46 "Altın"

180K 9.5K 2.2K
                                    

BELİZ

"Kimseyle karıştırmadım!" Kurt'un kolunu tuttum.

"Aşkım yeter!" Diye kızdığımda öfkeyle Rüzgar'ı yere bıraktı.

"Benim karıma göz ucuyla dahi bakarsan seni öldürürüm çocuk!" Alayla Rüzgar'ı süzdü. "Güya uzun boyluymuş, bu da çüküm kadar bir şey!" Ağzım şaşkınlıkla açıldı.

"Manyak manyak konuşma!" Rüzgar korkuyla bizi izliyordu.

"Beliz ne oluyor?" Dediğinde Kurt hızla Rüzgar'ın boğazına yapıştı.

"Benim karımın adını ağzına almayacaksın!" Diye bağırdı.

Rüzgar ise korkuyla başını salladı.

Hızla Rüzgar'ın elindeki dosyaları aldım ve kapıyı açtım.

"Haydi sen git artık." Dediğimde Kurt'la bakıştık. "Kurt!" Diye onu uyardım.

Kurt hışımla geri çekildi ve duvara sert bir tekme attı.

"Haydi sana güle güle!" Dedim ve Rüzgar'ı dışarıya itip kapıyı üstüne kapattım.

Rahat bir nefes verdim ve Kurt'a baktım.

"Ya sen deli misin divane misin, sen nesin be adam?" Dediğimde birden üstüme geldi.

"Benden başka-" Sözünü kestim.

"Senden başka biri falan yok!" Dedim ve gözlerine baktım. "Ben seni çok seviyorum, sevmesem seninle evlenir miydim hiç? Giderdim annemle, seni geride bırakırdım..." Kollarımı boynuna sardım. "Ben bir saniye olsun seni bırakmayı düşünmedim." Kurt ellerini belime sardı.

"Oroperi şk'imi..." Huzurla gözlerimi kapattım.

"Seni sevmeyeyim de ne yapayım be adam?" Dediğimde birden beni kucağına aldı.

Gülümsedim ve başımı omzuna yasladım.

Birlikte oturma odasına geldiğimizde beni koltuğa bıraktı.

"Film izlemek ister misin?" Başımı olumlu anlamda salladım.

Kurt alttaki çekmeceyi açtı ve filmlere baktı.

"Bunlar biraz eski, uzun süredir film izlemediğim için gidip almamışım." Güldüm.

"Cezaevi zaten korkunç bir film gibidir eminim ki, öyle bir yerde kaldın onca süre." Kurt bana döndü.

"O kadar da korkunç değildi." Göz kırptı. "İki yılın sonunda dünyanın en güzel ödülüne kavuştum." Kıkırdadım.

"Teşekkür ederim." Kurt utandığımı anlamış olacak ki güldü ve önüne döndü.

"Doksanların efsane filmlerini hâlâ saklıyorum. Bir tane aksiyonlu bir film var, onu izleyelim mi?" Diye sordu.

"O zaman ben mısır patlatayım." Deyip ayağa kalktım.

Çok geçmeden elimde mısırla döndüğümde Kurt koltuğa yayılmıştı ve çoktan filmi başlatmıştı.

"Hayvan beni niye beklemedin?" Bana bakmadı.

"Bu film efsane, kusura bakma bekleyemedim." Göz devirdim ve yanına oturdum.

"Niye bu kadar öküzsün?" Diye sordum.

Kurt hafifçe gülümsedi ve yanağımı öptü.

Bir şey söylememişti.

Yavaşça mısırı onun kucağına koydum ve ona yaslandım. Başımı omzuna yaslayıp filme odaklandım.

Hapisteki Emanet (KARADENİZ SERİSİ-I)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin