Herkese merhaba.Ben geldim. Media'da Yağız ve Lina var. Bölüm şarkısı Funda-Çaresizim. İyi okumalar...
Eşyalarımı yavaş şekilde dolabıma yerleştirdim. Odam oldukça sadeydi. Genellikle beyaz ve kahve tonları hakimdi. Oldukça genişti. Odanın içerisinde kendine ait banyosu vardı. Banyoya girdiğim de oda ile benzer renklere hakim olduğunu gördüm. Beyaz ve kahverengi...
Kendimi yorgun hissediyordum. Belki duş alamak yorgunluğumu alır düşüncesi ile banyoya girdim.
...
Ne kadar orada durduğumu bilmiyorum. Ellerim ve ayaklarım buruşmaya başlayınca durulanıp çıktım. Kurulandıktan sona üzerime kırmızı lacoste, altıma kot şortumu giyip banyoya doğru tekrardan yol aldım. Saçlarımı tarayıp kuruttum ve banyodan çıktım. Odaya döndüğümde telefonuma baktım. Saat 7.30'du. Ne arayan vardı, ne de mesaj. Bende telefonu komodinin üzerine bırakıp aşağıya indim. Yağız üçlü koltuğa oturmuş televizyon seyrediyordu. Benim geldiğimi fark edince "eğer açsan yiyelim mi?"dedi. Bende kafamı aşağı yukarı sallayarak ona karşılık verdim. Mutfağa doğru ilerledi. Dünden kalma olduğunu düşündüğüm pizzayı kutudan çıkarıp mikrodalgaya atıp ısıttı. Bana kaç dilim yiyeceksin diye sorduğunda "iki dilim" diye cevap verdim. Benim tabağıma 2, kendi tabağına 4 dilim pizza koydu. Karşımdaki sandalyeye oturup yemeye başladı, ardından bende yemeye başladım.
...
Yemek boyunca neredeyse hiç konuşmadık. Bana sadece ne içeceğimi sormuştu. Bende cevap vermiştim.Sonra tabağımı alıp musluğun içine koydum. Ardından yavaş adımlarla odama çıktım. Pijamalarımı giyip kendimi uykunun tatlı kollarına bıraktım.
...
Sabah uyandığımda saat 6.30'du. Sıcacık yatağıma veda edip elimi yüzümü yıkadım. Ardından üzerime dün giydiğim kıyafetlerimi tekrardan giyip mutfağa indim. Kahvaltı hazırlayacaktım sonuçta öyle boş boş duramazdım hep.
...
Kahvaltıya krep, patates kızartması, omlet, salatalık ve domates, reçel türleri, çikolata, peynir, zeytin vs. çıkarıp masaya koydum. İçecek olarak limonata yaptım. Saate baktığımda 9'du. Muhtemelen birazdan Yağız'da gelirdi. Son olarak ekmekleri kızartmaya başladım. O sırada Yağız girdi içeri;
-Lina bunların hepsini sen mi yaptın?
-Evet. Ben yaptım. Güzel olmuş mu?
-Evet. Çok güzel olmuş.
Diyerek sandalyeye oturdu. Bende ekmekleri alıp oturdum. Bir yandan yiyip bir yandan konuşmaya başladık.
-Lina şu ilaç konusunu konuşmamız gerekiyor.
Peki, dinliyorum.
-İlaçlarını yalnızca yatmadan önce almalısın. Çok güçlü ilaçlar bu sebeple 6 ay içerisinde muhtemelen iyileşirsin. Tabi bu süreç uzayabilir de. Arada sırada krizlerin tutabilir. Ancak ben yanında olacağım.
-Bu zor bir süreç mi?
-Oldukça zor ve uzun bir süreç.
-Her şey için teşekkür ederim Yağız.
-Rica ederim.
...
Beraber masayı topladık ve bulaşıkları yıkadık. Onu salona yollayıp, etrafı toparladım. Daha sonra bende onun yanına gittim. Birden Yağız'ın telefonu çalmaya başladı. Telefonu açıp yanımdan uzaklaştı. Geri geldiğinde çok kötü görünüyordu.
-Li-Lina çok kötü bir şey olmuş!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bataktan Aşka... (TAMAMLANDI.)
Teen FictionBelki yanlışların içindeki tek doğruydu bizim hikayemiz. Belki yaşanmışlıkların içindeki yaşanmamışlıktı. Belki de o kadar acının içindeki umut ışığıydı. Bataktan aşka uzanan uçsuz bucaksız yoldu. Ama emin olduğum bir şey var; İnsan uçurumun kenarın...