''Ben okulumda böyle şeyler istemiyorum...Yani anlıyorum kanınız kaynıyor,delikanlısınız ama...Jongin...Şu çocuğun haline
bak...
Müdür Yardımcısı Bay Tan'ın odasında iki çocuk yerin dibine girmekle meşguldu.
Geniş ofis masasının önündeki tekli koltuklarda oturuyor ve yere bakıyorlardı.
Utançtan kafalarını kaldıramıyorlardı.
Bay Tan yine de devam ediyordu
''Önceki okulundan namını duyduk...Ama hiç değilse kendi kalıbındaki birine yap bunu...''
Jongin kafasını kaldırdı ve kaşlarını çatarak Müdür Yardımcısına baktı.
Kafası karışmıştı
''Nasıl yani?''
Önceki okulunda sadece kabadayılığıyla nam salmıştı.
Seks hayatıyla değil.
Bay Tan ellerini kenetleyerek masaya koydu ve kaşlarını kaldırarak Jongin'e baktı.
''Çeten ve kavgalarından söz ediyorum Jongin...Burada böyle şeyler yapmayacağına dair söz vermiştin.
Seni ondan okula almıştık.Ama şimdi Kyungsoo'nun haline bak...Çocuğu fena benzetmişsin.
Bir de oda arkadaşın okulumuzun en çalışkan öğrencilerind-''
Sözüne devam edemedi çünkü kapı çalındı ve edebiyat hocası Bayan Lim kafasını
yavaşça araladığı kapıdan uzattı.
''Biliyorum önemli bir durum var ve bölüyorum ama acilen gelmeniz gerekiyor Bay Tan..''
Kadın mahcupca bakmıştı.
Bay Tan bir nefes verdi ve iki çocuğa baktı.
''İkiniz de buradan ayrılmayın.Hemen geliyorum...''
Adam ofis koltuğundan kalktı ve kapıya ilerledi.
Dışarı çıkıp kapıyı kapadı.
Kunduralarının koridorda yaptığı ses azalmaya başlayınca Jongin ve Soo bakıştılar.
Ardından kahkahalara boğuldular.
''Hahhaha...Tanrım...Jongin...Bizim kavga ettiğimizi sanıyor!''
Jongin elini karnına koyup gülmeye devam ediyordu.
''Yanağına bıraktığım kızarıklığı da yumruk izi falan sanıyordur!Yalnız...Asıl...Masasında seviştiğimizi bilse...
Neler yapardı hahahaha!''
''Bırak da böyle bilsin!''
''Tamam hayatım.Zaten en fazla ne yapabilir ki.Ceza falan verir...''
