"Oha lan. Oha oha oha! Bunlar sevgili oldular da biz mi bilmiyoruz acaba? " gelen seslerle yerimde kıpırdandım.
Başımı koyduğum yastık yumuşacıktı. Ama bazı yerlerde de çıkıntılar vardı.
Bir dakika? Ne yastığı?
Gözlerimi açıp, birkaç kez kırpıştırdım. Gördüğüm beyaz şeye baktım. Yastığa benzemiyordu. O halde neden ben bu beyaz şeye sarılıyorum?
"Uyandı. Şimdi çığlığa hazır olun. " gözlerim tam açıldı. Başımı sağa sola çevirdim.
Hassiktir.
Kendimi Finn'in göğsünden ittim. Ani itişimle başımı cama çarptığımda sızlanarak başımı tuttum.
Gözleri hafifçe açılan Finn'e baktım. ONA. SARILARAK. UYUDUM.
Yüzüm yanmaya başlarken, bize sırıtarak bakan Nilay, Noah ve Jack'e baktım. Nilayın elinde telefonu vardı.
Videodaydı.
"Evet Alçin Hanım. Bu durumu nasıl açıklayacaksınız? " gözlerimi kırpıştırdım.
"B-ben... Ne? " diyebildim sadece. Üçü de kahkaha atarken etrafıma bakındım. Otobüste tek biz vardık.
"Noluyo ya? " Finne dönen bakışlarla, neler olacağını tahmin bile edemiyordum.
"Bay Wolfhard da uyandı. Evet ,sizden bir açıklama bekliyoruz? " Finn bana baktı. Başka yere baktım.
"Ne hakkında? " Jack konuştu. "Olum utanmasanız sevişe-"
Jack'e attığım yumrukla sustu. "S-sadece uyuduk. Yani uyuduk derken şimdi ben konuşuyodum ona soru sordum uyuma taklidi yapıyodu sonra ben vurdum ona beni susturmak için sarıldı yani sarıldı mı dedim sarılmak da değil öldürmek için kolunu bana sardı hatta kolunu sarmadı kolunun altına alıp nefesimi bitiriyordu ben de uyuyakalmışım siz de hemen şeyettiniz ya! " hızla kurduğum cümleyle sessiz kaldılar.
Tekrardan Finne baktılar. Finn omuz silkti. "Sarılarak uyuduk. "
Gözlerim sonuna kadar açılırken kahkaha sesleri geldi.
"Arkadaşça. " sonra güldü.
"Cidden aramızda bir şey olacağını mı sandınız. Ben ve Alçin? Güldürmeyin beni. Bir kere ben öyle kızlardan hoşlanmıyorum. İmkansız. "
Kahkahalar susarken,tek gülen Finn'di.
"Değil mi Alçin? " bana döndüğünde, sırıtışı dondu. Yutkunup çantamı sırtıma takıp, hızla koltuktan kalktım.
Ben bu utancı kaldıramazdım ki. Gideyim bir kendimi uçurumdan atayım en iyisi.
"Çekilir misin geçicem. " dedim sesimin çıktığı kadarıyla. Başım hala eğikti. Diğerlerinin yüzüne bakarsam utançtan ağlayabilirdim. Ve toplum içinde ağlamaktan nefret ederim.
"Ne dedin? " sesimi ya duymamıştı ya da dalga geçiyordu.
"Çekil dedim! " diyip bacağına çarpmayı umursamadan geçtim.
"Alçin! " Nilayın sesini duyduğumda daha da hızlandım. "Kamp alanına gidiyorum gelirsiniz. "
Diyip hızla kapıya yöneldim.
Kapıdan çıktıktan sonra, herkesin çadırların başında konuştuğunu gördüm.
Hava hafif kararmıştı.
Başım eğik bir şekilde yürürken, bir çadırın üzerine asılmış olan "Aslı, Nilay, Alçin. " yazısına baktım. Adımlarımı oraya yönlendirirken durdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Careless|Finn Wolfhard
Fanfic"Yalan söyledim." kaşları çatıldı. "Neden! " ani tepkisiyle benim de kaşlarım çatıldı "Çünkü sen onu seviyordun! Aranıza taş koymak aptallık olurdu çünkü sen onu seviyordun Finn! Beni değil, onu! Ve ben, belki seni unuturum düşüncesiyle aranızı yap...
