5 BELA

42.BÖLÜM \ Geçmişin Amansız Ziyareti - 2

*Gece Barkın

    Geçmiş her insan için farklı anlamlar taşır . Kimine göre geçmiş bir insanın en büyük keşkelerindendir . Kimine göre yaşadığı en mutlu günler... Ben her zaman kendi geçmişimden ders çıkarmışımdır . Hiçbir zaman keşke demedim diyemem ya da çok mutlu olduğum . Ben arafta kalmıştım ... Şuan hangisi diye karar veremiyorum . Çünkü karşımda benden bir  cevap bekleyen bir adam var .Ama ne yazık ki benim kendime bile en ufak yanıtım var .

      "Gece hadi bana bir şey söyle , lütfen ."

 Buğra benden cevap bekliyor lakin dilim lal olmuş gibi konuşamıyorumdum  ben .Zorla da olsa kendimi toparlayarak ;

" Şuan sırası olmadığını sende biliyorsun neden ısrar ediyorsun peki ?"

   Buğra bana ateş saçan gözlerle bakınca bunun pek mümkün olmadığını anladım . Ben inadım arkadaş ama bu çocuk benden de inat ! Battı balık yan gider hesabı cevaplamaya karar verdim .

 " Ne sormak istiyorsan sor ama hızlı ol , yetişmem gereken lakin senin hesaba katmadığın bir yarışmam var ."

 Buğra ;" Ben her şeyin farkındayım yalnız  sabrım kalmadı benim , dayanamıyorum artık .O Sağanak yüzünden bu sessizliğin değil mi ? Eski sevgilin olduğunu anladım ama ne tür bir ilişkiniz olduğunu çözemedim . "

Gece : " Sandığım kadar salak değilmişsin Rüzgar'dan bir şeyler kapmışsın anlaşılan." Buğra  ne yaptığımı anlamış gibi zekice güldü .

Buğra : "Konuyu saptırmaya çalışma .Artık kaçışın yok Gece bana her şeyi anlatmalısın ."

   Sonunda pes edermişçesine derin  bir of çektim .Artık kaçışımın olmadığını anladım ve Sağanak ile olan anımı anlatmaya başladım .

Gece :"Sağanak ile benim harika bir ilişkim vardı yaklaşık 2 yıllık . Lise 1 ' de tanıştım onunla  okulun kütüphanesinde. Her zaman olduğu gibi sakarlığım tutmuştu .  Araştırma ödevi için kaynak kitap lazımdı bana çünkü zatı muhterem hocamız internete karşı bir insandı . İşte aradığım kitap rafın en üst tarafındaydı .  Bende merdiven yardımıyla tırmandım rafa almıştım elime kitabı . Tam ineceğim sırada ayağım ters döndü ve dengemi sağlayamadım . Ben kendimi hazırlamış düşmeyi beklerken Sağanak beni son anda tutmuştu . Çok klasik bir tanışmaydı bizimkisi . Sonra bir kaç defa karşılaşma ,tanışma , arkadaş olma derken sevgili olmuştuk . Her şey o kadar güzeldi ki peri masalı gibi . Zaten bir masaldı mutlu sonu olmayan . Sağanak bir süre sonra benden uzaklaşmaya başladı . Bir süre sonradan benim beklediğim cümleyi söyledi . Ayrılmak istediğini ... Hiçbir zaman mantıklı bir açıklama yapmadı . İşte bu kadar ."

  Buğra bana anladım dercesine bakıyordu ve derince yutkunarak bana korkak gözlerle soru sordu.

Buğra:" Sen peki hala onu seviyor musun ?"

Gece: " SEVİYORUM ....."

  Buğra donmuş gözlerle bana baktı . Hiçbir tepki vermeden durmuştu . Onun bu haline gülerek cevap verdim .

Gece:" SEVİYORUM AMA ONU DEĞİL BİR BAY DERİN DONDURUCUYU SEVİYORUM !"

 Bu sefer far tutulmuş tavşanın gözleri gibi olmuştu gözleri sonra işaret parmağı ile kendini göstermişti .

Buğra :" O derin dondurucu ben miyim ?"

Gece:" Bilemem artık ."

Buğra :" Ya kızım ben miyim adam akıllı söylesene şunu ."

Gece :"Evet sensin , şapşik. " deyip onu o yüzündeki şoke olmuş ifadesi ile bırakarak  odadan çıktım . Ohh sonunda rahatlamıştım . Kalbimden büyük bir yük kalkmıştı . Hem Buğra'ya hem kendime yanıt bulmuştum . Şimdi kızları bularak yarışmaya dönmemiz lazımdı . Tabii haaa yarışma kaldıysa ..