''Gelmeseydiniz.'' Jackin alaycı sözüne karşı Finn sertçe Jack'e baktı.Jack 'sustum' dercesine ağzına cips tıktı.Benim cipslerimi.Benim.
Yarı kıskançlık yarı pişmanlık duygusuyla Amy ye baktım.Keşke böyle saçma sapan bir fikir düşünmeseydim, bu saçma buluşma şeysini hiç düşünmeseydim diye içimde tekrarlayıp kendi kendimi pişman ediyordum.
Kıza bakınca,Millie ve Sadie'nin yalan bile söylediğini düşündüm bir ara.Çok masum duruyordu.Fazla masum.Cidden iyi rol yapıyor olmalıydı.
''Eee Finn.Tanıştırsana.'' Finn hafifçe boğazını temizleyip beni ve Nilay'ı gösterdi.''Bu Alçin ve bu da Nilay.İkisi Türk ve okulumuza yeni geldiler.Ve şey...Alçin olmasaydı sana hislerimi söyleyemezdim.Ve bu buluşmayı da o ayarladı.''
Finn'in söyledikleri beni şaşırtmaya yeterken,Amy'nin gelip el sıkışmak için elini zuutması daha da şaşırttı.
Ama bu normal insanların yaptığı şeydi.Şaşırmamam lazımdı.
Elini tuttuğumda gülümsedi.''Teşekkür ederim.Bunun beni ne kadar mutlu ettiğini bilemezsin. "
Birden sarıldığında şaşkınlıktan ne yapacağımı bilemedim. Aynı şaşkınlığı Nilayın yüzünde de gördüm. Millie ve Sadie'ye baktığımda ise kaşları çatık bir şekilde izliyorlardı.
Amy sarılmayı bıraktığında gülümsüyordu. Millie ve Sadie'nin anlattığı Amy bu olamazdı değil mi? Olması mümkünatsız gibiydi.
Nilayın yanına gidip onunla da tanışma faslını yaparken Finn yanıma geldi.
"Tekrar teşekkür ederim Alçin. Ciddiyim. " gülümsedim.
"Sorun yok. "
çok sorun var.
"Adınıza tekrar çok sevindim. "
içten içe ölüyorum.
"Amy çok tatlı bir kız. "
ve kıskançlıktan kuduruyorum.
"Çok yakışıyorsunuz. "
ve bu beni deli ediyor.
"Umarım mutlu olursunuz. "
Umarım benim çektiğim acıyı çekersiniz.
"Bu arada benim iki dakika tuvalete gitmem lazım. Hemen dönerim. "
Cevap vermesine izin vermeden hızla tuvalete, üst kata koştum. Tuvalete girip, kapıyı arkamdan kilitledim. Kapıya yaslanıp, derin nefes almaya başladım.
Sakin ol Alçin. Çok yakışıyorlar. Birbirlerini seviyorlar. Onlar birbirine aşık iki birey ve sen buna karışamazsın.
Ayrıca Finn de onunla mutlu.
Onunla mutlu. Onunla. Seninle değil.
Mutluluklarını bozmaya hakkın yok.
Onu seviyorsan, kiminle mutlu olursa olsun, mutlu olmasına izin vermelisin.
"Aynen, şimdi elini yüzünü yıkayacaksın ve aşağıda seni bekleyen insanların yanına gideceksin ve bu lanet günü oldukça çabuk bitirmeye çalışacaksın. "
Elimi yüzümü yıkadıktan sonra aynada kendime baktım. Birer kahverengi göz ve kumral saç. Gülümsediğimde ortaya çıkmayan gamzeler. Onun yerine birkaç yerde olan küçük çiller.
Özelliğim yok. Kısa, normal bir Türk kızıyım.
Amy kusursuz ve tatlı. Ayrıca benden uzun odluğunu da söylemeyi unuttum galiba. Manken olur kesin büyüyünce.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Careless|Finn Wolfhard
Fanfic"Yalan söyledim." kaşları çatıldı. "Neden! " ani tepkisiyle benim de kaşlarım çatıldı "Çünkü sen onu seviyordun! Aranıza taş koymak aptallık olurdu çünkü sen onu seviyordun Finn! Beni değil, onu! Ve ben, belki seni unuturum düşüncesiyle aranızı yap...