🌑🌑🌑
Boştu.
Her şey boştu. Şu gereksiz hayatım o kadar boştu ki bazen nefes alarak bile dünyaya zarar verdiğimi düşünüyordum.
Sevilmeme, umursanmama hissi vücudumun her bir zerresini öyle bir ele geçiriyordu ki boş veremiyordum artık.
Kendimi değersiz görüyordum. Bir hiçmişim gibi hissediyordum.
Yalnız hissediyordum.
Yanımda arkadaşlarım vardı ama bu öyle bir yalnızlık değildi. Bu çok başkaydı. Dile bile getiremeyeceğim, kimseye bahsedemeyeceğim bir yalnızlıktı.
"Taehyung. Hadi gel yemekhaneye gidelim."
Yatağımda yatmış tavanı boş boş izlerken, Hoseokun bana seslenmesi ile ona döndüm.
"Aç değilim Hoseok."
Dudaklarını büzdü ve gelip yatağıma oturdu.
"Yaa Taehyung. Yalnız başıma yemek yemeyi sevmiyorum. Lütfen. Hem sabah kahvaltısına da gelmedin. Bütün gündür hiç bir şey yemiyorsun. Ne demek aç değilim."
"Nefes al be. Tamam geliyorum." diyip gülümsedim.
Elini saçıma atıp karıştırdı.
"Nasıl da kıramaz beni." diyip göz kırptı.
Yemekhaneye giderken peşimizden koşan ve adeta adımızı haykıran kişiye baktım.
"Beni de bekleyin. Geri zekalı oda arkadaşım yine odaya gelmedi. "
Baekhyun nefes nefese yanımıza geldiğinde, Hoseok koluna girdi.
"O çocuk hiç tekin değil Baek, kendine sahip çık."
"Ya! Zaten yusuf yusufum neden beni geriyorsun? İnsan dönem ortasında neden oda değiştirir ki?"
"Oda arkadaşı ile anlaşamamıştır. Neden abartıyorsunuz ki?" dedim omuz silkerek.
Yemekhanede sıraya girmiştik. Baekhyun sonradan gelmesine rağmen sıranın başına geçmişti. Bunu hep yapıyordu ve bu huyu beni çileden çıkarıyordu.
Yemeklerimizi alıp boş bir masaya geçtik ve yemeye başladık. Yemekler yenilecek gibi değildi ama midem boş kalmasın diye bir kaç kaşık yemeye çalıştım. Sahiden yemek yapmak bu kadar zor muydu?
"Eee Taehyung. Okul nasıl gidiyor?" diye sordu Baekhyun.
"Klasik, sıkıcı ve zor." dedim.
"Sen de tatili iple çekiyorsun değil mi?" dedi.
Tabiki de tatilin gelmesini bir an önce istiyordum çünkü uzun bir süre Jungkooku görmeyecektim ve onu unutmaya çalışacaktım. Geçen tatil yapamamıştım ama bu sefer yapacaktım.
O ego yığınını daha fazla sevemezdim. Benim sevgimin küçük bir parçasını dahi hak etmiyordu.
"Tabiki de. Kim tatilin gelmesini istemez ki?" dedim.
"Oda arkadaşım istemiyor. Cidden... çok şüphe uyandırıcı değil mi?"
"Belki senden ayrılmak istemiyordur." diyip göz kırptı Hoseok.
Baekhyun yüzünü buruşturdu.
"Bazen beni yiyecek gibi bakıyor."
"Sanırım bu biraz ciddi. Odanı değiştirmeye ne dersin Baek?" dedim.
"Kaç senedir aynı odadayım. Değiştirmek istemiyorum."
Masada çalan telefonum ile bir şey diyemeden telefonu elime aldım. Arayan Jimindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
no way | taekook
FanficGüneşli bir günde, birden yağmaya başlayan yağmur gibi girdin hayatıma. Güneşle birleşen yağmurun oluşturduğu gökkuşağım oldun. Ama sen hayatımı renklendirmedin. Tamamen siyaha boğdun.