BÖLÜM 9

2.8K 140 10
                                    

Hayır Baranla konuşmak istemiyordum.Nasıl yanına gidip konuşacaktım.Kesin kızarıp kekelerdim.Acaba kızlara bu plandan vazgeçmemiz gerektiğini mi söylesem.Ama bir yandan da o gerizekalı Rüzgarın bütün okulun önünde rezil olmasını istiyordum.

Sanırsam Rüzgarın rezil olduğunu görmek daha iyiydi.Sırf o rezil olsun diye Baranla konuşacaktım.Bunu yapmak zorundaydım.Zaten bir daha da konuşmazdım.Hepsini görmezden gelirdim.Evet en iyisi böyle yapmaktı.

Alya;”Hadi ama yaparsın.Sonunda Rüzgarın rezil olacağını düşün.”

“Yapacağım.Sırf rezil olduğunu görebilmek için.”

Kızlarla bu planı yarın uygulamaya karar verdik.Bu ders Alya ve Çisilin dersi boştu.Onlar okulun son katına çıkacak ve planımızı nerde uygulayacağımıza bakacaklardı.Bundan sonraki derslerde çok çabuk geçti.Tabi arkamı dönüp Barana hiç bakmamıştım.Hala yarın onunla nasıl konuşacağımı düşünüyordum.

Çıkış zili çaldığında kızlarla bahçeye doğru ilerledik.Kafamı kaldırdığımda babamın geldiğini fark ettim.Ona bir dakika beklemesi için işaret yaptım.Umarım anlamıştır.Kızlarla çember oluşturup konuşmaya başladık.

Çisil;”Alyayla araştırmalarımıza göre bizim için en uygun olan yer biyoloji laboratuarı.”

Mina;”Harika.Yarın öğle arasından önceki dersimiz boş.O sırada sen Baranla konuşacaksın Ada.Ve Rüzgara “öğle arasında biyoloji laboratuarına gelmesi gerektiğini “ mesaj atacaksın.Bende sen Baranla konuşurken kovalara su doldurup çatı katına çıkartacağım.”

“Tamam.”

Alya;”Bizde Çisille birlikte bütün okula öğle arasında biyoloji laboratuarına gelmelerini mesaj atarız. Her şey hazır o zaman”

Akşam dörtlü konferans yapıp planımızı yeniden gözden geçirecektik.Birbirimizi öpüp vedalaştıktan sonra onlar servislerine geçerken bende babamın arabasına doğru ilerlemeye başladım.Kafamı kaldırıp sağa doğru çevirdiğimde Rüzgar,Baran,Çağan ve Toprağın bana baktığını fark ettim.Rüzgar bana bakarak diğerlerine bir şeyler anlatmaya başladı.Aynı zamanda konuşurken gıcık bir şekilde gülüyordu. Baran hariç diğerleri de gülmeye başladı.

Barandan o kadar nefret etmesem de diğerlerinden nefret ediyordum.Bir umut Çağan ve Toprak’ın iyi olabileceğini düşünmüştüm ama anlaşılan o ki onlarında Rüzgardan bir farkı yoktu.Gözlerimi onlardan çekip babama bakmaya başladım.

Babam yakışıklı bir adamdı.Gözleri benim gibi mavi ve saçları kumraldı.Amerikadayken vücudunu geliştirmek için sürekli spor salonuna giderdi.İngilterede işleri yoğun olduğu için pek spor yapamamıştı.Yanına geldiğimde beni yanağımdan öperek gülümsedi.Arabaya biner binmez konuşmaya başladı.

“Ee ilk günün nasıl geçti?Gördüğüme göre baya arkadaş edinmişsin.”dedi gülümseyerek.Anladığım kadarıyla arkadaş edinmeme fazlasıyla sevinmiştİ.

“Harikaydı.Tanıştığım kızlar çok iyiler.Onlara kendimi çok yakın hissediyorum.”İlk günüm kesinlikle harika değildi.Belki şu gerizakalı Rüzgar olmasaydı harika olabilirdi.

Eve gittiğimizde harika yemekler yine bizi bekliyordu.Meral teyzeye de okulumun nasıl geçtiğini anlattığımda o da benim adıma çok sevindi.Yemeği yer yemez odama çıktım.Bugün işlediğimiz derslerin 1 saat kadar tekrarını yaptıktan sonra yarın olacakları düşünmeye başladım.İnşallah her şey yolunda giderdi.

Biraz zaman geçtikten sonra kızlar aradı.İlk defa telefonda birden çok kişiyle konuşuyordum.Daha önce hiç arkadaşım olmadığını göz önüne alırsak ilk defa konferans yaparak konuşmaya şaşırma hakkım vardı değil mi?Kızlarla tamı tamına 2 saat konuşmuştuk. Konuşmamızın çoğu ise bana farklı dillerde cümleler kurduruyorlardı.Konuşurken o kadar çok gülmüştüm ki .Onlarla gerçekten eğleniyordum.

Ertesi sabah ilk defa kendim uyanmıştım.Bunun sebebi ise bugün yapacaklarımızdı.Hemen ayağa kalkıp hazırlanmaya başladım.Her zaman ki banyo işlemimi yaptıktan sonra kıyafetlerimi seçmeye başladım.Krem rengi tonundaki eteğimi ve içinde krem rengi kalpler olan beyaz thsirtümü giyindim.Açık turuncu rengindeki kuşağımıda belime kurdele olarak bağladım.Krem rengi topuğu açık kahverengi olan topuklu ayakkabımı da giydim.Saçlarımı düzleştirip yüzüme biraz kapatıcı sürdüm.Rimelimi ve açık kahverengi rujumu sürdükten sonra krem rengi kol çantamı alıp aşağıya indim.

Meral teyze ve babam beni görünce ağzı açık bir şekilde bana baktılar.Kendiliğimden erken kalktığıma inanamıyorlardı ama insan bu kadar çok belli etmezdi dimi.Kahvaltımı ettikten sonra okula gitmek için babamla konuşmaya başlıcaktımki babamın telefonu çalmaya başladı.Kapattıktan sonra direk bana dönüp konuşmaya başladı.

“Servisin seni bekliyor.E hadi ama ne duruyorsun.”dedi gülerek.Bu aralar babamla aramız gerçekten iyiydi.Ona gülümseyip yanağını öptükten sonra servise bindim.Minayla aynı serviste olduğumuzu gördüğümüzde ikimizde birden çığlık atmıştık.Bütün servis bize deliymişiz gibi bakıyordu.Ama umrumuzda değildi.

Servisten indikten sonra diğer kızlarla da buluşup çardağımıza oturduk.Bugün yapacaklarımızı bir kez daha gözden geçirdik.Baran’ın yanına nasıl gidip de” konuşabilir miyiz?” dicekdim hala bilmiyordum.Ama bir şekilde yapmak zorundaydım.

4.derse o kadar çabuk gelmiştik ki.Başka bir zaman olsa o sevmediğim edebiyat,dil anlatım,coğrafya gibi dersler asla çabuk geçmezdi.Şuan da tenefüsteydik ve kızlarla tuvalette sessizce yapacaklarımızı tekrardan konuşuyorduk.Zil çalmaya başladığında hepimiz birbirimize şans diledik.Alya ve Çisil derse girmişti.Derste bütün okula mesaj göndereceklerdi.Derste öğretmen varken nasıl göndereceklerini anlamasam da tekrar aptal kelimesini duymamak için sormadım.Mina ise temizlikçi odasına gidip kova alıcaktı.Ben ise sınıfa girmiş arka tarafa doğru yavaş yavaş ilerliyordum.

 Baranın oturduğu sıraya geldiğimde kafasını kaldırıp o mükemmel mavi gözleriyle bana bakmaya başladı.Galiba konuşamayacaktım.Arkamı dönüp hızlıca yürümeye başladım.Ayağa kalkıp koşar adımlarla beni takip ediyordu.Ben tam sınıftan çıkacakken kolumu tutup beni durdurdu.

“Seninle konuşmalıyız Ada.”


YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin