önceki bölüm yorumlarınıza cevap veremedim ama hepinize teşekkür ederim. yaşadığım bir taciz olayıydı halk arasında fakat şu an daha iyiyim.
bölüm için oldukça yorum istiyorum çünkü gerçekten güzel olduğunu düşündüğüm bir bölümle geldim karşınıza (medyayla okumanız tavsiye edilir),,
iyi okumalar 💛
+
"Hojoon'un kovulmasından sonra düşündük ki onun yerine siz ikinizin ilişkisi için başka birisini almamız gerek."
Bang PD, ben ve Yoongi sunbaeyi karşısına almış konuşuyordu ve ben bu sözlerini duyduktan sonra gerisini dinlemeye tenezzül bile etmemiştim.
Konuşmasının bittiğini odada oluşan sessizlikten anladığımda boğazımı temizledim. "Bence böyle bir şeye gerek yok PD-nim."
Sunbae dediğimi yanlış anlamış olacak ki balık gibi konuşmama atlamış ve, "Evet efendim, biz Maria'yla başkasının yardımı olmadan da bu ilişkiyi yürütebiliriz," demişti.
Gözlerimi devirip bir adım öne çıkıp yeniden odak noktası oldum. "Hayır efendim. Hazır şirketimiz bu ilişkiyi onaylamamışken diyorum ki artık bu planlanmış şey bitse mi?"
Odadaki çalışanlar, Bang PD ve Heeji unni şaşkınlıkla bana ve sunbae arasında gidip geldiğinde hayal kırıklığına uğradım. Gerçekten de bu ilişkinin planlanmış olduğunu bilmeyen bir bendim. Heeji unni bile biliyordu.
Bang PD'nin rengi giderken toplanmaya çalıştı, önündeki suyu içti ve en sonunda gözlüğünü düzelttikten sonra gülümsemeye zorladı kendini. "Nasıl yani Mariacığım?"
Burnumdan solurken kaşlarımı çattım. "Her şeyi biliyorum, bu işin bir parçası olmak istemiyorum. Ayrıca siz neyden bahsettiğimi gayet iyi biliyorsunuz."
"Yoongi," demişti bu sefer öfkelenmeye başlarken. "Ne oluyor? Böyle konuşmamıştık."
"Ben söylemedim."
"Bu iş fazla uzadı. Ben sadece işime odaklanmak istiyorum, planlanan bir ilişkiyle daha fazla uğraşamam," dedim en son olarak.
Tüm herkesin bakışları korkuyla bana yönelirken eğilip arkama döndüm ve hızlı adımlarla odadan çıktım. Yoongi sunbae ise kısa bir süre içinde arkamdan gelmeye başlamıştı. Ona benden uzak durmasını söylemek istesem de onunla konuşmamakta kararlıydım.
Asansöre geldiğimde düğmeye basıp duruyordum, sanki böyle asansör daha hızlı gelecek gibi. Sunbae ise sadece arkamda duruyor, beni takip ediyordu. Onunla dün geceden beri muhattap değildim. Ayrıca yalın ayakla yağmurda uzun bir yolculuğum olmuştu, bugün hastalıktan ölebilirdim.
Asansörün kapıları açıldığında içinden Taehyung ve Jungkook sunbaeler çıkmıştı. İkisinin de renkleri giderken ne olduğunu anlamak için beynimi zorlamadım. Önlerinde kısa bir eğilmeyle selam verdikten sonra içeri girmiştim. İkisi hızlı adımlarla uzaklaştığında Yoongi sunbae de benim gibi içeri girmiş, ardından teras katına basmıştı. Ona değmemeye çalışarak üçüncü katın tuşuna bastıktan sonra üzerimde olan bakışlarına rağmen önüme bakmayı sürdürdüm.
"Ah, cidden.." diye mırıldandı kendi kendine. "Maria hadi konuşalım artık," dedi otoriter sesiyle. Fakat ben ona bakmamakta ısrarcıydım.
İkinci katta durduğumuzda kapılar açılmış, içeriye az önce karşılaştığımız Taehyung ve Jungkook sunbaeler girmeye kalkışmıştı ama Yoongi sunbae, "Dışarı çıkın," dediğinde ikiletmeden geri adım atmışlardı.