Nefes almak insanı öldürür müydü?Yada sorularinin cevabı ince uzun parmaklarının arasındaki tütünün içinde mi gizliydi?Belkide öyleydi.Bir soru sormuştu,cevabı en derinlerde gizliydi.Her icine cektiginde umut vaad ediyordu ama her cektiğinđe ise dolambaçli yollarda kaybettiriyordu.Cevabi mi ariyordu?Bir sartla bulacakti.Asla bulamayacaktı...
Boğaza bakan manzarasina karsin kacinci sigarasiydi bu, ah pardon kacinci paketiydi.Bu duygu onu kendinden uzaklastiriyordu.Ablasini icinden koparip atmak istiyordu,ama bu mumkun degildi.Öylece icine islemisti ki ablası ne olursa olsun her seyi onu katiyordu.Her sucu ona yukleyip ondan nefret etmeye calisiyordu ama òyle dokunmustu ki onun hayatina yapamiyordu.Sinirle deri koltugundan kalkarken önüne gelen bardağı duvardaki televizyona firlatmisti.Evet buralari kirip dokerde ici rahatlayacakti.Bu sefer de viski sisesini eline aldigi gibi duvara firlatti.Sehpayi ayagiyla devirirken.Yan duvarinda duran aynadaki halini gormesiyle bu sefer de onun yanina gitti.Yumruğunu hic acimadan aynanin tam ortasina geciririrken akan kana aldiris etmeden psikopati aratmayacak bir tavirla koltuguna kendini atti.Rahatlamisti.Ah tabiki de rahatlamamisti.Delice gülmeye basladı.Bok vardi da gondermisti abisi buraya.Kahkahalari rezidansi doldururken bunca sure ilk defa Berfini affetmek istedi.Affedip ona sarilinca bu yukten kurtulmak istedi.Acaba oda onun kadar onu dusunuyor muydu?Hatirliyordu da genc adam ne zaman biri canini siktiginda Berfin onu gordugunde alnini oper basini dizlerinin arasina alir saclarini oksar onu yumusatirdi.Keske diye gecirdi icinden keske basi gicir gicir sesler cikaran kumas parcasi yerine Berfininin bacaklarinda olsaydi.
Rezidansi zil sesi vuku buldururken aldiris etmedi.Telefon susarken tekrar calmasiyla yerde duran telefona bakmasiyla Elifin aradigini gördü.Gözlerini yumarken kanli eliyle telefonu alip kulagina goturdu.
"A-Alo"sesi saskinlikla cikan Elifin sesine karsin Osmanin sesi gelgitliydi
"Buyur"
"Ben seni sorcaktım.Dün sinirliydin bugun nasilsin diye sorucaktım."
"Iyi"
"Canın mı sıkkın?"Elifin tedirgince sordugu soruya karislik sadece "Hayir"demisti.
"O zaman benle konusmak istemiyorsun?"
"Olabilir"
"O zaman iyi askamlar ben rahatsiz ettim ozur dilerim."demesi uzerine Osman ise
"Bugun neredeydin?"diye anlamsiz bir soru sordugunda Elif kaslarini catmis telefonun diger ucundaki adama "Arkadasima gittim sonra eve gectim."dediginde Osman
"Ne giydin?"Elif saskinligina gizleyemzken Osman dikkatle onu dinliyordu.
"Etek gomlek"
"Etegin dunki gibi dizinin ustunde miydi,gömleginde dapdar"
"Gomlegim dun dapdar degildi gayette genisti bugunde ayni onun gibi bir gomlegimi giydim"dedjginde Osman daha ne kadar sinirlenebilecekti kendi kendine sormuştu.
"Yarin gidicek misin bir yere?"
"Yarin görücü gelecekmiş Osman Ağa."Osman duydugu seyle dogrulurken yerinde.
"Ne görücüsü?"
"Dün gece biri senin arabandan inerken gormus beni.Babama demis oda iste neyse bosver"demesi üzerine Osman ise "Ne neyse lan sana el mi kaldirdi.Zarar mi verdi sana"
"Ben sadece senin nasil oldugunu merak ettim izninle kapatayim ben artik"
"Sana soru sordum cevap ver"diye kukrenesiyle yerinden sicrayan Elif
"Hergún dövüyor.Icip icip dövuyor.Kahvedekilerde soylemis senin kiz bir arabadan iniyordu.Oda eve geldigimde iste biraz hirpaladi sonra da yarin hazirlan gorucun geliyor dedi."Osman duyduklariyla yerinden kalkarken abisinin cezasi umrunda degildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berdel
Teen FictionEllerine baktı kadın birkaç su damlası vardı yavaşça süzüldüler elinden, süzülür müydü bu acı da yüreğinden ya da yüreği süzülürdü acıdan....