4.Bölüm

379 14 2
                                    

Bölüm Ateş'in ağzından...

Bunun gerçek olduğuna inanamıyorum, adam ölü hâla bana karışıyor ya! Bir ayım kalmış ciddi ciddi tam tamına bir ay. 30 gün , Allahım sabır ver, delireceğim!

- Ateş Bey bir şey ister misiniz?
- Hayır!

Bu sinirle ne isteyebilirim ki...

***
Özel uçağımdan indim ve beni bekleyen arabama bindim. Annemle hemen konuşmalıydım, çözmeliydi bu işi ...
Kapıyı anahtarımla açıp direk yemek odasına çıktım. Düşündüğüm gibi annem kahvaltı yapıyordu.

- Anne, konuşmamız gerek!
- Bende seni bekliyordum, sonunda hatırladın demek ?
- Hadi anne salonda bekliyorum!

Sinirden diken üstünde duruyordum, bir yere oturamıyordum bile... 5 dakika sonra annem o asil duruşuyla girdi içeriye hemen bir koltuğa kuruldu.

- Hadi konuşalım oğlum.
- Anne iptal edelim , böyle şey mi olur? Ya adam mezardan karışıyor bana ya...
- Ne kadar kaldı?

Babam belli bir süre içinde ,ki bu süre bir ay sonra bitiyordu, evlenmezsem hisseleri bağışlayacağını yazmış vasiyetinde. Uslanmaz bir hovarda olduğumu düşündüğü için böyle bir şart koymuş... Oysa ki ben tam 2 yıldır Amerikada ki şirketlerimizin başındaydım. İstanbul'dakini ise ortağımıza bırakmıştım.

- Bir ay.
- İptal edemeyiz Ateş anlıyor musun ?
- Ne yapacağım o zaman?
- Formalite gereği evleneceksin yoksa şirketteki tüm hisseler yurtlara ve vakıflara bağışlanacak, sadece bu ev kalıcak bize...
- Kimi bulacağım anne, bir ayda kimi ikna edebilirim formalite icabı bir evliliğe...
- İşte arkanda duruyor.

Arkamı döndüm , Masal uykulu gözler ve minipulu pijamalarla karşımda duruyordu. Gülmemek için zor tuttum kendimi, nasıl beceriyordu böyle tatlı olmayı. Teyzemin ölümünden beri ilk defa görüyordum onu. Şuanda da gözlerini benden kaçırıyordu , acaba hâla seviyor mu beni diye düşündüm bunu anlamanın bir yolu vardı galiba...
Anneme döndüm :

- Ne ! Bununla mı?
- Teyze ne diyor bu ?

Adımı bile söylemiyordu. Deli gibi merak ediyordum. Aslında ne önemi vardı dimi bilmiyorum işte merak herkes merak eder. Peki niye sanki beni sevmiyorsa yıkılırım gibi geliyor bana , niye bu kadar önemli ? Herkes önemserdi ama dimi...
***
Bağırış sesleriyle uyandım , bu evde böyle ses olmazdı , ne oldu diye merak edip salona doğru gitmeye başladım. Çok tanıdık ve içime işleyen bir koku aldım. Ateş'in kokusu! Çok heyecanlandım o gelmiş olabilir miydi? Ahhh niye umursuyodum ki nefret ediyordum ondan. Yinede merakıma yenik düşüp kafamı uzattım salonun kapısından, ahh oydu... Tam kaçıp gidecekken teyzemin sesini duydum.

- İşte arkanda duruyor.

Hiçbir şey anlamadım benim hakkımda mı konuşuyorladı. Zaten ne olduğunu kafamda anlamaya çalışırken Ateş bana döndü , aklım uçtu gitti sanki oysa ki sadece bir an bakmıştım o kehribar gözlerine... Nasıl bu kadar yakışıklı olabiliyordu. Kehribar gözleri insanın içine işlerken o dağınık kumral saçlar insanın aklını alıyordu. Gözlerimi gözlerinden çektim hemen , gövdesine bakmaya başladım ama sadece işleri daha beter yaptığımla kaldım vücuduna yapışmış gömleği kaslarını enfes bir biçimde gözler önüne seriyordu. Baktım olacak gibi değil o hariç salondaki her şeye bakmaya başladım. Zaten yine rezil olmuştum , minipulu pijamalarla görmüştü beni yaa...

Sonra her zaman aklımı başımdan alan o güçlü , tok sesi duydum.

- Ne , bununla mı ?

Aklım başıma geldi , doğru ya bir şey dönüyordu burada.

- Teyze, ne diyor bu ?
- İkinize de çözüm getirdim işte , tek çareniz bu. Masal sen babanı kurtarmak için ,Ateş sende hayatını kurtarmak için ...

- Teyze ne yapacağız, ne diyorsun anlamıyorum ...
- Annemin diyeceği şeye sen bayılabilirsin ama ben almıyım anne , bununla nasıl olur daha minipulu pijama giyiyor!

Gidip parmağımla itikledim Ateş'i :

- Sanane , ne giyersem giyerim be adam! Hem durum her neyse kabul etmiyorum. Bu adamın içinde olduğu hiçbir şeyi kabul etmiyorum!

İçim isyan ediyordu. Yine dalga geçiyordu işte. Peki niye yine eskisi kadar çok acıtıyordu canımı, hatta daha fazla ? Oysa ki onu unutmuştum sevgilimi seviyordum ben.

Ama anlaşılan bu lanet adamın bana ihtiyacı vardı...

Teyzem ayağa kalktı :

- Evleneceksiniz! İkinizinde tek çaresi bu.
- Bayılacaksın dedim sana.
Ateş pişmiş kelle gibi sırıtıyordu bana.

- Gerizekalı bu duruma ancak sinirden bayılırım. Teyze ne diyorsun sen evlenecek olsam sevgilimle evlenirim. Sevgilim var benim.

Ateş'in sinirlendiğini farkettim artık onu reddedebiliyordum işte oh olsun ona.

- Onunla evlenmeye hazır mısın? Onunla evlenirsen gerçek olur. Benim dediğim bir aylık formalite bir evlilik...

- Ne olursa olsun , parmağımla Ateş'i dürttüm , bu adam bana formaliteden de olsa evlenme teklif etmezse evlenmem.

Sevgilimi bırakıp onunla evlenemezdim. Onu unuttum sonuçta. Ama zaten o da küçükken alay ettiği bir kıza evlenme teklifi edemezdi , dimi niye etmesini istiyordum o zaman ?

LANET ADAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin