Demirci Ustası, Hetma

151 21 0
                                    

Kutsal ağacın kurumasından, 140 yıl sonra.

Mofzo'nun - yetiştirilmek üzere - yaşlı Lia'nın yanına bırakılmasının üzerinden, 10 yıl geçmiş ve Meda, 20 yaşına girmişti. Son 8 yıldır, tek kanatlı, demirci ustası Hetma'nın yanında çalışmış, kılıç, ok ve mızrak ucu yapmayı öğrenmişti. Mofzo'nun en uzak şehre gitmesiyle, onu bir daha göremeyeceğini anlayan ve yalnız kalan Meda'nın, umursamazlığı; yerini iki göğsünün arasında, vücudunun içinde biriken, nefrete bırakmıştı. Çocukluğuyla birlikte masumiyetini de geçmişe gömmüş, hırçın ve sinirli bir gence dönüşmüştü. Sekiz yıldır demircilik yaptığı için; kol ve vücut kasları oldukça gelişmiş, yüzünde ki pençe izi, tamamen tıraşlı kafası ve kirli sakalı ile oldukça sert bir görünüme bürünmüştü. İnce vücut yapılı, uzun saçlı ve beyaz tenli Anut erkeklerine hiç benzemiyordu. Çocukken ona aşağılayan gözlerle bakan yaşıtları, şimdi korkarak bakıyordu. Meda, büyümüştü...

Sekiz yıl önce bir akşam, madenden çıktıktan sonra, kılıç döven demirci ustalarını seyretmeye gitmişti. Onların ellerindeki çekiçle kızgın demire şekil vermelerini izlemek, hoşuna gidiyordu. Tek kanatlı Hetma, o gün Meda'yı yanına çağırdı. Tezgahın üzerinde duran, hayvan derisinden yapılmış kalın eldiveni giymesini istedi. Sonra, henüz kılıç olmaya çok uzak kızgın demirin, soğuk ucunu tutmasını...Meda, bu demir parçasını tutmakta oldukça zorlanıyor, her çekiç darbesinde elleri uyuşuyor gibi oluyordu. Hetma, sinirlendi. "Sağlam tut, şunu." Hetma, demir parçası her titrediğinde bağırıyor, fakat Meda gülümsüyordu. Çocuğun yüzündeki anlamsız tebessümden, bu işi yapmayı çok istediğini anladı, Hetma.

"Hemen sevinme. Seni tanıyorum. Eğer lanetin yüzünden başıma bir şey gelecek olursa..."

Meda hala gülümsüyordu. Hetma tekrar bağırdı.

"Bırak sırıtmayı. Sıkı tut!"

Meda akşamları madende işi bittikten sonra, Hetma'nın yanında çıraklık yapmaya başlamıştı. Öksürüklerinin artması nedeniyle endişelenen Turkon, Kral Hemtefi ile konuştu. Meda'nın ciğerleri, madende çalışması nedeniyle zarar görmüş olacak ki; öksürükleri her gece artıyordu. Kral, onun madenden ayrılarak, Hetma'nın yanında çırak olarak çalışmasına izin verdi.

Hetma, her zaman sinirliydi. Meda onu sekiz yıl boyunca, bir kere bile gülerken görmemişti. Kaşları daima çatıktı. Sanki tüm sinirini demirden çıkarıyordu. Bir defasında; kılıç döverken bağırmaya başlamış, dengesiz ve hızlı darbelerle, son halini almış kılıcı tamamen parçalamıştı. Galiba son Krallık Yarışı'nda sadece bir kanadını değil, aklının bir kısmını da büyük dalganın ardında bırakmıştı.

İlk Kanatsız İnsanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin