kar tanesi | texting

21

Multide hırçın kızım Nilay'ım var:)

-

G: Anonim

G: Anonim ben sanırım çok kötü bir şey yaptım

G: Ne sanırımı ya ben çok kötü bir şey yaptım

G: Sen iyi olalım diye çabalıyorsun ben de seni kırmamak için onunla anlaşmaya bakıyordum

G: Ve dediğin gibi aslında iyi bir çocuğa benziyor

G: Ama ben aptallık ettim ve yine onu suçladım

G: Aslında büyük bir yanlış anlaşılma oldu, keşke olmasaydı ama yapacak bir şey yok

G: İş işten geçti

G: Sen onunla konuşur musun?

G: Benim yerime özür diler misin?

G: Beni dinlemeyeceğini ve yüzüne bakamayacağımı biliyorum da

G: İki saattir yazıyorum hâlâ tek tik

G: Hep görürdün sen mesajlarımı anında

G: İki gündür doğru düzgün girdiğin yok şuraya

-

Anonim nihayet bir cevap verdi demek isterdim ama 3 saattir kontrol ediyordum, hiç çevrimiçi olmamıştı. Korkuyordum, endişeleniyordum ve hâlâ pişmandım. Gözlerindeki incinmiş ifade aklımdan çıkmıyordu, sanırım bu onun için kırılgan noktaydı ve ben de parçaları tek tek kalbine batırmıştım.

O, odadan çıktıktan sonra kendi odama geçmiş, üstümü değiştirmiş, dişlerimi fırçalayıp hafif bir makyaj yaparak hiçbir şey olmamış gibi aşağı inmiştim. Eh, burada kendimi parçalasam bile zamanı geriye alamayacağımızdan en iyisi sadece beklemekti. Kızgınlığı ve bu durumu kabullenme süreci geçtikten sonra onun yanında olup özrümü dileyecektim.

Mayosunun üzerine dizlerine kadar sarı bir elbise giymiş, şezlongda uzanan Nilay'ın yanına gittiğimde sinirle buzlu meyve suyunu yudumluyordu. Önce ona ne olduğunu sorduğumda biriyle ilgili anlamsız homurtular çıkardığı için anlamamıştım. Ama yüzüme baktığında anlamış gibi yaparak geçiştirdim ve az önce olanları anlattım. Suratıma yavaşça vurdu.

"Kıyamam yeşil gözlüme ya," bu sefer de alnımdan ittirdi. "Yapılır mı hiç öyle şey Gaye?"

"Lan ne diyorsun sen? Daha sabah gelip tehdit etmedin mi çocuğu?"

"Çünkü anonime saygım var! Ayrıca bu yine de yaptığın geri zekalılığın üstünü örtemez!"

Yine haklı olduğu için somurttum. "Of. Çıktı gitti birden. Acaba nereye gitti? Gelse de özür dilesem." Meyve suyunu elinden çekip iki büyük yudum aldım. Gözlüklerini takıp ellerini ensesinde birleştirerek öylece durduğunda uyuklayacağını anlayarak ben de yanına uzandım.

Erkekler, değişik hareketler yaparak havuza atlıyorlardı. Kızlar da gülerek karşı koymaya çalışıyor, "yaaa" gibi sesler çıkartıyorlardı ve bu çevremdeki insanlardan daha çok nefret etmemi sağlıyordu. Kolejde burslu okumasaydım, bir saniyemi daha bunlarla kaybetmezdim.

Kumral bir çocuk değişik bir hareketle kendini yer çekimine bırakıp havuzun dibini boyladığında, sert inişi yüzünden havalanan su kütlesi bizim tarafımıza doğru sıçramıştı. Bana sadece birkaç damla gelirken, Nilay'ın bütün vücudu sırılsıklamdı. Buna dayanamayacağını biliyordum, birazdan bunu yapan çocuğu bunu yaptığına pişman edecekti.