on yedi

9K 562 145
                                        


"Bana şaka yaptığını söyle." Baekhyun hâlâ inanamıyordu. Chanyeol kaçıncı kez olduğunu bilmediği gözlerini devirdi ve kendi eviymiş gibi televizyonun karşısındaki kanepede uzandı.

"Mutlu olacaksan söylerim ama şaka değil."

"Sana inanamıyorum. Ne diyeceğim peki? Merhaba ben oğlunuzu baştan çıkardım ve şimdi bana aşık mı?"

"Böyle dersen annem kızabilir." Chanyeol ciddi ciddi cevap verince Baekhyun gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı.

"Baekhyun iyi yandan düşün," dediğinde dikkatini çektiği için başını kaldırıp Chanyeol'e baktı. "Beni baştan çıkardığını kabul etmiş oldun."  Deyip gülmüştü.

Baekhyun gerginken bir de onun şakalarını kaldıracak degildi. Diğer koltuktaki iki yastığı alarak üzerine çıktı ve ardarda yastıkları ona savurdu.

"İtiraf etmene sebep olduğun için özür dilerim." Dedi gülmeye devam ederken kendini korumaya çalışıyordu.

"Özürün bile samimi değil!"

"Ben çok samimiyim..."

"Nerede? Ben hiç görmedim?"

"Mesela yatakta iyisin ve iyi yemek yapıyorsun. Sonra," durup düşündü. Baekhyunda vurmayı keserek onu dinlemeye başlamıştı. "Beni özlemende ilgi gösterdiğin anlamına geliyor ve ben bunu seviyorum. Bunları söylerken çok samimiyim, bilmem farkında mısın?"

"İyi yemek felan yapmıyorum. Sadece sen yiyorsun, kimse beğenmiyor. Seni özlediğim felan da yok, uydurma." Diye karşı çıktı ve işaret parmağını yüzüne doğru götürüp, "Ayrıca çok utanmazsın." Dedi kasıkları üzerinde otururken.

"Sadece benim yemem çok güzel değil mi?" Chanyeol gülerek sorduğunda mutlu olduğu sesinden belliydi. Baekhyun gözlerini devirerek başını çevirdi. "Ne tür hediyelerden hoşlanırsın?"

"Anlamadım?" Diyerek ona baktı.

"Hediye diyordum. Ne tür şeyler seversin?" Üzerinde oturan Baekhyun'a ikincu kez sordu.

"Neden soruyorsun?"

"Sana hediye alacağımı felan düşünme. Sadece fikir danışıyorum."

"Büyük tişört severim." Dediğinde Chanyeol anladığına dair sesler çıkararak onayladı. Bir şey düşünüyor gibi hali vardı. "Siyah hırka giyen erkeklerden hoşlanıyorum."

Chanyeol kendi üzerindeki siyah hırkasını düşünmeden ağzını açtı. Baekhyun kaç kişiden hoşlanabiliyordu?

"Sırf siyah hırka giyiyor diye herkesten hoşlanamazsın."

"İleri düzeyde geri zekalı olma ihtimalin var." Chanyeol kaşlarını çatarak kanepede Baekhyun'u geriye doğru yatırıp aralıklı bacakları arasından üzerine uzandı.

"Sadece benden hoşlanma ihtimalin var mı?"

"Yok." Dediği halde Chanyeol umursamadan ona yaklaşıp dudaklarını boynuna bastırdı. "Ailenle tanışmayacağım, sevgilin olmayacağım, neden bırakmıyorsun?"

Chanyeol boynunu dudaklarıyla ezerken gözleri kapanmıştı. Sorduğu soruyu unutmaya başlarken ellerini Chanyeol'un saçlarına attı. Chanyeol onu bırakmamalıydı.

Boynundan dudaklarına ulaştığında kısaca öptü ve geri çekildi. Baekhyun sinirle kaşlarını çatlarken gözlerini açtı.

"Sen beni bırakabiliyor musun?"

"Tekrar öp."

"Sen de bırakamıyorsun." Diye kendi sorusuna cevap vermişti gülerek. Baekhyun umursamadan boynudaki ellerle onu kendine çekip dudaklarına kapandı. Uzun zamandır öpüşmemiş gibi sertçe hareket ettirirken bir anda dillerini savaşa sokmuşlardı. Ciğerlerindeki hava tükenirken nefesleri birbirlerine karışıyordu.

Body Talk - CHANBAEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin