Hızlı adımlarla kapısı açık olan Derin'in odasına doğru yürüdüm. Yoktu. Ne demek yok!?
""""""""""""""""""""""""""""
Biraz mantıklı düşününce gidebileceği tek yer sahil.
Sahile doğru yürürken tam kavşakta köşedeki kaldırıma çöküp ağlayan bir kız gördüm. Biraz daha yaklaşınca Derin olduğunu fark ettim. Hemen yanına çöktüm ve şaşkın bakışlarla onu süzdüm. O da beni fark etti ve hemen gözyaşlarını sildi. Demek biraz olsun kendine gelmişti.
"İçimden sormak istediğim çok soru var. Ama farkındayım zamanı değil. Hadi gidelim." Bir şey demedi. Ama yerinden kalkmadı da. Tekrar "Hadi." deyince kalkmaya çalıştı ama daha bir adım atmadan yine kaldırıma çöktü. Ben de geri oturunca biraz bekledik.
"Artık adım atacak halim bile yok. Bazen gerçekten kulaklarım, gözlerim, kollarım yani normal bir insanda fiziksel olarak olması gereken her şeye sahip olduğum için şükrediyorum. Sonra düşünüyorum. Ruhen eksiğim. Ne adam gibi bir ailem var ne de arkadaş çevrem. Gerçekten de bok kafalının tekiyim. Güçsüz biri olduğumu söylersem moralimi düşürür ve kendime haksızlık etmiş olurum. Güçlüyüm. Herkesin olamadığı kadar. Ama benim de gücüm bu kadarmış. Yetti artık. Dayanamıyorum." Bu söyledikleri o kadar samimi geliyordu ki kulağa. Bir an ona acır gibi oldum ama sonra hemen kendime içten bir tokat attım. Bazen sadece ona özeniyordum. Çok güçlüydü. Herkesin olmak istediği güçte.
"Anlıyorum diyemem. Ama haklısın. Bunları konuşmak için doğru zaman olduğunu düşünmüyorum. Pek iyi gözükmüyorsun. Sonradan pişman olacağın şeyler söylemeni istemiyorum hadi gidelim." Bu defa hiçbir şey demeden geldi peşimden.
Eve kadar sessizliği koruyarak yürüdük. Evin önüne geldiğimizde artık Derin alkolün etkisini tamamen atabilmişti. "Artık gidebilirsin Görkem. Bu gece için sağ ol." Olmaz.
"Olmaz. Gitmem. Yani benim kardeşim var. Bu akşam arkadaşında kalacaktı. Ama kalamadı ben de buraya getirdim. Yani evine senden izinsiz kardeşimi soktum sorun olmaz herhalde." Umursayacağını sanmıştım ama omuz silkti.
"Gidersin aşağıdaki misafir odasında yatarsın. Kardeşin kızsa eğer kıyafetlerimden verebilirim." Şaşırttı beni. Gerçi ben ne bekliyordum sanki. Evden kovmasını falan mı? Aşırı aptalım.
İçeri geçtiğimizde Aslı hala mışıl mışıl uyuyordu. Kıyafete gerek olmadığını söylediğimde Derin de yorgun olacak ki hemen odasına çıktı.
DERİN'İN AĞZINDAN
Yukarı odama çıkıp hemen yatağa girdim. Üzerime yorganı örtüp uykuya daldım.
Sabah beni uyandıran şey birinin odamda dolanıyor olmasıydı. Gözlerimi açtığımda kumral ve uzun saçlı bir kızı gördüm. Bir an korktum. Ama sonra bunun dün gece kanepede yatan kız olduğunu fark ettim. Yani Görkem'in kardeşi olduğunu anladım. Arkası dönüktü ve benim uyandığımı hala fark etmemişti. Ben de yavaş yavaş yatakta doğrulup yatağı gıcırdattım. Hızla bana döndü. "A-aa pardon. Uyuyorsun diye izin alamadım." Belli ki konuşmaya devam edecekti ama ben konuşmak için fazla tuhaf hissediyordum.
"Boşver. Dolaptan istediğini alıp giy. Sonra okula gidersin." Biraz düşündü. Hemen yatağa yani yanıma oturup heyecanla sorular sordu.
"İsmin ne? Derin'di sanırım. İlaydalar bahsetmişti senden. Onlara kötü davranıyormuşsun. Onları ben de pek sevmiyorum ama takılmam gerek. Hem benden büyükler hem de bu civarlarda havalilar. Niye sürekli senden bahsediyorlar?" Birkaç soru daha sorduktan sonra artık dayanamadım. Kızı daha tanımıyorum ama galiba fazlasıyla gevezeydi.
![](https://img.wattpad.com/cover/128964888-288-k784840.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şimdi Biz Neyiz?
Fiksi RemajaYağmurlu bir sonbahar günü. Yine okula gitmedim. Sıkıcı ve yalnız olduğum okula bugün yeni insanlar doluşacak. Neden dönem ortasında geldiklerini anlamadığım öğrencileri görmek bile istemiyorum. Hepsi sınıf arkadaşlarım gibi sorunlarım varmış gibi b...