Bölüm(2)

6.1K 312 39
                                    




🐾

İsmininin Faris olduğunu öğrendiğim mavi gözlü çocuğa baktığımda o çoktan benim ismimi öğrenmiş hatta hakkımda birşeyler bile öğrenmişe benziyor.

"Söylediğin gibi biraz hırçınım ve bana uymayan kurallara bende uymam"diye arkasından seslendim ve görevlinin gelmesini bekledim.O sırada sarışın kız bana son bir bakış atıp çıkmıştı.
Görevli geldiğinde daha önceden bedenlerimize göre hazırlanmış yazlık ve kışlık olmak üzere 2 formayıda bana verdi.Yedeklerini koymayıda ihmal etmemiş.
Elimdeki en az dört poşetle dışarı çıktığımda bahçenin boş olmasından ders saatine girdiklerini anlamış oldum.
Poşetleri taşımakta zorlanmıyordum ama poşetler kalabalık olduğu için ikide birde bacaklarıma takılıp duruyordu. En son sinirle Aybarsın poşetlerini bahçenin ortasına atıp kendi poşetlerimi taşımaya başlıyordumki bahçede bir kahkaha yankılandı.

"Bende ne zaman pes edeceksin diye merak ediyordum"dediğinde Barın
"Sakın bu okulda okuduğunuzu söyleme"dediğimde gülümsemesi dahada genişleyip.
"Hemde hepimiz"diyip ibne gülüşü yaptı.Ve Aybarsın poşetlerini alarak arkamdan gelmeye başladı.
Aybarstan arakladığım arabanın anahtarı ile bagajı açıp kendi poşetlerimi koydum.Barın'da Aybarsınkileri koyduğunda bana dönüp.
"Arabam bakımdada benden yakışıklı olmayan abine söylesende beni bıraksanız olurmu.Uyuya kalmışım bizim piçlerde bırakıp gitmişler"diyip dudaklarını büzünce gerçekten sevimli görünüyordu ama bunu hiç belli etmeye niyetim yoktu.
"Atla hadi bırakayım"dediğimde kaşları havaya kalktı ve "Sen mi bırakacaksın yok artık"dediğinde "İyi sen bilirsin yürü o zaman "dedim ve arabanın sürücü koltuğuna oturdum.
Saniyeler geçmeden yan kapının açılması ve Barının yan koltuğa oturması bir olmuştu.
"Umarım bugün oraya gideriz"diyip şirince gülümseyince "Bende öyle umuyorum"diyip gazı kökledim ve virajı sert bir şekilde döndüm.Barına baktığımda şaşkınlıkla harmanlanmış hayranlıkla bana bakıyordu.
"Oha bunu beklemiyordum."diyip kahkaha attığında bende hafifçe gülümsedim.
5 dakika içinde istediği yere geldiğimde arabadan bir şekilde benide indirmeyi başarmıştı gerçekten ikna kabiliyetimi demeliyim yoksa inatçılığımı demeliyim bilemiyorum.

Daha önceden pek hoş şeyler yaşamadığım kafeye geldiğimde diğerlerinin geçen seferki masada olduklarını gördüm Uras ve Rimasız onlarla oturacağım için gergindim yeni kişilerle tanışmakta pek başarılı değilim.
Barın hızlıca masadaki yerini alınca bende ayakta dikilmeye devam ettim.
Diğerleri Barına bakıp ardından bakışlarını bana çevirince pekte beni görmeyi beklemediklerini anlamıştım.
"Geçen sefer teşekkür edememiştim kabalığımdan dolayı kusura bakmayın"dediğimde Ulya "Saçmalama ne kabalığı gel otur niye ayakta dikiliyorsun"dediğinde masadada onu onaylayan mırıltılar yükselmişti.
"Barınmı getirdi seni buraya"dediğinde Pars
Barın sözü benden alarak "Tabiki ben getirdim oğlum saçmalamayın kızmı beni bırakacak"diyip alayla güldüğünde bende aynı şekilde güldüm.

Daha sonra telefonum çaldığında masadakilerin yanında konuşmakta bir sakınca görmediğim için masadakilerden özür dileyerek direk açtım.

".........."
"Evet Aybars senin arabanı aldım ve beni sakın azarlamayı düşünme"
'..........."
"Sen beni orda bırakmadan önce düşünecektin,git eski arkadaşlarınla takıl sen beni rahat bırak"
".........."
"Sanane benim nerede olduğumdan merak etme arabanıda bırakırım sadece bir arkadaşı gitmesi gereken yere bıraktım"
"....-"
"Sana doyum olmaz Aybars sonra görüşürüz hadi baybay"diyerek kapattım.

Masadakilere döndüğümde hepsi garip garip bana bakıyordu.

"Bir sorunmu var?"diyerek hepsine bakış attığımda
Ulya sözü devralarak "Garip bir abi kardeş ilişkiniz var"dediğinde "Biz ona garip bir abim var diyelim"diyip gülümsediğimde
Ulaç bana dönerek "Abin geçen gün seni alanmı?"dediğinde kafamı salladım.
"Bizde onu sevgilin sanmıştık"diyip sırıttı."Düşman başına"diyip yüzümü buruşturduğumda masadakilerden kıkırdama sesi geldi.

Kara Kraliçe 1: KaraKanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin