Bölüm 12|Allah kahretsin!

1.8K 82 2
                                    

Korkak gözlerle Berra'ya bakıyorduk. Hemen kendime gelip Berra'ya seslendim.

"Ne olmuş!?"

"Nisan... "  dedi titreyen sesiyle.

"Nisan ne!"

"K-komadaymış."

"Ne! Hangi hastane?"

"Maçka Mehmet Aktürk Devlet Hastanesi'ndeymiş!"

Diğerleri donuk donuk Berra'ya bakarken Fatih Berra'yı yerden kaldırıp ona sarıldı.

"Lan ne duruyorsunuz hadi!"

Tahir elimden tuttuktan sonra koşa koşa arabaya bindik. Diğerleri de kendi arabalarına binince hastanenin yolunu tuttuk. Arabada sessiz sessiz ağlıyordum

Sonuçta en değerlim o benim. Neden komaya girdi? Hala aklım almıyordu.

Ellerimi kafama götürdüm ve saçlarımı karıştırdım. Araba durduğunda Tahir'i beklemeden arabadan indim ve hastaneye koştum...

Danışmadan Nisan'ı sorduk ve yoğun bakım odasının önüne gittik. Hepimiz bir köşeye dağılmış Nisan'dan gelecek haberi bekliyorduk. Tahir yanıma oturmuş omzuma kafasını koymuştu ve elimi tutmuştu. Ben ise Nisan'ı düşünüyordum.

Kirpikleri, dudakları, bal rengi gözleri... Düşündükçe beni mahvediyordu...

Doktor ve hemşireler odaya girince hepimiz ayaklandık. Doktor yaklaşık 20 dakika sonra odadan çıkınca etrafına doluştuk.
                         
                           ***

Aslında Nisan'ın neden komaya girdiğini tahmin edebiliyordum. Onu her defasında uyarmıştım. Ama dinlemedi. Gerizekalı!

Ona en son kızdığımda evden çıktı ve gitti. Bir daha da gelmedi. O İstanbulda başlamıştı herşeye! Kendime de kızgındım ona da! Beni dinlemeliydi.

                             ***

Doktorun etrafına toplaşmıştık.

"Durumu nasıl doktor bey? Komaya girme nedeni ne?"

"Durumunu iyileştirmeye çalışıyoruz. Bir kaç kez kriz ve ölüm tehlikesi atlattık. Yoğun uyuşturucunun etkisinden kalp krizi geçirmiş. Neyse ki hemen müdahale ettik. Bağımlılığının üstesinden gelmesi için birkaç hafta hastanede yatması gerekiyor. Geçmiş olsun."

U-uyuşturucu mu? Nisan böyle bir şey yapmış olamazdı.

Herkes giden doktorun arkasından ağzı bir karış açık vaziyette bakıyordu.

"Benim gibi abi olmaz olsun! Yardım edemedim kardeşime! Ölseydi eğer ne yapardım ben? Bu kızı kim alıştırdı lan kim! Kim alıştırdıysa bulup belasını..."

Tahir sinirinden ve üzüntüsünden küfürler ederken ben hala duyduklarımın etkisinden çıkamamıştım.

Feryal ve Ferdi hemen Ali'nin yanına gitti ve sakinleştirmeye çalıştılar.

"Uyardım defalarca uyardım! Elinden parasını aldım yine de kâr etmedi! Allah kahretsin!"

Duvarları  yumruklamaya  başladığında elini tuttum.

"Tahir dur!"

Tuttuğum ellerini sıkıca  kavradım ve kendime çektim. Bu sayede sarılmıştık.

"Sakin ol. Lütfen!"

"Uyardım Nefes, Çok uyardım!"

''Biz güçlüyüz! Ona bu maddeyi bıraktıracağız."

Sarılmaya son verip diğerlerinin yanına gittik.

"Nasıl yapar lan böyle bir şeyi, Nasıl!"

Mustafa abi sinir krizleri geçirirken Asiye Abla ve Murat onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

Berra Tahir'in yanına geldi ve elini omzuna koydu.

"Bugün seni suçladım... Özür dilerim."

Tahir kızaran gözleriyle berraya baktı ve kafa salladı.

"Önemli değil."

Doktor tekrar kontrole gelmişti. Saate baktığımda gece üçe geldiğini farkettim.

Kimi uyumuş kimi ise hâlâ düşünüyordu. Tabi ben ve Tahir gözümüzü dahi kırpmamıştık. Tahirin göz altları mosmor ve çöküktü. Kafası ise hala omuzumdaydı.

Doktor odadan çıkınca hemen ayaklandık.

"Hastamız gayet iyi. Yarına kadar uyanır.Geçmiş olsun."

Asiye Abla elini omzuma koydu.

"Ben size demiştim, o çok güçlü bir kız."

 Gece boyu uyumamıştık. Camdan hep Nisan'a bakıyorduk.Arada hemşireler geliyor, durumuna bakıp çıkıyorlardı. Yüzünün bembeyaz ve göz altlarının mor olduğunu gördüm. İçim parçalanıyordu...

                               ***
Sabah olduğunda doktorlar  ve hemşireler sürekli  girip çıkıyor, her çıkışlarında yüz ifadeleri farklı oluyordu.

Merakla doktoru beklerken saatin bayağı ilerlediğini  dahi fark etmemiştik.

Doktor kapıya doğru yaklaştığında hızlı adımlarla yanına gittim.

"Sabaha uyanacak demiştiniz ama hala uyanmadı, ters giden bir şeyler mi var?"

Doktor  gülümseyerek "Arkadaşınız iyi, kendine geldi. Onu görebilirsiniz."

İçimdeki korku birazda olsa hafiflemişti.

Nisan'ı bir an önce görmek ve onun iyi olduğundan emin olmak istiyordum.

Diğerlerine haber verdikten  sonra, Nisan'ın yanına girdim.
.
.
.
.
.
Bölüm sonu...

TUTASTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin