no way | taekook

23. Şapka olmadan uyuyamıyorum

🌑🌑🌑

"Taehyung, neden Jungkook seni yiyecekmiş gibi bakıyor?"

Jiminin konuşması ile kafamı kaldırıp, karşı masamızda oturan ve cidden de beni gözleri ile yiyen Jungkooka baktım.

"Bilmiyorum Jimin. Ama çok seksi değil mi sence de?"

"Yoongi daha seksi bence."

Gözlerimi büyülterek Jimine baktığımda, onun da gözleri dediği şeyi yeni anlamış gibi büyümüştü.

"Kardeşim, geçmiş olsun. Sen bildiğin aşık olmuşsun."

"Saçmalama geri zekalı."

"Oha, Yoongi bir kızı öpüyor."

"Şıçarım o kıza. Nerde?"

Kafasını benim baktığım yere çevirdiğinde pis pis sırıtmaya başladım. Ah, yine şerefsizim.

"Taehyung, dalga geçmek hoşuna mı gidiyor?"

"Evet." diyip kıkırdamaya başladım.

"O zaman al sana ceza. Jungkook, eski kız arkadaşı ile konuşuyor."

"Hııı, yiyeceğimi mi sandın?"

"Aha işte, bak kendin."

Kafamı tekrar Jungkooka çevirdiğimde, gerçekten de o kızla konuştuğunu gördüm. Masadan kalkıp sinirle yanlarına yürüdüm.

"Taehyung mal mısın, nereye?"

Jiminin arkamdan dediklerini önemsemeden masalarına geldim ve yanlarında dikilmeye başladım.

"Taehyung."

"Benden yüz bulamayınca eskiye mi dönmeye karar verdin Jungkook?"

"Vay Taehyung, sarı saç yakışmış. Yakışıklı olmuşsun."

Kıza tiksintiyle bakarken Jimin yanıma gelmiş ve beni kolumdan çekmeye çalışmıştı. Ama tabiki de başarılı olamadı.

"Ben her zaman yakışıklıyım. Tıpkı senin her zaman çirkin olduğun gibi."

"Taehyung, ergen ergen laf sokma yalvarıyorum. Rezil oluyorsun."

Jimin kulağıma fısıldadığında onu biraz ileri ittim.

"Hah. Egoist."

Kıza cevap vermeden önce Jungkooka baktım. Gülümsüyordu. Sinirlerim iyice artarken kendimi tutamayacağım için oradan uzaklaşma kararı aldım.

İkisine de sinirle baktıktan sonra yanlarından uzaklaştım. Jimin malı da arkamdan özür diliyordu. Aptal, sanki geçen yıl kıza sövmüyordu. Yoongi, eski sevgilisi ile konuşsa görürdüm ben o çirkefi.

Sinirli sinirli yürürken kolumdan birinin çekmesi ile arkamı döndüm.

"Yüzsüz yüzsüz peşimden mi geliyorsun bir de?"

Jungkook kolumdaki elini, elime indirdi.

"Taehyung, beni hala kıskanıyorsun."

"Hah. Boşuna hayal kurma Jungkook. Umrunda değilsin artık."

"Hmm, peki az önce olanlar neydi?"

"Sadece, değiştiğini sandığın için ama değişmediğini öğrendiğim için sinirlendim."

"Seni seviyorum Taehyung."

Aniden gelen itirafla, açılan ağzımı kapatamadım.

"Gitmem lazım. Görüşürüz." dedikten sonra elimi kurtardım ve yürümeye başladım.