Giriş

11.9K 438 48
                                    

Tür: Romantik/Komedi

Çiftler: Baekyeol (ana çift), Hunhan ve Kaisoo (yan çift)

UYARI: KÜFÜR VE ARGO SÖZCÜK SIKLIKLA İÇERMEKTEDİR.

***

Hikayenin İleri Bölümlerinden Kesit (Giriş)

***

Ağız sıvılarımız birbirine karışıyordu. Dili dilimin üstünde hakimiyet kurarken, inlemeden edemedim. İstemiyordum, onun beni böylesine çaresiz duruma düşürmesini istemiyordum. Bir kere elde etmişti beni ve bir kenara atmıştı, şimdi ne istiyordu? Ona verebilecek her şeyi zaten vermiştim, daha ne istiyordu benden? Beni bu kadar kanattığı yetmez miydi? Bu kadar küçük düşürdüğü yetmez miydi?

Gözlerimden düşen damlalar birleşen dudaklarımıza düşüyordu. Ağladığımı bildiği halde durmuyor, daha fazlası için beni yatağa bastırıyordu. Bu benim Chanyeol'um olamazdı. Benim Chanyeol'um benim en ufak göz yaşıma neden olan herkesi acımadan öldürürdü. Sonra bana sıkıca sarılır, "Geçti." derdi. "Artık ağlama."

Belki de bu sefer göz yaşlarıma kendisi sebep olduğunu bildiği için bana sarılmıyordu. Belki de bu yüzden beni artık sevmeyi bırakmıştı.

Sinirle ittim üstümdeki bedeni. Dudaklarımı pençelerinden koparırken, gözlerine dik dik bakarak, kolumu bıraktığı izleri kazımak istercesine sürttüm dudaklarımın üstüne. Bilsin istiyordum, onun beni istemediği gibi benimde artık onu istemediğimi bilsin istiyordum. Ve bunu bilmenin acısıyla cayır cayır yansın. Tıpkı benim yandığım gibi.

Gözleri öfkeyle parıldadı. Eliyle kolumu sıkıca tutup kendisine doğru çekti zayıflamış bedenimi. Aramızdaki kısa mesafeler, artık yok denecek kadar daha da kısalmıştı.

"Elimden bir kaza çıkmadan bırak şu saçma sapan davranışlarını Baekhyun." dedi boğuklaşan sesiyle.

Elimde olsa, o an kahkahalarla gülerdim. Onun aptallığına, benim ondan daha da aptal oluşuma, içine düştüğümüz boktan duruma... Ama gülemedim. O kadar canım acıyordu ki, o kadar somut bir acıydı ki hissettiğim, sadece ağlamakla yetindim. Ağlamak içimdeki yangına iyi gelir sanmıştım, ama aksine, daha da alevlendirmişti kızgın alevleri.

"Senden nefret ediyorum." dedim titreyerek. "Senden nefret ediyorum, senden nefret ediyorum, senden nefret ediyorum, senden nefret ediyorum-"

Aklımı kaçırmıştım. Ellerimle kulaklarımı sımsıkı kapayıp, histerikçe cümleleri tekrar ettiğimde emindim aklımı kaçırdığıma. Başımı salladım, gözlerimi yumdum, kısık bir çığlık attım. İçimdekilerin küçük bir yansımasıydı bütün bunlar. Uzun zamandır tuttuğum acıdan, küçük damlalar taşıyordu artık dışarıya.

"UZAK DUR BENDEN! SENİ İSTEMİYORUM ARTIK, DEFOL GİT HAYATIMDAN!"

Bir anda başımı kaldırarak, delice bağırdığım sözler onu irkiltmişti. Yutkunarak bana baktı. Endişelenmişti. Endişelendiği zaman yutkunma gibi bir alışkanlığı vardı. Ama istediği kadar endişelenebilirdi, ok yaydan çıkmıştı bir kere. Çok sevdiği (!) Baekhyun şu an ölmüştü, sevdiği adamın ellerinde.

Ne kadar komikti değil mi? Her şey o kadar komikti ki, ağlamamı durduramıyordum. Her şey o kadar komikti ki, onun boynuna yapışmamak için kendimi zor durduruyordum. Her şey o kadar komikti, onun mükemmel dudaklarından kalın sesiyle 'Seni seviyorum Baekhyun.' cümlesini duyabilmek için her şeyimi verebilirdim.

"ARTIK BENİ DEĞİL ONU İSTİYORSUN DEĞİL Mİ?" Omuzlarımı tutarak sarsarken sinirle bağırdı. "BUNUN İÇİN DEFOLMA MI İSTİYORSUN DEĞİL Mİ? ASLA! BUNU ASLA YAPMAYACAĞIM!"

Şaşkınca ona bakarken bir an algılayamadım. Chanyeol gerçekten de Kris'le aramızdakileri gerçek mi sanıyordu? Bu yüzden mi buraya birden dalmıştı?

Şaşkınlıktan karşılık veremeyince, bunu yanlış anladı ve burnundan soludu. Gözle görülemeyecek bir hızla omuzumdan iterek beni yatağıma fırlatırken, gözlerim irice açıldı. Korkmaya başlıyordum çünkü Chanyeol'un gözlerinde kopan fırtınalar hiç hayra alamet değildi. Bu bakışını ne zaman görsem, ya birini dövüyordu ya da birini öldürüyordu.

Üstüme çıktı. "Biz kötü adamlar, bizim olan bir şey başkasının olursa ne yaparız biliyor musun?"

Tamam, bunun sonu gerçekten iyi değildi. Kurumaya başlamış yaşlarımın yerine yenileri eklenirken, kekeleyerek,"Ch-chanyeol..." dedim. "Ne yapıyorsun ? K-kalk üstümden!"

Güldü. Ama bu keyifli bir gülüş değildi, sanki birazdan olacak şeylerin haberini veriyormuş gibi şeytani bir gülümsemeydi. Tüylerim diken diken olurken, çırpınmaya başladım. Kıpırdamamı bir bıçak misali keserek bacaklarını belimin iki tarafına koydu ve kulağıma fısıldadı.

"Onu tekrar bizim yaparız. Tümüyle."

Hemen ardından kemeriyle ellerimi ranzaya bağlarken,tek yapabildiğim acıyla çığlık atmak olmuştu.

***

Yazar Şeysi : Bunun böyle dramatik olduğuna bakmayın. Eğlenceli bir fic olacak. Garanti veriyorum jkdhsfkj

Ball//baekyeolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin