Beyaz Çikolata

2.bölüm- Hoşgeldin Azrailim

Saatler 22.30'u gösteriyor. Hayır bu genç kızın ölüm saati değil aksine doğum saati . Bu kızın ruhu Azrail'ini bekliyordu. Kapı çalındı ve genç kız Azrail'ini heyecanla beklediğini göstermemek için bi kaç saniye bekledi . Kapıyı açtığında ise Azrail'i içeri ilk adımını attı. Hoşgeldin Azrailim dedi hoşgeldin...Ruhuma can vermeye hoşgeldin.
&&&&&&&
Kahraman bakış açısı

Arabamın arkasından gelen ses ile arabayı durdurdum.Kafamı arkaya doğru döndürdüğümde dibimde bir arabanın bana çok yakın bir mesafede olduğunu gördüm. Parçaları birleştirdiğimde aklıma gelen şeyin olmaması için dua eder durumdaydım . Arabanın kapısını açıp dışarı ilk adımımı attım . (Ve Azrail ruhuna can vereceği meleğine doğru ilk adımını atar.) Arabanın kapısını kapatırken arabanın kaputunun hemen önünde duran bir erkek , bir kız çocuğu ve onların arasında yeşilleri parlayan bana ve arkamdaki arabaya şaşkınlıkla bakan yüzlere 1-2 saniyelik bakıştan sonra siyah spor ayakkabımın tabanıyla arkamı döndüm. Tahminen benden beş bilemedin altı yaş küçük bi genç arabasından çıktı. Yayvan adımlarla yanıma gelirken iç sesimi susturamadım . " Karşımızda kıçını baba parasına yaslamış ehliyetini kanalizasyondan şans eseri bulmuş bir zengin zübbe .'' Gözlerimi büyük bir baygınlıkla devirip ağzımdan  bıkkınca bir nefes verdim. "Kardeşim ehliyet nerden senin?" "Ya bilmiyorum ki benim pederi arayıp sorayım istersen o verdi bana " Ben yüzüne ciddi misin bakışı atarken arkadan gelen kıkırdama sesi ile omzumun  üzerinden arkama doğru baktım "Vışşşş hele o ne güzel
gülmedir . Huriler gibi maşallah subanallah ." "Tükür de bari kızın suratına  tam olsun ya." ''Efendim abi , bir şey mi dedin ?" Gelen ses ile kafamı tekrar önüme döndürdüm ." Yok yok demedim bi şey de sen niye yaklaştın bu kadar bana bakiim az geri bas. " "Ne olucak be canım aynı yolun yolcusuyuz zaten..." Sizce de gerisini dinlememe gerek var mı , bence yok sizce var mı? Bence de yok evet . Karşımdaki dallamaya okkalı bir yumruk geçirirmem ile yere yığılması bir oldu  zaten. Tam tekme atıcakken "Abi yanlış anladın abi vurma ya ben aynı yoldan gidiyorduk ya ondan dedim."
"Hayır biz fesat değiliz sadece o fazla salak , sanırım doğum esnasında kordon boğazına dolandı ve oksijen beynine gitmemiş. Ya da daha kötüsü sadece oksijen beyni bulamadı." He öle desene tamam tamam kalk hadi bi şey yok abartma sert vurmadım." Elini yere koyarak yavaşça ayağa kalktı. Piç gibi sırıtmaya başlamasıyla  gözlerimi dükkana doğru çevirip açık mı diye bakıcaktım ki "Hadi öp de geçsin diyip dudaklarını büzmesiyle topuklarını sukoart yaptığı belli olan o dik kıçına vurarak kaçmaya başladı. Arabasının içine binip kapıyı kapattı ve kitledi ben ise bunu görünce arabanın içinden haydarı çıkardım . Arabanın yanına gelince "lan piç çıksana ordan, önce bu haydarı götüne sokucam sonra da kalan her bir deliğine su doldurup balon gibi patlatıcam seni ." " Ne de güzel fantezilerimiz var di mi ama ." Abi ya sana da şaka yapmaya gelmiyor he ,dedi ve arabasının teyibinden bi şeyler kurcalamaya başladı.
Bi kaç saniye sonra da bi  ses duyuldu. " Saçlarımdan tut önce beni yerlerde sürükle canım acısın boşver bu benim için bir zevk fantezi dünyam rengarenk bu daha hiçbir şey korkma benden sal kendini bebeğim dediğim anda vur banğğğğ vur vur vur" Yüzümü iki elimin arasına alıp sıvazladım . Bir iki saniye şakaklarıma masaj yaptıktan sonra arkamı döndüm ve arabama doğru adımlarımı sürdürdüm. Elimdekini rastgele arabanın içine attıktan sonra ellerimi belimde birleştirdim ve karşımda bana iri iri gözlerle bakan üç insancığa doğru adımlarımı sürdürdüm. Arkadaki valiz ise siyaha çalan gözlerimden kaçmamıştı. "Merhaba gördükleriniz ve duyduklarınız için şimdiden özür dilerim. Gidiceğiniz yere kadar bırakabilirim isterseniz sizi." Gözlerimi önümdeki üç yüzün üstünde iki defa gezdirdim . Yeşil hareli olan kız dizlerinin üstüne eğildi ve iki çocukla neredeyse aynı boya geldikten sonra "Çocuklar sizin aileniz var mı ? Nerde kalıyorsunuz siz bakalım ." İki çocuk parmaklarını bi kaç metre özedeki kartondan ve battaniyeden yatak haline getirilmiş şeyleri göstererek 'orada ' dedi. Kaşlarımı derinden çatarken büyük bir nefes bıraktım.Yeşil harelim ayağa kalktı ve yeşillerini bana dikti. "Nerden bizim yeşil harelerimiz oluyor bundan onun haberi var mı acaba?" İçimdeki sese göz bayarken karşımdakı yeşil hreli konuştu . "Yolun karokoldan geçiyorsa neden olmasın ?" Yolum sen iste cehennemden bile  geçer be güzelim kalbinde yer varsa  ben cemnetten bile vazgeçerim.

Eğik yazıyla yazılanlar kahramanımızın iç sesidir.