5| Yangının İçindeki Kar Tanesi

103 14 48
                                    

                      Duncan Laurence- Arcade
                            Çağan Şengül- Veda

                      Duncan Laurence- Arcade                             Çağan Şengül- Veda

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*

Gökyüzünün ışığı hilale döndüğünde, Serene'ye yatak olurdu. Ay'ın perisine. Gecenin birinde, yansımasını izlemek üzere oturmuş ve ayaklarını sallamıştı dünyanın üzerine. Sessizce, düşünceler içinde izledi yansımasını saatlerce.

"Küçüğüm," diye fısıldadı uykusuna doğru, ruhu kainatta dolanırken. "O boşluğa inme." Sesi, bir peri olduğunu kanıtlar gibiydi. Kusursuz güzeldi. "Başını eğme, kaldır." Fısıltısı haykırış dolu ninniler gibiydi. "Aradığın yerde değil, gökyüzünde."

Gökyüzünün perisi, tanrısına diş biledi. Yeryüzündeki yansımasının acısını içinde hissettiği her dakika lanetledi.

Yansıması hislerine hapsedildi, Ay'ın perisi ise yansımasının hissettiklerine. Ta...göğün tepesine.

Gün ağarırken, yakınlarda öten horozun sesi beni rüyamın içinden hırçınca çekip alırken, aralanan gözlerimden süzülen bir damla yaş burnumu geçerek şakağıma uzandı ve saçlarımın arasında intihara sürüklendi.

Uykumun içinde bana sarılan bir ses vardı. Bu sesi zihnimde değil ruhumun barındığı evin eşiğinde hissetmiştim.

Nadir de olsa gördüklerim hep işaretlerle dolu olurdu. Bir anlamı olurdu gördüklerimin. Lakin bu defa duymuştum. Gördüğüm bir boşlukken, boşluğun içinde konuşan o kadının sesini yine duymuştum.

Eğer uyanmasaydım belki de görecektim. Belki de duyduğum annemin sesiydi ve neredeyse onu görmek üzereydim.

Neredeyse annemi görecektim.

Üzerimden attığım örtüyle birlikte tenimi kucaklayan soğuğa sarılmıştım ve odadan çıkarak mutfağa indim. Bangonun üzerindeki su şişesine uzandım ve elime aldığım su şişesini bardağa suyu doldurduktan sonra bangonun üstüne geri koydum. Tam o sırada içeride hissettiğim hareketlilikle arkama döndüğümde, Özgür'ün beni çatık kaşlarla izlediğini fark ettim. Uyku mahmuru ifadesi, şiş gözleri ve dağınık saçları dikkatimi dağıtmak üzereyken toparlandım ve suyumu alarak bardağı dudaklarıma yaslayıp içtim.

"Yine öfkelisin." diye fısıldadı. "Bunu sorgulamayı bırakacağım ama her sabah böyle gürültülü uyanacaksan, sorun yaşayacağız demektir, Mahperi."

Bardağı elimden bırakıp, kırgınlıkların yuvası olam kalbimin yüzüme yansıyan ifadesiyle ona baktım. Hissettiğimin aksine sakin bir şekilde yutkundum.

"Kusura bakma." diyerek omuz silktim ve adımlarıma hükmü vererek mutfaktan çıkmak için ilerledim. Yanından geçmek üzere olduğum o anda, çıplak kolumda hissettiğim sıcak eli beni durdurmuştu. Kaldığım yerde gözlerimi kaldırarak gözlerine baktım.

LAHZA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin