İnanamıyorumm okuyucu sayımız 1000 kişi olmuşş.Bu gerçekten iyi hissettiriyor.Bu bölüm biraz geç geldi farkındayım.Üzgünüm.
Sizden istediğim düşünceniz iyi ya da kötü yorum yapmanız.Düşüncelerinizi öğrenmeyi gerçekten çok istiyorum.Bir de lütfen voteleyinn!
Umarım bu bölüm beğenirsiniz.Sizi seviyorumm :)))) :* :*
******
Hayatım da ilk defa bir erkekle bu kadar yakındım.Beni öpmüştü.Yanağımdan olsa bile öpmüştü.Normalde olsa hiçbir erkeğe yanağımdan öpmesini bırakın bana dokunmasına bile izin vermeyen ben şimdi Baran beni öptü diye mutluluktan havalara uçuyordum.
Aradan saatlerin geçmesine rağmen hala onun etkisindeydim.Serviste kafamı cama dayamış bu aralar baya dinlediğim Bruno Mars when i was your man i tekrar tekrar dinleyip Baranın beni öptüğü sahneyi düşünüyordum.Evet ben bu kadar etkilenmiştim ama onun etkilenip etkilenmediğini bilmiyorum.
Neden birden aptal aşık rollerine bürünmüştüm ki?Baranın umrunda bile olmamıştır kesin.Allah bilir bugüne kadar kaç tane sevgilisi oldu da onlarla neler yaptı.Basit bir öpücükten etkilenmesi imkansızdı.Ben böyleydim işte her şeyi toz pembe görürken birden bardağın boş tarafını görürdüm.
Minanın kolumu cimciklemesiyle kendime gelip ona doğru döndüm.Kızlar Baranın beni öptüğünü görmüştü.Ne kadar bana onlarca soru sorsalar da onlara cevap vermemiştim.Çünkü bütün gün aptal aşıklar gibi sınıfta oturup duygusal şarkılar dinlemiştim.Şuan kendime gerçekten kızıyordum.Niye böyle saçma hareketler yapmıştım ki.
Mina;”Bütün gün bizden kaçtın ama akşam bizden kaçamazsın.Konferans yapacağız ve bize her şeyi ayrıntısıyla anlatacaksın tamam mı ?”dedi sinirli gibi davranmaya çalışarak.Bu ifadesine daha çok gülmek istiyordum.
“Tamam”dedim kıkırdayarak.
Mina;”Hem özürlü müsün sabahtan beri aynı şarkıyı dinliyorsun.”dedi gülerek.Bu kızdan hiçbir şey kaçmıyordu.
“Çok beğendim şarkıyı ondan”dedim.Umarım şarkının duygusal oluşuyla Baranı bağlayıp benimle dalga geçmezdi.
Mina;“Tabi tabi canım neyse ineceğim ben şimdi beni.Ama unutma bak seni arayacağız ve telefonu açmayıp bizden kaçarsan yarın okula gelmeyi düşünme bence tamam mı ?”dedi tehditkar olmaya çalışarak. Ancak gülmemek için kendini zor tutuyordu.
“Hahahah tamam konuşuruz akşam.”dedim.Arkadaşlarımı gerçekten çok seviyordum.Aklıma birden yeniden Türkiyeden ayrılabileceğimiz geldi.Bunu düşünmek bile tüylerimi diken diken yapmıştı.Hayır hayır kötü düşünmek yok.Anı yaşamalıydım.
Eve gidince yine her zamanki gibi yemeğimi yiyip odama çıktım.Artık biraz ders çalışmam gerekiyordu.Oturup aralıksız 2 saat çalıştıktan sonra bırakmaya karar verdim.Türkiyeye geldiğimden beri kitap okuyamıyordum.Eskiden olsa bir günde bir kitap bitirdiğimi hatırlıyorum.Şimdiyse kitap okumanın “k”si bile aklıma gelmiyor.
Yine oturup düşünmeye dalmışken telefonum çalmaya başladı.Telefonumu alıp yatağa sırt üstü yattım.Tabi ki arayan kızlardı.Onlara olan her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlattım.
Çisil;”Onlar geçen sene yine bu zamanlarda da tatile çıkmışlardı.Aslında bakarsan onlar ne zaman okuldan sıkılsa 1 haftalık tatile çıkarlar.”
Alya;”Aynen öyle.Neyse şanslıyız ki babana bir bahane bulman için 1 haftan var.”
“Aynen bir hafta da birçok plan kurabiliriz.”dedim gülerek.İşte şimdi gerçekten mutlu olmuştum.