##Kendimi Unutuyorum##

71 37 15
                                    


        Kendi hayatımı unutmaya başlamıştım.Olduğumdan başka biri haline geliyordum.Bu nasıl olabilirdi ki.Bu çok saçmaydı bu cezamın bir parçası olmaktan da öteydi ,bu ölmekle eş değerdi.Bu cezayı neden almıştım ki ben?Şimdiye kadar hiçbir iblis hem sürgün edilip hemde kendini unutmamıştı.Benim bildiğim eğer hafif bir ceza alırsanız hafızanız silinirdi.Bunun farklı bir nedeni olmalıydı ve onu bulmalıydım.Şuan bunları anlatabileceğim birine ihtiyacım vardı kendimi-anılarımı,hayatımı-unutmadan bunları birine anlatmalıydım.

Bu cehennemde kime anlatabilirdim ki?Bir ağaca mı yoksa bir kaç önce beni kurtaran çocuğamı ?İkiside olmazdı ama ya tüm hafızamı kimseye güvenemediğim için unutacaktımya da bir şekilde silinişime göz yummalıydım .Ah lanet olasıca iblisler ve cezaları!!!Lanet olasıca melekler !!!Artık mutlu olabilirsiniz çünkü beni benden silmeye başladınız bunu sizin yanınıza bırakmayacağım .Son nefesimi vereceğimi bilsemde hepinizi tek tek öldürücem sizlere sözüm olsun.

     Belki anılarımı aklımdan silebilirlerdi fakat nefretimi asla.Her kime dönüşürsem dönüşeyim onlardan elinde sonunda intikamını alacağım. Bunu yapmak için bana yardım edecek biri lazımdı .Benimle aynı dilden konuşacak ,dışlanmış ve bana benzeyen biri.Burda öyle birini bulmak neredeyse imkansız olacak.Nefretimle tek bir amaç uğruna yaşadığım hayat buraya kadarmıydı. Ölmemiştim bile .Yapraklara bakarken tek umudum olan  Rapheal'e bakıyordum.Sönmekte olan ateş sarı saçlarının arasındaki yüzü dahada masumane gösteriyordu.O anda daha önce ertelemiş olduğum sorular aklıma dolmaya başladı.Beni neden kurtarmıştı?En önemlisi şuan kaçabilecekkken neden kaçmıyordum?Kendimi sorgulamayı kesmem gerekiyordu.

         Ayağa kalktım ve çevreme bakındım .Bir kaç ağacın arasında ki boşluktaydık .Aslında zekice ve stretejik bir mekandı.Çünkü çevremizi bir daire şeklinde ağaç kökleri sarmıştı ve burasıda hayvanlardan bir nebze korunabileceğimiz bir yerdi.Ateş sönmeye başladığı için daha ileriyi göremiyordum.Açıkcası Rapheal'in zekasından etkilemiştim.Kim bilir şuan o yaprakların üzerine kıvrılarak masum görünen o kişinin arkasında kim vardı.
     Şu an burdan kaçıp kurtulabilirdim.Tam olarak kaçmak denmese de ondan uzaklaşa bilirdim ama gitmiyordum.Gitmek istemiyordum.Sanki onun yanında güvende hissediyordum hem de ona bir can borcum vardı sahi bunu nasıl ödeyecektim.Gerçekten ona bir can borcum vardı ama ben bunu nasıl düşünmedim o beni nasıl kurtarmıştî?Onca kurdu nasıl öldürmüştü?Bunları unutmadan bir çözüme ulaşmalıydım.Ya kendimi yanında güvende hissettiğim kişi tahmin ettiğimden farklı biriyse.Lanet olsun bunu şimdi ancak fark etmiştim.Ben ciddi anlamda bir aptaldım.

     Burda zaman kavramından yoksun kaldığım gibi düzgün düşünmektende mahrum kalmıştım.Yetmezmiş gibi birde her yerim pislik ve kan içindeydi.Hala açtım en azından yaralı değildim. Bu nasıl olmuştu?Obsidiyenle yakılmama rağmen hala hayattaydım ve ilk  defa bir obsidiyenin iblisi iyleştirdiğine şahit oluyordum.Aslında buna şahit olmak denmez daha çok denek olmakdı.Sorulacak soru çoktu,bunlara cevap gerekiyordu en önemliside cesaret ve hayatla oynayacağım bir kumar vardı.Güvenmek ve sonuçlarına katlanmak .Bunun kumardan bir farkı yoktu aslında .Sonuçta bu "Risk ve Ödül "gibiydi.Bazen kazanmak için risk almak gerkirdi değilmi?

    Esnemeye başlamıştım.Bende yavaşça ateşin korlarının yanına kıvrıldım.O sıra yattığım yer dünyanın en rahat yatağı gibiydi.Rapheal"in yüzünü ve gizemini incelerken uykuya dalmıştım.

Dokunulmaz ve AteşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin