gün, DM den gününü anlatıyor. Tabii görmüyor çocuk orası ayrı.

Bir de Max(Sadie) 'in kaykay sürüşünü havalı bulup, zorla kaykay öğrenmişti. Bana da zorla öğretmişti ve şuan ikimiz de kaykay sürüyorduk. Bagajda ikimizinki de.

Benimki her yeri siyah, ama alt tarafında bir çiçek deseni var. O çiçeği ben çizip, boyamıştım. Aynı desen kolyemde de var.

Nilayınki ise bordo ve alt tarafında siyah benekler var.

Havaalanına varıp, her şeyi halledip, uçağa bindik. Annemle babam ikili, benle Nilay ikili oturmuştuk.

Ben kulaklıklarımı takıp, başımı geriye yasladığımda, Nilay da aynı işlemi tekrarlıyordu. İkimiz de gözlerimizi kapadık.

Omzumdan sarsılmamla gözlerimi açtım. Annemle babama şaşkınlıkla baktım. "Ne oldu? " diye sorduğumda daha da şaşırtacak bir şey söylediler.

Careless|Finn WolfhardHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin