:::Bağlılık:::

28 13 8
                                    

Amelia Grims'den 

                Bu hapisten bıkmıştım her saat başı  yanıma gelip duran pisikopatdan da bıkmıştım.Keşke bu kızla uğraşmaktansa saf kan iblislere bulaşmış olmayı isterdim.Benim suçum neydi?Herkesin geçmişi ,hayatı neden benimkiyle kötü olarak kesişiyordu ki?Gerçi geçen gün ne olduğu hakkında da bir fikrim yoktu .En son Rapheal bana bakıyordu ,obsidiyenin açtığı yara ruhumu  ve bedenimi ayırmaya başlamıştı sonrası hakkında  hiçbir şey hatırlayamıyordum.Nasıl iyileşmiştim?Bunun yanında içimde devamlı Rapheal'i merak eden bir kısım vardı artık.Yine aklımda tonlarca soru vardı ama en önemlisi: Rapheal kimdi?Bu çatlat kız benden ne istiyordu?

         İçimden bir ses yaralanmadan önce o ikisi konuşurken devamlı tekrar ettikleri şey geldi aklıma "Oyun" devamlı ama devamlı oyun demişlerdi.Oyun neydi ki?Veya ben oyuna dahil olacak ne yapmıştım?Bir türlü anlam veremiyordum buna.Elimden artık hiçbir şey gelmezdi.Artık çırpınmanın da kaçmaya çalışmanında bir anlamı yoktu.Yavaşça kendi zindanımın köşesine çekildim.Sırtımı buz gibi  duvara yaslayarak derin bir nefes verdim.Sadece dört gün içinde işler ne kadar değişmişti.Daha dört gün önce tek amacım hayatta kalıp ,sürgünden kaçmanın bir yolunu bulmakken şimdi ise tek amacım  bu deliliğin içinden kurtulmaktı.Dünyalar ne kadar çabuk değişiyordu yada kaderimizi yazan "Baş Meleklerin" bana garezleri vardı bilmiyorum.Artık hiçbir şeyden emin olamıyordum açıkcası.Neden kendi kaderlerimiz kendi seçimlerimiz yazmıyordu da şu katil kaçıklar yazıyorlardı?Neden hepimizi bir kukla gibi kullanıyorlardı?

                  O an bir çok şey anlam kazandı aslında anahtar kelime "Oyun"du.Hepimiz kendi köşemizde kullanılan birer taştık.Kimimiz piyon du kimimiz Şahtı.Hayatlarımız bu kadarmıydı gerçekten ?Gerçekten bu kadar basit olamazdı değil mi?Bizler sadece kaçık katillerin kullandığı birer piyon muyduk?Sanki..Sanki onlar senaristi de bizlerde laflarından çıkmayan birer kukla oyuncu.Seçimlerini kendisinin yaptığına inandırılan basit varlıklardık.İşte her şey bu kadardı.Herkes kendi çapında oynan birer santrançın taşlarıydı.

      Kapının açılmasıyla irkildim .Gelen Minu'ydu. Kıyafetleri  değişmişti.Keşke bende değiştirebilseydim.Tşörtüm kan içindeydi,saçlarım keçe gibi olmuştu.Şu an onu ciddi anlamda kıskanıyordum.Üstündeki pileli siyah eteği ve içine soktuğu beyaz gömleğiyle hiç de sürgünün bir parçası gibi görünmüyordu.Her şeyi bir kenara bırakıp , acaba bu sefer neler saçmalayacak dı?Ya da ne soracaktı ?Tuhaf bir şekilde bu sefer kapıdan içeri girdiğinde yüzünde o öfkeli hali yoktu.Bu sefer ufakta olsa bir tebessüm vardı.Hiç beklemediğim şekilde:

"Amelia geçen sefer yaptığım herşey için özür dilerim vede sana sorduğum onca saçam soru için.Beni tanımadığının biliyorum ama sadece bu seferlik bir af rica etsem kabul edermisin?" dedi.Onu baştan aşağı süzdüm kafasına saksımı düşmüştü yoksa vampirler kanını falan mı içmişti?Ne diyeceğini veya ne peşinde olduğunu öğrenmeliydim o yüzden:

   "Tamam .Bu seferlik af edildin"dedim.Şaşırmış gibi önüne eğdiği kafasını kaldırdı ve "Gerçekten mi"dedi.

  "Gerçekten "dedi.Hafifçe gülümsedi.

 "Amelia sana yaptığım her şeyden dolayı açıkcası kendimden utanıyorum  ama bunları neden yaptığımı da anlatacağım anlattığım zaman belki beni gerçekten af edebilirsin gerçi fiziksel acınının telefisi olmaz fakat onu da af edersin belki.Şimdi gelelim sana teklifime temiz bir banyoya ve en güzelide kyafetlere ne derdin?"İçimden bağırarak evet derim geçiyordu ama sakin kalmayı tercik ettim.

  "Aslında kendini afettirmek için güzel seçim." Kız heyecanlanmıştı ,küçük bir çocuk gibi zindanda hoplamaya başladı ama sonra eski ciddiyetine döndü.

Dokunulmaz ve AteşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin