LÜTFEN YORUM YAPIN.İYİ OKUMALAR :)
GÖLGE'DEN:
Adımı bilindik bir sesten duyduğumda bakışlarımı yanan kıyafetlerden çekip karşımda dikilen kişiye baktım.
Eymen Uslu.
Onu çok özlemiştim.Beni bırakıp gittiği için bir o kadar da kırgındım ona.Gözyaşlarım göz pınarlarıma dolmuş akmak üzereyken koşup ona delicesine sarılmak,varlığını hissetmek istedim.Bunu yapmayı o kadar çok istedim ki daha ne için durduğumu anlamış değildim.Bir adım atmıştım ki yerimde durdum.Ben o duygusal kız değildim artık.Bulutun yarattığı o aptal kız az önce o kıyafetlerle birlikte yanıp kül olmuştu.
Ah!
Nerdeyse ağlayacaktım!
Acınası!
Bulut öğretmişti ağlamayı.Sonra da bir daha asla öğrenmemek üzere silmişti hafızamdan.Bütün vücudumu gözyaşlarım akmasın diye kastım.Daha sonra olduğum yerden oynamadan bakışlarımı Eymene diktim.Ne kırgın bakıyordum ona ne de özlemiş gibi.Oysa bu iki duyguyu şuan dibine kadar hissettiğimi biliyordum.Ama içimde hapsolmuş bakışlarıma bir nebze olsun yansımıyorlardı.Sadece boş baktım.Donuk.Anlamsız.
Koşar adımlarla yanıma gelip kollarını vücuduma sardı.''İyi misin sen?sana bir şey oldu diye çok korktum.'' Sorularını karşılıksız bıraktım.Tıpkı sarılmasını karşılıksız bıraktığım gibi.Birkaç saniye sonra bedenimi geri çekip yara bere var mı diye süzdü.Bacağımın bir kısmını saran siyah bandajı fark ettiğinde kaşları çatıldı.''Bacağına ne oldu?Bu ateş de neyin nesi?Delireceğim Gölge bir şey söylesene,bakma öyle yüzüme!'' Öfkeyle bağırdığında biraz daha baktım yüzüne.Beni hiç düşünmeden bırakıp gitmişti.Ona kızmıyordum.Benim için yapmıştı.Ama içimde bir yerlerde onu asla affetmeyecektim.Beni bıraktığı anı hiçbir zaman unutmayacaktım.
''Neden burdasın?'' Dudaklarımdan soğukça dökülen soruyla her ne kadar ona cevap vermediğim için kızsa da bunu saklamaya çalışıp cevap verdi.''Hiç gitmemiştim.'' Kaşlarım çatıldı.Ne demek gitmemiştim?Suratına devam etmesini istercesine baktım.''Gidecektim ama seni bırakamadım bir türlü.Onca zamandan sonra seni bir kere görmüşken bir daha bırakıp gidemedim o kadar uzağa.Şehrin dışında bir yazlık aldım.Orda kalıyorum.Her gün mutlaka birkaç saatliğine uzaktan da olsa seni görmek için buraya geliyorum.Normalde bu saatlerde gelmezdim çünkü sen okulda oluyorsun.Ama bugün içimden bir ses buraya gelmem gerektiğini söyledi.Ben de geldim.Ateşi görünce de yangın çıktı sanıp çıktım ortaya.'' Söylediklerini kafamda sessizce tararken tekrardan konuştu.''Şimdi sen söyle bakalım.Bu ateşi ısınmak için yakmadın herhalde?''
''Hayır ısınmak için yakmadım.Eski ben'e geri dönmek için yaktım.İçinde de bıraktığın o aptal kız çocuğu yanıyor.'' Şaşırmıştı.O da benim gibi çok inanmıştı Buluta sanırım.Ama ikimiz de güvenlerimizin boşa çıktığını görmüştük.öfkeyle bağırıp yumruğunu duvara geçirdi.Korkmadım.Her zamanki Eymendi.Bir tek bana zarar veremeyen Eymen.''Seni o lanet olası halinden kurtul diye bıraktım ben,daha beterine dönüş diye değil!''
Haklıydı.
Belki de eskisinden daha beter bir hale gelmiştim.Çünkü eskiden sadece yere düşmüş biriydim.Yere düşmüş ve elinden tutacak kimsesi olmayan biriydim.Şimdiyse elinden tutulmuş,ayağa kaldırılmış hatta bu yetmiyormuş gibi en yükseğe kadar uçmuştum.Sonrasındaysa en tepedeyken elimi tutan el gitmiş ve son hızla yere çakılmıştım.Ne kadar yüksekten düşersen o kadar çok yara alırdın öyle değil mi?
Elimi kaldırıp yanağına sertçe bir tokat attım.''Bu beni bıraktığın için.''
Bir tokat daha attım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dört Mevsim
Novela JuvenilDERİN DENİZ YALMAN:İlkbahar...Kışın bıraktığı enkazdan sonra doğaya yeniden hayat veren mevsim...Çiçeklerin yeniden açtığı,ağaçların yeniden yeşerdiği mevsim.Bazen soğuk,bazen sıcak,bazen yağmurlu,bazense rüzgarlı...Bütün renkleri içinde barındıran...