MERHABA ARKADAŞLAR GEÇ GELDİ BİLİYORUM ÇOK ÖZÜR DİLERİM NEYSE BEN UZATMAYIM :D
“Hani artık bıraksan da gitsem falan nasıl olur” ben hala mal gibi dil dökerken Yankı suratıma bile bakmadan kahvaltısını yapıyordu. Kahvaltı da kahvaltı olsa mısır gevreği yani, hem de sütsüz.
“Sus ve kahvaltını yap” dediğinde ir tabağa bir de Yankı’ya baktım.
“Dü yu dont andırsitend mi ben sana sevmiyom dedim ya. Bunu sevmiyom ben yaaa sevmiyom” dedim ve yemeği öne iteledim. Yemeyeceğim ben bunu.
“Ye şunu Buse”
“Yemiycem”
“Yiyeceksin ye şunu”
“Bak götünden anlamaya başladın yine ben nediyom sen ne diyon yemiycem ya”
“Yemeyeceğim diyor ya” dedi kendi kendine
“Yemeyeceğim demedim yemiycem dedim bir kere arada fark var. Mesela yemeyeceğim düzgün bir kelime oluyor ama yemiycem doğru bir kelime değil. TDK da böyle bir kelime yok mesela” dediğimde saçmaladığımı ben de anladım.
“Kapa çeneni ve şu lanet şeyi ye”
“OOO Yankı sen baya yabancı dizi seyrediyon replikler falan” dedim ve kahkaha attım. Ahh be Yankı alışacaksın artık benim hallerime.
“Buse sus allasen bi sus” sustum ve masanın üstünde duran telefona odaklandım. Arkama baktım ve kapının açık olduğunu görüm. Yani açık dediğim üstünde bir zincir var ve zincirin ucunda bir kilit yok. Yani açık. Eğer hızlı davranırsam telefonu kapıp kaçabilirim.
Hızlı davranırsam beni yakalayamaz. Hadi dua vakti,
Allah’ım nolur şu kapıdan hayırlısıyla çıkmamı nasip et. Valla ramazanda oruçlarımı tam tutacağım. Zaten ramazan ayı yaklaşıyor Allah’ım nolur Ya Rabbim.
Âmin.
Euzzübillahimineşşeydanirracimbismillahirrahmanirrahim.
Besmelemi de çektiğime göre başlayabilirim. Haydi hayırlısı.
Hemen telefona elimi uzatıp kaptım ve sandalyemi geri itip ayağa kalkıp koşmaya başladım. Her şey çok ani olmuştu. Ben kapıdaki zinciri çıkarttığım zaman Yankı aval aval bir şey anlamamış gibi etrafına bakıyordu. Sonra o da kalktı ve koşmaya başladı ama ben çoktan ormanlık alana girmiştim ve kendimi çalılardan birinin arasına attım. Burada beni bulamaz diye ummaya başladığım zaman telefonu açtım.
Şifre koymamış mal. Hemen rehberden Buğra’yı buldum ve aradım. 2 çalıştan sonra bitkin bir sesle açtı telefonu.
“Efendim”
“Sakin ol Buğra benim” dedim ama o gayet sakindi neden sakin ol dedim ki sanki.
“Buse?” dedi Buğra sonra ilerden bağıma sesleri geldi
“Seni bir bulayım Buse ebeni sikeceğim” Yankı geliyordu.
“Buse? İyi misin? O piç sana bir şey yaptı mı?”
“Sakin ol iyiyim hem de çok. Kaçtım ama beni bulabilir bir dakika sessiz kal sesimizi duymasın” dedim ve sustum. Ayak sesleri çok yakındaydı. Nefes almamaya çalışıyordum.
“Neredesin Buse ya hay amınakoyyım böyle işin” dedi ve koşarak yanımdan geçti. Derin bir nefes aldım.
“Gitti galiba” dedim kısık sesle. O anda ensemde hissettiğim elle çığlık attım. Arkamı dönmeye çalıştığımda ağzımı kapatarak sürüklemeye başladı. Çığlık atmaya çalışıp elini ısırmaya çalışıyordum. Bu ikisini aynı anda nasıl yapıyordum hiç sormayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Egoist ♕
HumorTamam, ben gidiyorum Kaç bakalım Yankı Efendi nereye kadar kaçacaksın Hadi görüşürüz Buse Görüşürüz Echo Echo ne lan Yankı’nın İngilizcesi pis cahil See you leter Kiss Kiss mi? Beğenmedin mi? Hoş olmuş hadi görüşürüz. Önce sen kapa Oğlum mal mısın s...