~III~

8K 391 637
                                    

Gece telefona gelen bildirim sesiyle yataktan sıçrayarak kalktım. Zaten kötü rüyalar görüyorum. İçimden bildirimi söverken merakıma yenik düşüp bildirimi açtım.

"Buda ne?!"

---------------------------------

Bu bir fotoğraf ama beni korkutan şey fotorafın nerede çekildiği. Fotoğraf benim odamdan çekilmiş. Fotoğrafta bende varım. Bilgisayara baktığım zaman...

"Hadi ama bu bir tür şakamı? "

Bildirimi umursamadan yarım kalmış uykuma devam ettim, beni izleyen iki gözden habersiz...

Sabah büyük bir hışımla yataktan kalktım. Sasuke yle buluşacağımız yere geç kalmama çok az kalmıştı. Üzerime doğru düzgün birşeyler geçirip anahtarı ve montumu almak için aşşağı indim. Ama anahtarım hep koyduğum yerde yoktu.

"S*ktir. Nerede bu? "

Çok fazla küfür etmesem de arada sırada bazen sinirlendiğimde söylüyorum mesela şimdi. Evin içini aramadığım yer kalmadı ama hala anahtar ortalıkta yok. Boşver diyip kitlemesemmi acaba? Ama dün gelen mesaj beni biraz korkuttu evime biri girebilir. Evi biraz daha aradıktan sonra anahtarı buz dolabının içinde buldum. Bir anahtar nasıl buz dolabının içine girer bunu biri bana açıklasın. Anahtarı kapıp evi de kitleyip Sasuke yle buluşacağımız yere doğru koşmaya başladım. Birkaç dakika sonra ordaydım. En azından evime yakın diye bu kadar çabuk gelebildim. Sasuke bir masaya oturmuş beni bekliyordu. Onu daha fazla bekletmeden yanına gittim ve masaya oturdum.

"Selam. Üzgünüm biraz geç kaldım. Anahtarı bulamadımda. "

Sasuke sinir olmuş bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu ve bu ciddi anlamda beni rahatsız ediyordu.

"Ağaç oldum burada. Neyse birşeyler içermisin? "

"Olur."

Garsona çağırıp ikimizde kahve söyledikten sonra kahveleri beklemeye başladık.

"Naruto iyimisin?"

"Neden? Birşeyim yok benim."

"Çok donuksun. Normalde hiç böyle olmazdın. "

"Şey, sadece gece bir bildirime uyandım ve ondan sonra pek uyuyamadım. Gece sürekli kalktım ve nedense biri beni izliyormuş hissine kapılıyorum."

"Ne bildirimi? "

"Birinden gönderilmiş bir mesaj ama kimden gönderildiğini bilmiyorum. Mesaj bir fotoğraf. Benim odamdan ben içerdeyken çekilmiş bir fotoğraf. "

"Bu korkunç. "

Kahve lerimiz geldiğinde kahvelerde beraber sohbet ettik. Daha sonra eve gitmek için birbirimizden ayrıldık. Yavaş adımlarla eve doğru gidiyordum. Evim ıssız bir mahallenin diğer tarafında küçük iki katlı bir ev. Evime gitmek için bu ıssız yeri geçmem gerekiyor ama buradan hep korkmuşumdur. Neyin nereden çıkacağı belli olmuyor. Bu yüzden kızlar bile beni buradan sonra takip edemiyor. Çünkü bu alandan herkes fazlasıyla korkuyor. Ben alıştığım için ve neredeyse hergün bu yolu kullandığım için pek fazla korkmuyorum. Ama ara sokaklarda bazen patırtılar çıkabiliyor ve o zaman yapılması en iyi şey oradan hemen uzaklaşmak.

   O ıssız mahallede yürüyorum. Ama söylediğim gibi gürültüler geliyor. İşte şimdi hapı yuttum. Eğer beni duyarlarsa buradan çıkmak imkansız olucak. Adımlarımı biraz hızlandırıp yürümeye devam ettim. Ama nedense bana sesler daha yakından gelmeye başladı. Bu sefer sesler daha bir netti. Yumruk sesleri vardı. Sanırım birini dövüyorlar. Buradan hemen uzaklaşsam iyi olur. Ama çok büyük ihtimal benim gideceğim yolun üstünde. O kişiyi kurtarsam mı? Biraz daha ilerkediğimde kavgayı tam olarak görüyordum. Haksız sayılmazmışım. Birini dövüyorlar ama kim olduğunu göremiyorum. Adamlar yüzlerini maskeyle örtmüşlerdi. Siyah kıyafetler giyiyorlardı. Sanırım çete üyeleri gibi birşeyler. Yanda boş bir içki şişesi dikkatimi çekti. Sarhoşlar mı? Hiç sarhoş gözükmüyorlar. Kuytu bir köşedeydim. Buradan beni göremezler. Kenardan izlerken bir yandan etrafa bakıyordum. Keskin birşeyler arıyordum. Silah sesiyle irkildim. Adamımı vurdular? Yada adam vuruldu mu? Lütfen vurulmamış ol. Saklandığım yerden çıkıp dövülen adama doğru koştum. Yerde yatıyordu. Yanına çöktüm. Bacağından kan süzülüyor yere damlıyordu. Kırmızı saçları vardı yeşil gözlüydü herhalde. Karanlıkta göremiyorum.

"İyimisin?"

Bir kere daha gelen silah sesiyle gözlerim sonuna kadar açıldı. Omzumda dayanılmaz bir acı oluştu. Elimi omzuma attığımda kanıyordu. Elimi acının olduğu yere bastırıp kırmızı saçlı çocuğa döndüm. Gözlerini zor açıyordu. Onu bir yerlerden gördüğümü biliyorum. Okuldan mı acaba? Kafamda hissettiğim acıyla yavaş yavaş gözlerimi kapadım.

Selam chanlar. Bölüm çok kötü oldu üzgünüm ama bu bölümden sonra artık asıl olaya yavaş yavaş giriyorum. Çok gereksiz olucak ama bölüm atmamın bir sebebi de bu gün doğum günüm olduğu için mutluyum o yüzden sizde  biraz mutlu olun istedim. Yeni bölüm konusunda ne zaman atarım bilemiyorum. Neyse uzattım gene

🍥🍥🍥🍥🍥🍥       🍅🍅🍅🍅🍅🍅
YAZAR-CHAN           KAÇARRRRR

psikopat  (sasunaru) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin