Fırat bu akşam evde olmayacaktı. Yasinle konuşmak için gitmişti. Ben de annemlerdeydim. Aslında Fatih'le konuşmak istiyordum ama bir yandan da onu sıkmak istemiyordum.
"Ben Fatih'in yanına gideyim." Diyerek yerimden kalktım. Fatih odasında ders çalışıyordu.
Annemle babam bir şey demeyince Fatih'in odasına doğru adımladım. Annemle babam Enes'le ilgileniyorlardı. Beyza ise amcasına gitmişti.
Fatih'in odasının önüne gelince kapıya yavaşça vurdum.
"Gelebilir miyim ablacım?" Diye sordum.
"Gel abla." Diyen sesini duyunca kapıyı açıp içeri gittim. Masasında oturuyordu. Önünde bir sürü kitap vardı.
"Bu kadar çalıştığına göre tıp falan kazanmalısın." Diyerek güldüm.
"Hayırlısı olsun abla." Dedi.
"Nasılsın ablam?" Diyerek yatağının üzerine oturdum.
"İyiyim. Ders çalışıyorum işte."
Gözlerime bakmıyordu. O günden sonra benden kaçıyordu sanki.
"Benden kaçıyor musun sen?" Diye lafı dolandırmadan sordum.
"Ne alakası var abla?"
Önündeki kitabı karalamaya başlamıştı.
"Ablamlardan geldiğimizden beri benimle doğru dürüst konuşmuyorsun." Dedim.
"Sana öyle gelmiştir. Hem bu aralar çok fazla ders çalışıyo-"
"Ablana yalan mı söylüyorsun?" Diye lafını sinirle kestim.
"Bir derdim var görebiliyorum ve bunu bana anlatmalısın. Sen benim kardeşimsin."
"Abla anlatabileceğim bir şey olsa anlatırdım değil mi?"
O da sinirlenmişti.
"Bana her şeyi anlatabileceğini biliyorsun." Dedim yerimden kalkıp ona yaklaşırken.
Derin bir nefes çekip yere baktı ve ayağa kalkıp karşıma dikildi.
"Biliyorum ama anlatmayacağım. Odamdan çıkar mısın abla?" Derken eliyle kapıyı gösterdi.
"Çıkmıyorum." Dedim.
"Abla lütfen, ders çalışmam gerek."
"Anlatana kadar pes etmeyeceğim." Deyip odasından çıktım.
Annemlerin yanına gittiğimde Fırat'ı gördüm. Ne ara gelmişti? Zil sesi falan da duymamıştım.
"Hoş geldin." Dedim yanına otururken.
Yavaşça kafasını salladı.
"Müsadenizle biz eve geçelim artık." Diyerek ayaklandı.
"Oturuyorduk oğlum." Derken babam da ayaklandı.
"Gidelim artık." Dedi gülümseyerek.
"İyi o zaman." Dedi babam.
Enes'i kucağıma alıp annemi ve babamı öptüm. Fırat da ellerini öpünce evden çıktık. Saat 22.00 falan olmalıydı.
"Konuştunuz mu?" Diye sordum.
"Eve girelim de anlatırım." Dedi.
Biraz sonra evimize girmiştik.
"Çay koysana hatun." Derken Enes'i kucağımdan aldı.
Mutfağa giderek çay suyunu koydum ve odama giderek üzerimi değiştirdim. O sırada su kaynardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK TANEM (TAMAMLANDI)
EspiritualSpiritüel --> 2 Bir kız düşünün, aşık bir kız. Çocukluk arkadaşına aşık olmuş bir kız. Kendisi için hayırsız olacak bir insana aşık olmuş bir kız. Bir adam düşünün acı çekmiş. Tüm olumsuzluklara rağmen İslam'a sarılmış. Başkasına aşık olan kıza gönü...