Kaira RYU (BİTTİ)

60

Agalar sizden bir isteğim var yoruma geleceğin tanımını siz yapın. Hem belki benim yazacağımdan daha iyi yazacak biri çıkar.

Kaira güne güzel bir yemek kokusu ile açtı.

Yatağından kalkan kaira içinden "Hah be ilk kez tüm gece boyunca yattım " dedi.

Kayra han ise
*Elbette uyku bedenin destekçisidir. Sen bedenen rahat olabilirsin ama zihnen çok yorgundun* dedi.

Kaira yatakta biraz daha uzanıp kalkıp bir duş aldı.

Yaklaşık yarım saat sonra duştan çıkan kaira kendini yenilenmiş hissediyordu.

Hali hazırda düzgün bir zihin ile Habilin düşüşünnün ilk katmanının ikinci bölümünün sorusunu düşünmeye başladı.

"Gelecek nedir?"

"Hmmm gelecek.... Gelecek .... Gelecek neyse boş ver şimdilik işimi yapayım da bunu sonra düşünürüm" dedi Kaira kendi kendine

Aşağıya inip hancıdan o güzel kokulu yemekten istedi ve boş bir masaya oturdu.

Oturmasının üzerinden 20 dakika geçmişti ki hâlâ yemek gelmemişti.

Kaira içinden bir küfür savurup "Sanki anansın a★ından getiriyor piç oğlu piç " dedi.

Biraz daha bekledikten sonra yemek gelmişti. Kaira yemeği yemeye başladı.

Yemeği yerken her lokmasında daha da yemek geliyordu. Kaira kafasını yemekten kaldırdığında etrafta ki herkesin aynı yemeği yediğini gördü.

Hancıyı çağırıp "Bu yemekte ne herkes yiyiyor?" diye sordu.

Hancı gülümseyip "Bu yemek güveç Türk ırkının en nadide yemeklerindendir. Zamanında elime tarifi geçti ve bende güveç yüzünden çok iyi kâr elde ettim" dedi.

Kaira gülümseyip içinden "Kayra han bana bir kaç tane tarif versene bende biraz para kazanayım" dedi.

*Hehehe gerizekalı bizde evde erkek değil kadın yemek yapar.* dedi.

Kaira ise somurtup "Donsuz piç" dedi.

Kaira yemeğini bitirip handan çıktıktan sonra sokakları turlamaya başladı.

Sokakta onu gören askerlerin yüzü gülüyordu.

Kaira ise her gördüğü askere hâl hatır soruyor onların ihtiyaçlarını ve sorunlarını dinliyordu.

Askerlerden sonra ise onu gören dilenciler,  sokakta yaşayanlar ve daha nice kişi selam veriyordu.

Kaira herkes ile güzelce konuşuyordu.

Kaira biraz daha yürüdükten sonra hayaletleri çağırdı.

"Emredin efendimiz" dedi baş hayalet.

"Eee anlatın bakalım " dedi Kaira

"Efendim bu şehirde iki büyük taraf var. Onlardan biri Askerler diğerleri ise askerleri sevmeyen ve onları bu hale getiren Sempazitanlar var.

Güç olarak askerler önde olsada halk ve kral sempatizanları destekliyor.

Diğer şey ise halk yüksek vergi ve kötü muamelelerden bıkmış durumda.

Kral ise yüksek vergi ve kötü muameleden habersiz durumda. Ülkede ki bir kaç yüksek mevki hariç geri kalan mevkiler ya sempatizanlar yada onların yanında olanlar var.

Ve gece grubu adlı bir grup var onlar ise şuanlık gizli ama onlarda direk krallığı istiyor." dedi hayalet.

Kaira hayalet bunları anlatırken hafif bir şekilde gülümserken içinden "Hahahah ErmeNac sen sadece iç savaş dedin ben ise krallığı bir birine katacam." dedi.
---------
Yine kürenin başında üç kişi bekliyordu.

Kabil kahkaha atıyordu.

Albion ise içinden "bu çocuk normalde geri zekalıydı ama şimdi tam bir şeytan " dedi.

ErmeNac ise gülerek "Hahah bu çocuk şeytan ırkını da elde ettikten sonra iyice piç oldu " dedi ve gülmeye devam etti.

ErmeNac bunları söyledikten sonra hem Albion hemde Kabil aynı anda ErmeNac'a dönüp yine aynı anda "ne yaptın sen?" dediler.

ErmeNac kendine bakan sinirli gözlere bakıp yutkundu ve "Heyy durun bana öyle bakmayın ben sadece işi biraz daha ilginç hale getirdim " dedi.

O sırada Albion "Ulan bana bak piç ErmeNac sen benden habersiz ona efsanevi bir ırk mı verdin ?" dedi.

ErmeNac ise piç gülüşünü takınıp "evet" dedi.

O anda Albion elini kaldırıp "Efendine gel " dedi.

Albionun elinde bir kılıç ortaya çıktı. Kılıç elinde belirdiği gibi ErmeNac'a saldırdı.
-------