O hafta otelde sezon hazırlıkları başlamıştı. Ocak ayında olmamıza rağmen çok fazla tadilat işi vardı ve tüm departmanlar imece usulü işleri takip ediyorduk. Yıl sonunda müşterilerden en çok şikayet alan konularla ilgili yönetime bir rapor sunmuş ve önemli kalemleri bakım bütçesine dahil ettirebilmiştim.
Hafta sonu geçip de Pazartesi geldiğinde sabah erkenden otele girdim. Sezon için hazırlamam gereken raporlara son halini vermem gerekiyordu. Ayrıca iki iş görüşmem vardı. Sabahın ilk saatlerinde şirket hattımın çalması ile gözlerim telefona kaydı. Genel Müdürümün adını görünce cevaplama tuşuna bastım.
-Buyrun Erdoğan Bey,
-Derin Hanım toplantıya bekleniyorsunuz.
Gözüm bilgisayarın saatine kayınca beş dakika geciktiğimi gördüm ve elimi alnıma vururken cevap verdim.
-Geliyorum hemen.
Toplantıya çıktığımda herkesin geldiğini gördüm. Kısa bir özür mırıldanarak bana ayrılan yere oturdum.
Erdoğan Bey konuya girdi.
-Arkadaşlar bütçede kısıntıya gitmemiz gerekiyor biraz. Yönetim onay vermedi.
Herkesin yüzünde sıkıntılı bir ifade belirirken Erdoğan Bey ertelenecek giderleri saymaya başladı. Daha sonra bana dönerek devam etti.
-Derin senin yaptığın analizde şikayetler de top 10'u çıkarmıştın değil mi?
-Evet Erdoğan Bey.
-En çok klimalardan şikayet alıyoruz fakat maalesef soğutma grubu değişimine bu yıl giremiyoruz.
-Erdoğan Bey, bu kalem çok önemli.
-Derin, geçen sezon ülkenin politik gündeminden dolayı çok kötü geçti, biliyorsun sadece iki ay açık kalabildik. Yönetim ile ortak kararımız bu ve bunun gibi bizi bir yıl daha idare edebilecek kalemleri önümüzdeki yıla ertelemek.
-Erdoğan Bey, size kesinlikle hak veriyorum. Fakat yaptığım analizin yanında size ek bir rapor sunmuştum. Eski soğutma sisteminin enerji maliyeti üzerine Ali Bey ile çalıştık, yeni sistem sadece elektrik tasarrufundan üç yılda kendisini amorti ediyor. Ayrıca otelin puanlarını düşüren en önemli kalem bu, puanların yükselmesi ile tercih edilirliğimizin yükseleceğini biliyorsunuz.
Erdoğan Bey karşımda büyük bir ikilem yaşarken telefonu çaldı.
-Tahir Bey arıyor arkadaşlar, kusura bakmayın açmam gerekiyor. Dedikten sonra büyük bir heyecanla boğazını temizledi ve açma tuşuna bastı.
-Buyurun Tahir Bey,
-...
-Biz de bütçelerin üzerinden geçiyorduk efendim.
-...
-Evet maalesef, soğutma sistemi maliyetinde takıldık.
-...
-Derin Hanım hazırladı Tahir Bey.
İsmimi duymamla kulak kesildim.
-Erdoğan, Derin Hanım halkla ilişkiler, ne anlar bütçeden, maliyetten. Çoluk çocukla mı bakım onarım planı yapıyorsunuz!
Erdoğan Bey duyduğu cümle ile kırmızıdan mora dönerken sinir katsayım tavan yaptı. Telefon kapanır kapanmaz Erdoğan Bey'e döndüm.
-Soğutma sistemi değişimi ile ilgili ısrarımdan vaz geçiyorum Erdoğan Bey. Diğer kalemleri de sizin insiyatifinize bırakıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVDAM (Tamamlandı)
FanfictionUzaktan seviyorum seni kokunu alamadan, boynuna sarılamadan yüzüne dokunamadan sadece seviyorum öyle uzaktan seviyorum seni elini tutmadan yüreğine dokunmadan gözlerinde dalıp dalıp gitmeden şu üç günlük sevdalara inat serserice değil adam gibi...