Aren söylediklerinden sonra bahçede beni yalnız bıtakmıştı.Daha doğrusu o kendi iyiliği için yapmıştı galiba bunu çünkü terlemiş ve panik atak geçirir gibi bir hali vardı.
Bankta oturup Arenin söylediklerini tarttım ve gün geçtikçe nasıl bir yaratık olduğumu düşünüyordum. Sağ elime bakıp içimdeki öfkeyi hissettiğimde damarlarımdan geçen kapkara kana şahit oldum.Bunu Arene söylemelimiydim? Yani kanımın siyah olduğunu.Ama söyledikten sonra Arenin bana söyleyecekleriyle yüzleşebilecekmiyim bilmiyordum.
Tenefüs zili çaldığında bahçeye doluşan öğrencilerle yüzümü buruşturdum.Ne kadar kalabalık o kadar dert demişlerdir bence.
Faris ve Aybars'ın birşey konuştuklarını görünce kaşlarım çatıldı.Onlara o kadar odaklanmıştımki Aybarsın sesi kulağıma doldu."Akşama BlackCar'da görüşürüz o zaman"dediğinde Fariste dudağının kenarını kıvırıp onayladı.Ardından bahçede dolanan bakışları beni buldu ve gözlerini kısıp okulun içine girdi.
Aybarsta kamelyadaki arkadaşlarının yanına döndü. Bakışlarım ellerime indiğinde parmak boğumlarım kanlanmıştı.Sadistçe gülümseyip kıza acıdım. "Kavgamı ettin sen?"diyen Rima hemen yanımda bitmiş ve ellerimi avucunun içine almıştı."Uras bir sen ikisin varya ikinizede göz hapsi veriyorum o kadar"derken elimdeki hasarı incelemeye çalışıyordu."Sen resim yapıyorsun neden elini böyle incitiyorsun"dediğinde "Resim yapmayı ikinci kez bıraktığımı ve birdaha yapmayı düşünmeyeceğimi biliyorsun"dediğimde kafasını olumlu anlamda sallayıp."Bilirim keçi inadını"diyip dolan gözlerini hafifçe sildi.Atakan benim en yakınımdı ama hepimizin arkadaşıydı.Zaten o tertemiz kalple arkadaş olamayacak insan tamıyordum ben.Ama o o temiz kalbindeki yükleri taşıyamamış hayatına son vermişti.
Kalbimde hissettiğim baskı ile elimi göğsüme bastırdım.Gün içinde bu ikinci kez oluyordu."Asena iyimisin duyuyormusun beni"diyen Rimanın seside görüntüsüde birkaç saniyeliğine bulanıklaştı.Ama kendimi toparlayıp "İyiyim sessiz ol"dediğimde derin bir nefes verdi."Kendine dikkat etmiyorsunki doktora gidelim lütfen"dediğinde sıkıntıyla nefes verip."Tamam Rima abartma sadece bir anlık sıkışma tamamı sorun yok"diyip ayağa kalktım başım biraz dönsede Rimanın elini hafifçe sıkıp gülümsedim."Ben kantine gidiyorum görüşürüz"diyip kalbimdeki ağrıyı yok sayarak kantine yürümeye çalıştım.3,2,1 ve karanlık...Farisin Ağzından
Bahçeye göz gezdirdiğimde baş belasını büyük gözlü kız ile konuşurken gördüm.Koca göz Asenayı azarlıyor gibi görünüyordu ama benimkinin hiç oralı gibi bir hali yoktu.Daha sonra koca gözün dediği şeyden sonra ikiside sustu ve Asenanın yüzünde acı çeker gibi bir ifade yer aldı.Arkadaşı birkaç kez seslendikten sonra tepki versede acı çeken ifadesi hala yüzündeydi hızla bahçeye inmeye başladığımda Asenada kantine doğru ayaklanmıştı.Yavaşça yürütken sendelediğini farkettiğimde yavaşça yanına yaklaştım ve tam düşerken belinden yakalayıp kucağıma aldım.Yüzünün rengi kaçmış, her zamanki pembeliğini koruyan dudakları ise kurumuştu.Ve sanki elimin altındaki her zaman güçlü duran kız çökmüştü.Aslında onu çökenin fiziksel birşey olduğunu düşünmüyordum.Baş belasının derdi kendi içindeydi.Aybarsın kafası bu tarafa döndüğünde endişeyle gözlerinş açıp revire doğru giden bana doğru koştu.Telaşla "Faris n-ne oldu?"derken titreyen sesi kardeşini ne kadar sevdiğini belli ediyordu."Halsiz düşmüş olmalı bende bilmiyordum yetişmesem yere yığılıyordu"dediğimde kafasını hızlıca sallayıp revirin kapısını açtı.Hemşire Asenanın tansiyonunu ölçerken bizde ne olacağını bekliyorduk."Tansiyonu çok düşmüş uzun zamandır yemek yemiyor olabilir"dediğinde Aybarsa döndüm.Aybars ise sinirle Asenaya bakıyordu ama siniri ona değil kendineydi sanki.Daha sonra neden burada hala uyanmasını beklediğimi bilmiyorum ama hareketlenmeye başladığında kendimi odadan dışarı attım.Kapının önünde bekleyen arkadaşlarının hepsinin endişesi gözünden okunuyordu.Ilgın yanıma gelip "Uyandımı?"dediğinde herkesin gözü bendeydi."Hareketlenmeye başladı az sonra uyanır"diyip ilerlemeye başladım.Poyraz karşıma aniden çıkmasıyla kaşlarımı çattım."Çekil önümden"dediğimde sırıtıp."Faris anlatsana biraz birine değer vermek nasıl hissettirdi seni?"dediğinde sinirle soluyup "Kimseye değer verdiğim yok o koca burnunu benim işlerimden yoksa geçen seferki gibi olmasın"dediğimde çatılan kaşlarıyla birşey demesine izin vermeden gülümseyip omzuna çarparak gittim.Asenadaki çekimin tek sebebi diğer kızlara benzememesiydi.Bana benzemesiydi.
