Gördüğüm En Kırgın Kıza,

24

Gelen seslerle gözlerimi açıp etrafa bakındım. Hava kararmıştı ve Ladin hâlâ uyuyordu. Kollarından çıkıp ışığı açık olan mutfağa doğru ilerledim. Tam kapıya varmıştım ki ayağıma batan sivri bir şeyle durup yere baktım. Kırık cam parçaları, evet harika! 

"Abi?"

"İris?"

"Sarhoş musun sen?"

"Yoo." Ayağımdaki sızıyla yüzümü buruşturup yere oturdum. Baş parmağımdaki cam parçasını çıkarıp inceledim. 

"İyi misin İris?"

"Evet evet, Ladin'i uyandırsana bana yara bandı getirsin. Sen de koltuğa otur ve beni bekle." dedim sırtımı kapıya yaslarken. Aybars salona girip Ladin'in yanına yaklaştı ve omzunu dürttü. Oturduğum yerden rahatça görebiliyordum.

"Hey, uyan!"

"Vera bırak biraz daha uyuyayım lütfen."

"Kalk lan puşt!" Abim eliyle Ladin'in kafasına sertçe vurdu. 

"Ne oluyor lan?" Ladin kafasını kaldırıp etrafına bakındı. Abimi görünce ayağa kalkıp inceledi onu.

"Ne bu halin? Leş gibi kokuyorsun be."

"Sana ne lan? Kendi paramı yiyorum. Kalk da İris'e bak. Yara bandı çekmecelerden birinde vardı herhalde." 

"Vera!" Ladin koltuktan uzaklaşıp kapıya doğru gelirken beni görüp adımlarını hızlandırdı.

"Buradayım."

"Ne oldu?"

"Ayağıma cam battı. Önemli bir şey değil." Yanıma gelip beni kucağına aldı ve tezgaha oturttu.

"Çok hafifsin Vera, biraz kilo al. Şimdi bu yarana bakalım." Yanımdan uzaklaşıp çekmeceleri karıştırmaya başladı.

"Bence gayet güzel bir fiziğim var."  Bulduğu peçete ve bir kaç yara bandıyla tekrar yanıma geldi ve ayağıma baktı. Peçetelerden birini ıslatıp ayağımdaki kanı temizledi ve bir yara bandı yapıştırdı.

"Bence de gayet güzelsin ama bu zayıf olduğun gerçeğini değiştirmiyor."  Çöpleri çöp kutusuna atıp eline bulaşan kanı yıkadı.

"Böyle gayet de iyiyim."

"Hayır değilsin." dedi ve ellerini iki yanıma yasladı. Tezgahta oturduğumdan ona üstten bakan ben oluyordum.

"Sanırım bu kısım seni öptüğüm yer oluyor."