Berdel

6.BÖLÜM

2 GÜN SONRA
Makyajımıda tamamlandiktan sonra ayağa kalkıp her zaman ki gibi boy aynasına baktım.Gordugum goruntu hosuma gitmisti.Esyalarimi toparlarken valizi koymadigim en sevdiğim parfümümu gerdanligima sıktım.Demek bu odadaki son günümdü ha,burada doğmuştum,19 yılım burada geçmişti acisiyla,tatlısıyla,iyisiyle kötüsuyle 19 yılım bu evde bu odada geçmişti.Kapimin tıklatılmasıyla yerde sürünen gelinliğimi toparlayip kapıya doğru yürüdüm,sanırım gelen abimdi kapıyı açtığımda beni görmesiyle gözleri doldu, bugün hem Mirzan agabeylerimin hemde bizim düğünümuz vardı yani anlayacaginiz çifte düğündü.Cemsit ağabeyimin beni anlimdan opmesiyle benimde gözlerim dolmuştu, demek bu görev ona düşmüştü...

Cemsit abimle aşağı indik,asagida yengem,babam,annem,Sidar aga ve ailesi vardı.Cemsit abim benim belime kırmızı kuşağımi taktiginda yengemin aglamalari gülmeme sebebiyet veriyordu.Bu kadın kulak sağlığı için aglamamaliydi çocuktan beter ağlıyordu ve cumlenin tek anlamiyla kulagimi tirmaliyordu Cemsit abim yengeme dönüp  sahte kizginlikla "Zemzem"  dedi.

"Ne Cemsitim ne,Aha koca kız oldu gidiyo ağlamakta mı suç oldu"

"Aha bununda cenesi başladıysa vay halimize"dedi abim, herkes onlara gülerken yengem bana gelip sarıldı. Kulağıma uzanıp  sadece benim duyabilecegim bir ses tonuyla "Bakma şimdi agladigima eğer dediklerimin dışına çıkarsan seni öldururum.Kari ol kocanı kaptırma kurda kuşa yoksa çok ağlarsin Silan cok" bende onun kulağına eğilip "Hele bi kurt kuş yaklassin yamacina onlar beni yirtmadan ben onları yirtarim yenge başta da aha o öküzü" yengem dediğime kikridarken bende onun haline gülüyordum evet bir çoğu merak etmişti ne konustugumuzu ama asla ogrenemeyeceklerdi.

Annemin babamın elini teker teker öptükten sonra Sidar da öptü,daha sonra kolunu bana uzattı, uzattığı kola girdikten sonra davul zurna çalmaya baslanmisti bile.Adetler yerini bulduktan sonra artık baba evimden telli duvaklı çıktım.

Sidar Ağayla gelin arabasının arkasına bindik.Artik konvoy başlamıştı.Sidar aga elimi tutunca ona bakmadan edemedim.Gozleri gözlerimle birlestiginde gulumsedim belki de oda duvarlarını yıkmaya başlıyordu.Onun elini siksam mi sikmasam mi bilemedim ama kalbim elini tut diyordu,aklım ise daha erken diyordu bir çok kez aklımla haraket etsemde bu sefer öyle olmadi, bu sefer kalbimi seçtim ve bende onun elini tuttum.Yol böyle gecince başımı omzuna koymamak için kendimi zor tutuyordum.Araba durdugunda Sidar Ağanın konagina geldiğimizi idrak etmem zor olmadı.Ilk Sidar indi, bu gelinlik le burdan çıkmam zor olduğu için Sidar elimi tutup beni aşağıya indirdi.Actigi koluna girerken avludan içeri adım attık.Bir alkış tufanı her yeri sallandirdiginda masaya oturduk.Artik düğün başlamıştı ve ben mutlu hissediyordum.Elimi tutmuştu evet onu  henüz sevmesemde bir karar vermiştim ilk kendi duvarlarımi daha sonra onun duvarlarını kıracaktım.Icimde tarif edemedigim bir çok duygu vardı ve bu duyguda onlardan biriydi.....

2.5 saat geçmişti ve bu iki saat içinde halaya dansa kalmıştık ve birde şu takı töreni vardı.Her genç kızın beyaz rüyasıdır düğünü  ve benim de beyaz rüyam sonunda sona ermisti kalabalık dagildiktan sonra beni Sidarın odasına götürdüler.En son buraya geldiğimde yerde  çaresizce ölüm haberimi bekliyordum,bunları daha fazla düşünmek istemiyordum suan tek düşündüğüm bu gecenin biran bitmesiydi.

Yatakta Sidarı beklemeye basladigimda kapıdan birinin girmesiyle bakışlarımi kapıya yonelttim Sidar aga kapıyı kapattiginda hiçbir şey demeden banyoya girdi sanırımca abdest alıyordu, bir 5 dakika sonra ciktiktan sonra koltuktan hazır olan seccadeyi alıp namazı kıldı, selam vermesiyle artık daha fazla sakin kalamıyordum bedenim kasilirken ölesiye korkuyordum. Bana doğru ilerlediğinde kendimi geri geri yürümemek için zor tutmuştum.En son adımları önümde durdugunda duvagımı açıp alnımı öptü, ben gözlerim kapalı onun haraketlerini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu."Şşşt,sakin ol"sesi o kadar güven vericiydi ki azıcık da olsa  gevsemistim.