10. BÖLÜM

152 25 20
                                    

   Öznur ' dan ...

Şuan ki rahatlığımı bir ben bir yüce Rabbim bilir. Diyardan diyara uçuyorum. İçimde malca bir mutluluk var. O kadar huzurluyum ki... Ahh ah... Böyle kimseleri takmıyorsun, umursamıyorsun, aklını kurcalayan soru işaretleri yok. O kadar huzur verici ki. Uyumak... uyku...

Ben uykumla aşk yaşarken kulağımın dibinde fısıltılar ve kıkırdaşmalar duyuyordum. Hiç rahatımı bozmadan horlamaya devam ettim. Fısıltıları duymazlıktan gelirken yanaklarımda bir gıdıklanma hissettim. Kaşlarımı çattım ve açık olan ağızımı kapatarak elimle yanağımı kaşıdım. Ne bok var da kulağımın dibinde fısıldaşıyorlar ? Tövbe yaa ! Derken bu sefer alnımda, burnumda ve yanaklarımda bişeyler hissetmeye başladım. Kıkırdaşmalar kahkahalara dönüşürken MALESEF uykumu yarı yolda bırakarak gözlerimi lanet olası dünyaya açtım.

" ahahahah Öznur ahahhaha çok ahhahahha tatlı hahahahaa oldun hahahaha " etrafımda mal mal kahkaha atan Zeynep, Şeyma ve Nehire anlamsızca baktım. " ne oluyor lan ? Boklar siz nasıl cesaret edip beni uyandırırsınız ! Gülmeyin lan sikeyim böyle işin içine ! " derken cidden fazlasıyla sinirliydim. " Öznurcum bir aynaya bak istersen " diyen Şeymanın suratına biraz daha konuşsana !  Diyen tehditkâr bakışlarımı sundum. Çantamdan aynamı çıkarttım ve yüzüme doğru tuttum. Siktiğimin belaları !..

Koala gibi belime sarılıp uyuklayan Mirayın da benden bi farkı olmadığını gördüm. O da gözlerini usulca açtıktan sonra aynayı ona doğru uzattım. " laaaaann ! Suratıım ! " derken tipi suda can çekişen balıklara benzemişti jskdnj

   10 dakikanın ardından ...

" Hocam ben yapabilir miyim ? " Nehir sınıfın kulak zarlarını patlatmıştı. Hoca bile yerinden sıçramıştı. Sınıftaki herkes kulağındaki kanamayı durdurmaya çalışırken 112 ambulansı aradım. Yaklaşık beş dakikaya gelirdi.

Nehir tahtaya matematik sorusuna dalarken Zeynep ve Şeyma ıslak üstlerini nasıl kurutacaklarının planlarını konuşuyorlardı. Evet Miray ve benim uyumamızdan yararlanarak suratımıza mal mal şeyler yazmışlardı. Dışarıda ikisini de herkesin önünde sırılsıklam rezil etmiştik hehehehehehehe. Tabii hiçbir şeyde suçu olmayan ama izlerken pişkin pişkin gülen Nehirin de anasından girip bacısından çıkmadım değil !

Mirayla ben yumruklarımızı tokalaştırırken hoca Nehirin oturması için büyük bir çaba sarf ediyordu. " tamam kızım otur artık. Sadece bir soru yapacaktın on tane değil. " diyen hocayı takmayan Nehir tahdaya yazılı olan tüm matematik sorularını cevaplandırmïştı bile. Hocaya acımaktan başka bir şey hissetmediğimi söylemeliyim. Ha bir de nefret tabii.

                             ***

Okul merdivenlerinden hunharca inerken önüme geleni yere yapıştırıyordum. Tabii ki de pis pis kahkaha da atıyordum ehehe ne kadar pisliğim ! " çekil lan önümden davar ! " oha çocuktaki kiloya bak amk ! Walla ben Korede şişman ilk bunu görüyorum. Hey maşAllah. Bunu deviremem lan ben. Denersem de altında ezilirim. Tövbe bismillah ! " bir şey mi dedin ?! " devasa göbeğiyle bana doğru döndü " he, sana dedim. Başka davar görebiliyor musun ??! " çocuğu ittirip " çekil kenara sürtük ! " deyip merdivenlerden hızla uçtum. Yani sanırım " ne diyorsun lan sen ! Yer elması ! " oha lan. Oha amk. Çocuk resmen tek eliyle yakamdan tutup beni havaya kaldırmıştı. Çüş nenemin şeyi. " bırak lan beni öküz yavrusu ! " havada asılı duran ayaklarımla tam göbeğine bir tekme indirdim. Uff o neydi gızzzz ?! Hhehehehehehheheh
" bir daha ki sefere dokunmaya kalkışırsan o tekmeyi başka bir yerine hedef yaparım ! " dedim ve üstümü düzelttikten sonra herkesin mal bakışlarïnı umursamadan merdivenleri yakarcasına geçtim. Arkamda ise göbeğini tutmuş yerde iki büklüm yatan bir zavallı bırakmıştım. Kıçımın kenarı !

BTS'ten KAÇARKEN...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin